NAZ AKMAN (ANKARA) - Türkiye Bilişim Derneği (TBD) 35’inci Bilişim Kurultayı, “Bilişimle Üret, Bilişimle Kalkın!” sloganıyla start verdi. “Dijital Ekonomi ve Ötesi” temasıyla Sheraton Otel’de yapılan kurultayda bilişim sektörünün önemli temsilcileri bir araya geldi. Ulusal Bilişim Kurultayı (Bilişim 2018) Türkiye Bilişim Derneği (TBD), 47’nci yılında, “Bilişimle Üret, Bilişimle Kalkın!” sloganıyla baladı. İki gün sürecek olan 35’inci Bilişim Kurultayı’nın açılışı “Dijital Ekonomi ve Ötesi” ana teması ile yapıldı. TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe ev sahipliğinde Sheraton Otel’de yapılan kurultayın açılışına Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Microsoft Türkiye'de Kamu Sektörü ve Kamu Yatırımları Genel Müdür Yardımcısı Erdem Erkul ile çok sayıda bilişim sektörü temsilcisi katıldı. TBD, 35’nci Ulusal Bilişim Kurultayı’nın bu yılki ana teması, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Milli Teknoloji Güçlü Sanayi” görüşüne destek vermek, Türkiye’nin dijital ekonomi seviyesini yükseltmek ve dijital ekonominin büyümesine katkı sağlamak amacıyla “Dijital Ekonomi ve Ötesi” olarak belirledi. Yurt içi ve yurt dışından alanında uzman konuşmacıların katıldığı Bilişim 2018’de, kamu ve özel sektör yöneticileri, çalışanları, sanayiciler, iş adamları, akademisyenler, girişimciler ve öğrencilerin yanı sıra teknolojiyi yoğun kullananlar da katkı sağlıyor. Uzman konuşmacıların ve seçkin katılımcıların yer aldığı Bilişim 2018’de, “5G ve Ötesi Teknolojilerde Türkiye’nin Yol Haritası”, “Nitelikli İnsan Kaynağı ve Yeni Meslekler”, “Yenilikçi ve Yıkıcı Teknolojiler” ile “Yerli ve Milli Teknolojilerle Kalkınma” başlıkları masaya yatırıldı. İki gün sürecek olan kurultayda ayrıca “Siber Güvenlikte Küresel Eğilimler”, “Dijital Ekonomi ve Fırsatlar”, “Yeni Stratejiler, Yönetişim ve Vizyon”, “Block Zinciri Uygulamaları”, “Tarımda Dijital/Sayısal Dönüşüm ve Akıllı Tarım Uygulamaları” ve “Dijital Toplum” konuları da ele alınacak. Hedef, teknoloji üreten bir Türkiye inşa etmek Kurultayın açılış konuşmasını yapan TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe, 2018 yılının Türkiye için ‘Dijital Ekonomi Yılı’ olarak ilan edilmiş olmasının, milli kültürümüzde var olan işbirliği ve imece geleneğinin ön plana çıkartılması için bir fırsat olduğunu söyledi. Aktepe, “Dijital Ekonomi ve ötesi demek, arzu ve hayallerden öteye, geleceği şekillendirmek, toplumu dönüştürmek, yenilikçi ve yıkıcı teknolojileri özümseyerek hayalleri gerçeğe dönüştürmek demektir. Bugüne kadar gerçekleştirilen her bir kurultay, ülkemizin gelişimine ve bilişim gündemine çok önemli katkılar sağlamıştır. Kurulduğu yıldan bugüne TBD’nin hedefi; Teknoloji üreten bir Türkiye, teknolojiyi, yaşam kalitesini yükseltme anlamında da kullanabilen bir toplum, nitelikli insan gücü, ve uluslararası düzeyde rekabet edebilir yerli üretim sektörünün yaratılmasıdır” dedi. Endüstriyel dönüşümde maddi sermayenin yerini dijital/sayısal teknolojileri üretebilme yeteneği, ulusal veri büyüklüğü ve veriyi işleme becerilerine bıraktığını vurgulayan Aktepe şöyle konuştu: “Savunma sanayiimizde yüksek nitelikli yerli teknolojinin kullanımı, bugün yüzde yirmilerden yüzde altmışlara çıkmıştır. Teknoparklarımızın ihracatı 3,6 Milyar Dolara ulaşmıştır. Dünya standartlarında geliştirilecek olan yerli otomobile ait ilk prototipin 2019 yılında tanıtılacağı belirtilmektedir. Yerli otomobil üretimini, yerli yazılımın gelişimi ve önemi açısından büyük bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Yüksek teknolojili üretimi hedefleyen ‘Uçtan uca yerlileştirme programı’ sektörde büyük umut ve beklenti yaratmaktadır. İhale ve satın alma mevzuatlarımızın da yerli üretimi daha da teşvik edecek şekilde yeniden düzenleneceğini, bilişim alanında nitelikli insan gücünü arttıracak eğitim, kadro ve ücretler konusunda destek tedbirler alınacağını umut ediyoruz.” Bilecik, “Değişime direnmemek gerekir” TBD’nin sürdürülebilir ve sektörün kalbinin attığı söz konusu etkinliğinin 35 yıldır devam ettiğini söyleyen TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik de dijital dönüşümün hızlı büyüme için bir fırsat olduğunu belirtti. Bilecik Türkiye’nin dijital anlamda Avrupa’nın üretim üssü olması için çaba gösterdiklerini ifade ederek, “Bilişim sektörünün temsilcileri yeni iş modelleri, verimlilik gibi konuları anlattı ve bugünlere gelmemizi sağladı. Sanayinin dönüşümü dünya gündemine yerleştikten sonra ülkemizde de bilişim sektörünün önemi ortaya çıktı. Değişime direnmemek gerekir. Bugünün yenisi yarının eskisi oluyor. Zamanı yakalamak için yenilikçi iş gücüne yatırım yapmalıyız. Küresel rekabet gücünün en belirleyici faktörü dijital dönüşümün kendisi oluşturuyor. Biz artık teknolojiye sahip olup, dünyada teknolojiyi değiştirenler tarafından olmalıyız. Uzakların ne kadar olduğu değil, ilk adımların ne zaman atılacağı önemlidir. Yorumlayan, sorgulayan gençlere daha çok ihtiyacımız var bu süreçte. Çağdaş bir eğitim ile insanlar değişir, insanlarla beraber dünya değişir” diye konuştu. Dönüşüm Ofisi ile dijital altyapı güçlendiriliyor Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç da sektör temsilcileriyle birlikte Türkiye’nin dijital dönüşümünü gerçekleştirmesi için çalıştıklarını ifade etti. Koç, “Yeni sistemde ülkemizin dijital altyapısının güçlenmesi önem arz ediyor. Dijital Dönüşüm Ofisi de bu anlayış ile kuruldu. Ofis olarak Dijital Türkiye olarak çıktığımız bu yolculukta öncelikle kamudan olmak üzere ülkemizin dijital dönüşümünü gerçekleştirmek istiyoruz. Dünyada dijital dönüşüm ofisleri en yüksek iradeye bağlı olarak çalışıyor. Türkiye’de de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildikten sonra Dijital Ofisin Cumhurbaşkanlığına bağlanması ülkemiz için bir fırsat. Kurultay’da yayınlanacak sonuç raporunun ülkemizin dijital dönüşümüne katkı sağlayacağına inanıyorum. Hep birlikte Türkiye’nin dijital dönüşümünü gerçekleştirelim” sözlerine yer verdi. TBD’nin bilişim anlamında sektöre liderlik ettiğini bildiren Microsoft Türkiye'de Kamu Sektörü ve Kamu Yatırımları Genel Müdür Yardımcısı Erdem Erkul ise “Ekonominin tanımlarından günlük hayattaki alışkanlıklarımıza kadar her şey değişiyor. Biz ülkemizin dijital dönüşüm yolculuğunda milli seferberlikte nasıl katkı sağlayabileceğimizi tartışıyoruz ve destek olmak için çalışmalar yapıyoruz. Bu coğrafyadan 5 milyar dolarlık bir bilişim şirketi çıkacağına inanıyoruz ve buna bir hayal olarak bakmıyoruz. Altın üçgen olarak tanımladığımız, STK’lar, üniversiteler ve kamu-özel sektörün bilişim profesyonelleri ile başaracağız” dedi.