BİLAL SEÇKİN ANKARA - Türkiye tiyatrosuna önemli katkıları olan Ankara Sanat Tiyatrosu (AST), 57 yıldır perde açtıkları salonlarını kaybetmekle karşı karşıya. AST’ın Genel Koordinatörü Vedat Çuhadar, sahneyi kapatma kararlarını açıkladıktan sonra birçok kesimden destek mesajı aldıklarını belirterek, “57 yıllık tiyatro mabedinin açık tutulması gerekir” dedi. Ankara tiyatrosunun önemli hafızalarından olan Ankara Sanat Tiyatrosu, 6 Aralık 1963’ten bu yana İzmir Caddesi, Ihlamur Sokak’ta seyirciyle buluştuğu mekânından ayrılma durumuyla karşı karşıya kaldı. Sosyal medya hesaplarından açıklama yapan AST, 57 yıl boyunca her türlü maddi zorluklara rağmen perdelerini açtıkları evlerinden ayrılmak zorunda bırakıldıklarını açıkladı. Pandeminin getirdiği zorluklar, devletin yıllardır mahrum bıraktığı yardımlar ve mülk sahibinin tiyatro kurumuna dayattığı ağır koşulların buna sebep olduğunun ifade edildiği açıklamanın ardından sosyal medyada aralarında ünlü oyuncuların da olduğu AST’a sahip çıkan binlerce paylaşım yapıldı. Ankara Sanat Tiyatrosu Genel Koordinatörü Vedat Çuhadar AST’ın yaşadığı zorlu süreci 24 Saat’e anlattı. Ankara Sanat Tiyatrosu’nun 57 yıl önce Asaf Çiğiltepe ve arkadaşları tarafından kurulduğunu hatırlatarak söze başlayan Vedat Çuhadar, 11 yıldır da kendilerinin bu hafızayı yaşatmaya çalıştıklarını söyledi. Geçen 57 yılda sıkı yönetim, grevler ve birtakım yasaklamalar dışında salonun her zaman açık tutulduğunu ifade den Çuhadar, “AST’ı ilk devraldığımızda ekonomik anlamda bugünkünden daha ağır bir manzara ile karşı karşıyaydık ama buna rağmen üretim şansımız vardı. Mekân açıktı ve biz Ankara Sanat Tiyatrosu’nun ilkeleri, gelenekleri ve bugüne kadar yaptığı bütün iyi işleri de referans alarak o doğrultuda yolumuza devam ediyorduk. Üstelik son 7 yıldır da devlet desteği almadık ve tüm bunlara rağmen birçok ekonomik krizin altından kalktık. Fakat son 9 aydır artık burada bir üretim şansımız kalmadı. 57 yıl sonra 6 Aralık’ta, yani sahnemizin doğum gününde maalesef ‘ölüm günü’ olarak sahneyi kapatmak durumunda olduğumuzu açıkladık” diye konuştu. “SAHNEMİZİN YAŞATILMASI İÇİN BİRÇOK GİRİŞİMİMİZ OLDU ANCAK…” Pandemi sürecinde yaşadıklarını anlatan Çuhadar, “Kısa bir süre de olsa tiyatrolar açıldı ama daha sonra Kültür Bakanlığı’ndan ekipler buraya gelip bizimle görüştü. Pandemi nedeniyle salonumuzda yeni birtakım tedbirler alınması gerektiği ve bir takım fiziksel şartlarının değiştirilmesi gerektiği söylendi. Bu şartları düzeltmemiz için ciddi yatırımlar yapmamız gerekiyordu ve bu bizim için olanaksızdı. Salonumuz zaten 7 ay kapalı kaldı ve bu süreçte devlet herhangi bir katkı da vermedi. Sonra da tiyatronun açılması için bizlere böyle bir ekonomik fatura çıkarttı. Ona rağmen arkadaşlarımızla bir araya gelip ‘nasıl yapabiliriz’ diye düşündük. Hem kurumsal hem de bireysel anlamda tiyatro sahnemizin yaşatılması için girişimlerimizi sürdürdük fakat bu süreçte herhangi bir sonuç alamadık ve mevcut sahnemizden ayrılma açıklaması yapmak durumunda kaldık” dedi. “57 YILLIK TİYATRO MABEDİNİN AÇIK TUTULMASI GEREKİYOR” Sosyal medyada yayınladıkları açıklamaya da değinen Çuhadar, açıklamayı yaptıkları andan itibaren, sivil toplum örgütlerinden, sanatçılardan, politikacılardan büyük destek aldıklarını kaydetti. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Ankara Sanat Tiyatrosu için kalıcı bir çözüm düşündüğünü kendilerine ilettiğini söyleyen Çuhadar, “Açıklamadan sonra belediyeden aradılar, onlarla da görüşmelerimiz sürüyor. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ve Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar bizimle iletişime geçip sonuna kadar destek olacaklarını söyledi. Biz AST olarak sorunumuzu, geldiğimiz durumu açık bir şekilde ifade ettik, duyurduk. Bundan sonrası aslında sivil topluma, kentin sahiplerine, tiyatro severlere düşüyor. 57 yıllık tiyatro mabedinin açık tutulması için her türlü desteğin verilmesi gerekiyor. Umarım bunun bir sonucu olacaktır ve biz de burayı yeniden yaşayan bir müze, hatta oyunlar oynanan yaşayan bir tiyatro haline getiririz. Olumlu duyumlar alıyoruz ama somut bir tablo henüz yok. Şunu biliyoruz ki artık çok ciddi birtakım şeyler olacak, bekliyoruz ve umutluyuz” dedi. “TİYATRO EMEKÇİLERİ SALGINDA AĞIR BEDELLER ÖDÜYOR” Tiyatro salonlarının ve sanatçıların pandemi ile birlikte yaşadıkları sorunlara da dikkat çeken Çuhadar, bugünkü krizin bedelini tiyatro sanatçılarının çok ağır ödediklerini ifade etti. Bu bedelin hâlâ çekildiğini sözlerine ekleyen Çuhadar şunları söyledi: “Maalesef salgın hastalık ya da ekonomik krizlerin bedelini en başından sonuna kadar emekçiler çekti, çekiyor. Tabi ki tiyatro, sinema çalışanları bu sektöründeki binlerce insan da emekçiler. Fakat bu işlerle uğraşanlara genelde çok ciddiye alınan, kayda değer bir iş yapıyor gibi bakılmıyor. Ama sonuçta bunların hepsi birer emekçi, hayatta varlar ve işleri de sanat. Bir fabrika işçisi nasıl işten atıldığında bir tepki koyuluyorsa tiyatro emekçisi de mağdur edildiğinde aynı tepkilerin gösterilmesi gerekir. Salgın, bu insanların işlerini elinden aldı ve ne yazık ki ülkeyi yönetenlerde bu emekçilerin hiçbir karşılığı yok. Bu sektörde çalışanlar bugün ağır bedel ödüyor. Ülkeyi yönetenlerin, toplumun emekçilere sahip çıkılmasını gerekir diye düşünüyorum. Ekonomik krizin bedelini sadece emekçiler çekmemeli, bir bedel ödenecekse toplumun her katmanından insan eşit derecede ödemelidir.” TAŞDELEN’DEN AST’A “SAHİP ÇIKACAĞIZ” AÇIKLAMASI Öte yandan Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, AST’ın Ankara’nın bir tarihinin olduğunu kaydederek AST’a sahip çıkacaklarını açıkladı. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Taşdelen şunları söyledi: “Oyunlarını alıp, YouTube kanalımızdan sizlere ulaştıracağız. Bütün salonlarımızı ücretsiz olarak kullanımlarına açacağız. Kızılay’daki tiyatroyu 1 yıl daha kullanıyorlar. Mal sahibi ile görüşmeler yürütülecek.”