Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın diplomatı ve Türk Kadınlar Konseyinin kurucusu olan Adile Ayda, emekleriyle ve çabalarıyla her alanda var olan Türk kadının evden çalışma hayatına entegrasyonuna ve iş yaşamındaki ilk kadınların hikayelerine ayrılan söyleşide anıldı

[caption id="attachment_178337" align="alignright" width="332"] Türk Kadınlar Konseyi Derneği üyeleri; Işın Atala, akademisyen Arzu Oflaslı, Prof.Dr. Mithat Melen ve İnci Yılmaz[/caption] Atila GÜVENÇ - Hemen hemen her gün dünyada ve ülkemizde her yerde kadınlarla ilgili olumsuzluklar devam ediyor ve bu tür olayların ardı arkası kesilmiyor. Kadınlar olmadan bir toplumun gelişebilmesi, ilerleyebilmesi hatta varolabilmesi mümkün değil. Bu duruma bir kez daha dikkatleri çekmek için, Türk Kadınlar Konseyi Gölbaşı şubesi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesinde, 8 Mart’ta kendi varlıklarını daha yakından tanıyabilmek adına şubat ayının son toplantısını kadınlara ayırdı ve “Kadın ve Diplomasi” konusunu ele alan bir konferans düzenledi. Türk diplomasisinde kadının rolünün resmileşmesinin önemli isimlerinden Adile Ayda, 1932 yılında Dışişleri Bakanlığımızın Meslek Memurluğu giriş sınavlarını kazanması ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın diplomatı olmuştur. Çalışma hayatında yer alan ilk kadınlarımızın başında gelen Adile Ayda ilk kadın diplomat olmakla birlikte aynı zamanda Türk Kadınlar Konseyi’nin de kurucuları arasında yer alarak kadınlar önemine dikkati çekmiştir. Ankara Hotel Best’te düzenlenen kadın ve diplomasinin ele alındığı etkinliğin konuşmacısı akademisyen Arzu Oflaslı oldu. Oflaslı; Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde Avrupa Birliği, Diplomasi, Diplomatik Yazışmalar, Balkanlar, Türk Dış Politikası ve ABD Dış Politikası dersleri vermesiyle bilinen bir akademisyen. Oflaslı “Kadın ve Diplomasi” başlıklı konuşmasında, “Biz kadınlar sadece toplumsal cinsiyet olarak erkeklerin rol aldığı iş yaşamında değil gerek toplantılarda gerek aile içi ilişkilerde ve akla gelebilecek hemen her alanda diplomasiyi kullanarak iletişimimizi sağlamaktayız. Kadınlar için protokolü ve diplomasiyi kullanmak yeni ve sonradan öğrenilmiş bir edinim değildir, özel alanımızda kullandığımız genetik kodlarımızda yüzyıllardır varolan bilgiyi kapsamaktadır” şeklinde görüşlerini belirtti. Türk Kadınlar Konseyi Derneği Gölbaşı Şubesi’nin TKKD Gölbaşı Şubesi kurucu başkanı filolog Işın Atala da, “bu konferansı, her alanda emekleriyle ve çabalarıyla var olan Türk kadının evden çalışma hayatına entegrasyonuna ve iş yaşamındaki ilk kadınların hikayelerine ayırmanın ve Türk Kadınlar Konseyinin kurucusu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin İlk Kadın Diplomatı olan Adile Ayda’yı yeniden anmanın gururunu yaşadık” dedi. Büyük ilgi uyandıran ve Türk Kadınlar Konseyi Derneği (TKKD) Başkanı Fatoş İnal’ın yönetim kurulu üyeleri ile katıldığı toplantıya ev sahipliğini yapan Gölbaşı Şubesi Başkanı Prof. Dr. Mithat Melen,“cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadelenin yalnız kadınların sivil toplum kuruluşları aracılığıyla elde edeceği kazanımlarda harcanan sürecin daha hız kazanmasının anahtarının bu mücadeleyi kadın-erkek birlikte yürütmede olduğunu savunanlar var, ben de onlardan biriyim,”diye konuştu. Cinsiyet eşitliği fikri sadece kadınları ilgilendiren bir sorun olmadığını, bunun bir insan hakları sorunu olduğunu belirtti. Melen Konsey’de aynı zamanda Birleşmiş Milletler’in yürüttüğü HeforShe kampanyasını yürüten komisyonun başkanlığını yapmaktadır.
Editör: TE Bilisim