Ahşabın sanat yolculuğu

Ağaç kokuları arasında geçen zamanlar

HABER VE FOTOĞRAF NAZ AKMAN / ANKARA- Türk Kültürü’nde önemli bir yere sahip olan Ahşap İşleme Sanatı’nı yaklaşık 20 yıldır zor koşullar altında sanatını sürdürmeye çalışan Abdulkadir Gülbahçe’den dinledik. Tarihten günümüze kadar ulaşan kültür ürünleri arasında yer alan ağaç işçiliğinin, geleneksel el sanatlarında önemli bir yeri var. Türk yapıtlarının büyük çoğunluğunda izlerini sürdüren ahşap ince ve sık detaylarıyla dünyada da dikkat çekmeyi başarıyor.  Ahşap, zamanın tahribine karşı fazla dayanıklı bir madde gibi görünmese de değişik tekniklerle dayanıklı hale getirilip yüzyıllarca işlevini yerine getiriyor.  Ormanda yetişen bir ağacın kesiminden sonra yaşamının bittiği düşünülse de  aslında ahşap oymacılıkla yeniden başlıyor. Parçalara ayrılarak, kesilip, biçilen ağaçlardan beşik, koltuk, yatak, çerçeve ve sandık gibi birçok yeni ürün elde edilebilir.  Derin, keserek ve üç boyutlu olmak üzere üç farklı şekilde oyulan ahşaplar ağaç türlerine göre de değişiklik gösterebiliyor.  Kakma, boyama, kafes, kaplama, yakma ve kündekâriz gibi işleme teknikleriyle de ürün halini alıyor. Yaklaşık 20 yıldır Ahşap İşleme Sanatçılığı yapan Abdulkadir Gülbahçe, hobi olarak başladığı mesleğinde Gazi Meslek Yüksekokulu’nda eğitim alarak yıllarca apartman sığınağında kendi imkanlarıyla çalışmalarını sürdürdü. Ulucanlar Sanat Sokağı’nda atölyesini açma fırsatı bulan Gülbahçe, gençlere ahşap alanında dersler vererek geleneksel el sanatlarını yaşatıyor.

“Ağaç  kokuları arasında geçen yirmi yılımı hiç fark edememişim”

Gülbahçe mesleğini de şöyle anlatmaya başlıyor: “Ahşabı bir iş olarak düşünmemiştim, sadece hobi olsun diye öğrenmek istedim.  Fakat öyle bir şey ki bu, yirmi yılımın ağaç kokuları arasında nasıl geçtiğini bile fark etmemişim. İlk sergimi  Milli Kütüphane’de açtığım zamanları düşünüyorum, henüz yolun başındaymışım.  Bu sanatı yaparken özellikle ağaçları tanıyabilmek gerekiyor. Çünkü her ağacın yapısı farklıdır. Ihlamur çabuk şekillenir, ceviz ise daha dayanıklıdır. Yapacağınız eserlerde de bunları göz önünde bulundurabilmelisiniz.  Özellikle büyüklerimizin neredeyse yüz yıldır kırılmayan bozulmayan çeyiz sandıkları ceviz ağacından yapılmıştır.  Oyma kalemi, ıskarpela oyması, chip carving oyma bıçakları, torna keski, mikro avuç içi iskarpela setleri, dremel oyma kalemi gibi aletlerle hat yazı, heykel, figür, kakma, sedef işleme gibi kabartma şeklinde her türlü motifi çalışabiliyoruz.  Desenleri ve şekilleri kağıt üzerinden bıçak yardımıyla ahşap üzerine aktarıyoruz. Motif işlemeyi yontarak son süreçler olan vernikleme ve boyamayı da yaparak kullanıma hazır ürünler yapıyoruz.  Özellikle sabır isteyen bir iş bu. Çünkü çoğu zaman, yaklaşık bir ay boyunca bir sandığı işleyebiliyorsunuz.

“Geleceğin ustalarını yetiştirme gayretindeyim”

Ben son üç yıldır Ulucanlar Sanat Sokağı’ndaki atölyemde çalışıyorum.  Ankara’da özellikle Samanpazarı’nda hala çok başarılı ahşap ustaları var.  Ben de Hacettepe Üniversitesi’nde Ahşap Şekillendirme dersleri vererek yeni ustalar yetiştirmeye çalışıyorum.  Mesleği öğrenmek için iki yıllık bir süre gerekiyor. Çoğu öğrenci sadece bir dönem bu dersi alıp başarılı olduktan sonra bırakıyor. Ama yinede ben temel bir eğitim veriyorum belki bu çocuklar ilerde yaşamının bir bölümünde sanata yönelecekler ve o zaman bildikleri içinde ahşap işleyecekler kim bilir… Umudumuz gençlerde, geleneksel sanatlarımızda onların el vermesiyle ancak unutulmaz hale gelebilir. Benimde amacım bu işin eğitimini vererek gelecekte bu tür ustalar yetiştirmek.  Özellikle genç kızlar ahşaba çok meraklı diyebilirim. Geçtiğimiz dönem dersimi alan 55 öğrencim vardı, inanın bunun 52’si kız çocuklarıydı. Kadınlar hem sabırlı olduklarından hem de el becerilerini daha çabuk kavrama yetisine sahip olduğundan kolaylıkla ahşap işleyebiliyor.  Bu mesleğin belki de tek zor yani maalesef ağaçla uğraştığımız için oyma işlemlerinde tozdan dolayı rahatsızlık yaşayabiliyoruz. Ama yine de her şeye rağmen ahşapla tanıştıktan sonra pek de ayılamıyorsunuz.  Çünkü elimizde bulunan malzeme doğal ve stres sinir gibi birçok olumsuzlukta rahatlatıcı etkiye sebep olabiliyor”.
Editör: TE Bilisim