ANKARA (ANKA) - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya gezisi sırasında Devlet Başkanı Putin tarafından kapı önünde bekletilmesine sert bir dille tepki gösterdi. Akşener, Mehmetçiğin İdlib’de vatanı için canını ortaya koyduğunu ancak , "bırakın ülkemizi uçurumun kıyısına getiren hatalardan ders çıkarmayı, Erdoğan’ın yeni hatalara, yeni beceriksizliklere yelken açtığını" savundu. Akşener, şunları söyledi: "Çünkü Sayın Erdoğan bilmez ki; Mehmetçik canını ortaya her koyduğunda; Aynı zamanda, anasının, babasının canını da, Yolunu gözleyen nişanlısının, eşinin, sevdiğinin canını da, Geride bıraktığı çocuklarının canını da ortaya koyar. Çünkü Sayın Erdoğan bilmez ki; Mehmetçik son nefesini verdiğinde, Geride kalanların nefesleri de düğümlenir. Bir evladımızın değil, koskoca bir ailenin nefesi durur. Çünkü Sayın Erdoğan bilmez ki; Devlete baş olanın, Mehmetçiği evladı bilmesi, bu bilinçle hareket etmesi gerekir. Eğer Sayın Erdoğan bunları bilseydi; Eğer bunlar, Sayın Erdoğan’ın umurunda olsaydı; Evlatlarımızı yitirdikten iki gün sonra gülebilir miydi? Evlatlarımızı yitirdikten iki gün sonra şaka yapabilir miydi?  Yol arkadaşlarım; İdlib operasyonu boyunca devam eden bu cahillik, Putin ziyaretinde bir kez daha kendini gösterdi. Soçi mutabakatına uymayan Rusya ve Esad oldu, görüşme talep eden biz olduk. Askerimizi şehit eden Rusya ve Esad oldu,  Putin’in ayağına giden biz olduk.Moskova’da kazanan Rusya ve Esad oldu, geri adım atan biz olduk. Sayın Erdoğan; Biz Türkler, tarihimizde çok savaşlar kaybettik, Ama onurumuzu hiçbir kapıda bırakmadık. Yedi iklime hakim imparatorluklar kaybettik, Ama onurumuzu hiçbir kapıda bırakmadık. 600 yıllık devletimizi kaybettik, Ama onurumuzu hiçbir kapıda bırakmadık. Bu sayede, tarih boyunca kaybettiklerimizin yerine, yenilerini koyabildik. Bu sayede, yeni bir Cumhuriyet kurup, tarihi misyonumuza devam edebildik.  İşte bu nedenle, Rusya’ya giderken, milletçe senden tek bir beklentimiz vardı: O da, vatanı için canını ortaya koyan Mehmetçik kadar, cesur ve onurlu olmandı. Onurumuzu kapılarda bırakmamandı… Sense gittin, o cesaretin, o onurun, onda birini masa başında gösteremedin. Gittin, kapılarda bekletilmeye razı olup, üstüne bir de ‘Kabul edildiğiniz’ için teşekkür ettin. Dostun Putin, kapı önünde bekleme görüntülerinizi Rus medyasına servis edip, bizi rezil etti, sense gittin, onurumuzu kapılarda bıraktın, geldin. Erdoğan'a seslenen Akşener, "Hani itibardan tasarruf olmazdı? Koca bir milletin itibarının ayaklar altına alınmasına nasıl müsaade ettin? Onlar sana kapı önünde beklemeyi layık gördü, sen ayaklarına gidip, bir de utanmadan onlara nasıl teşekkür edebildin? Bu büyük milleti yine utandırdın Sayın Erdoğan. Yazıklar olsun!" diye konuştu.  Akşener, Rusya ile yapılan Moskova protokolüne ilişkin olarak, "İktidar; Suriye birliklerinin, 17 Eylül 2018’deki pozisyonuna çekilmesini isteyip, “yoksa ben yapacağımı bilirim…” dedi. Biz bunları derken, iktidar “Rejim istediğimiz yere çekilmezse, taş üstünde taş, omuz üstünde baş kalmayacak!” diye ültimatomlar verdi. Biz bunları derken, iktidar; “82 Halep, 83 Şam” edasıyla, esti gürledi. Sonuçta ne oldu? Moskova protokolüyle Esad yerini korudu, 1 metre bile çekilmedi. Gözlem noktalarımız deniz ortasındaki ıssız adalar gibi Allah’a emanet kaldı. 30 kilometrelik güvenli bölge, 12 kilometrelik güvenli koridora dönüştü. İktidar tükürdüğünü yaladı, ettiği sözleri unuttu, kapı önlerinde süründürüldü" dedi. Akşener, "Biliyorsunuz, Sayın Erdoğan, konuşmalarında sık sık Lozan Antlaşmasını eleştirir. Allah aşkına, elinizi vicdanınıza koyup söyleyin; Lozan’a böyle ciddiyetsiz, böyle beceriksiz bir heyetle gitmiş olsaydık, ne olurdu düşünebiliyor musunuz? Ben söyleyeyim; Lozan’da böyle bir heyet bizi temsil etmiş olsaydı; doğuda Ruslarla, batıda Yunanla ortak devriye atıyorduk. Boğazları da İngilizler ile birlikte işletiyorduk. Soçi mutabakatını bile koruyamayanlar, Sevr’i yırtıp atanlara dil uzatamazlar. Soçi mutabakatını bile koruyamayanlar, Hatay’ı Misak-ı Milli’ye katanlara dil uzatamazlar. Bir Trump’ın, bir Putin’in ayağına gidenler, tüm dünyayı ayağına getiren Mustafa Kemal’e dil uzatamazlar" diye konuştu.