Ali Çınar’ın çiçekleri

Ruhumuz biraz çiçek açsın!  

HABER-FOTOĞRAF SULTAN YAVUZ ÖZİNANIR / En yalın ifade biçimlerinden biridir çiçek, kâh bir sevgi ifadesi, kâh bir teşekkür, kâh bir ‘geçmiş olsun’ anlamı taşır. Bazen cafcaflı bir kız isteme merasiminde başköşeye kurulur, bazen tek bir gül olarak gönül çeler, bazen de sevilenin son yolculuğunda ona eşlik eden bir hüzün taşır. İster saksıda, ister demet olarak, hemen herkes çiçekleri sever. Çiçek aldığımızda yüzümüze gülümsemenin eşlik ettiği bir mutluluk yayılır. Bu mutluluğu görmek ise çiçek verenin ödülüdür. Nazlı papatyalar, kraliçe edalı orkideler, herkese hitap eden güller, nedense hep bir anlam ifade eden karanfiller, mis kokulu nergisler, kasımpatılar, pencere önü menekşeleri, kaktüsler, sarmaşıklar… Herkesin kişiliğini yansıtan bir çiçek türü mutlaka vardır. Birbirinden güzel çiçeklerin yer aldığı çiçekçilerin yanından geçerken, o muhteşem canlılar hem görme hem de koku duyularımızı esir alır. Bulunduğu sokağı ya da caddeyi güzelleştiren çiçek, en köhne ortamı bile değiştirir. Kızılay’da dolaşmayı sevenler ise pek çok yerde çiçeklerin tam da bu amaca hizmet ettiğini görüverir. Güzelim çiçeklerin gözleri şenlendirdiği yerlerden biri de Milli Eğitim Bakanlığı yanındaki tüp geçidin ayağında bulunan çiçekçilerdir. Çınar Çiçekçilik ise sadece çiçekleriyle değil, yıllardır bu işi yapan Ali Bey’in samimiyeti ile de ayrı bir güzellik yayar. Ali Çınar, “Aile mesleği” dediği çiçekliği otuz yıldır sürdürüyor. Çiçekçi olan dayısının oğlunun yanında, çocukluktan yetişmiş. Mesleğin sırrını sorduğumuzda, “Çiçekçi önce müşteriye hitap etmesini bilecek. Bizim için en önemli şey güler yüz, tatlı dil. Boşuna dememişler, ‘tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.’ Çiçekçiysen, herkesin ruhuna göre davranacaksın” diyor. Çiçekler, Ankara’daki çiçeklere Antalya, İzmir, Yalova, Bursa gibi kışın sıcak olan, ortamı nemli olan yerlerden geliyormuş. Yazın ayrı, kışın ayrı çiçeklerin olduğunu söyleyen Ali Bey, “ Yaz çiçeği ayrı, kış çiçeği ayrıdır. Mesela kışın nergisimiz çıkar, frezyamız çıkar, kokulu çiçekler vardır. Sonra güller gelir de çok tercih edilir. Yazın ise çeşidimiz daha bol olur. Bir de kışın fiyatlar biraz yüksek olur, çünkü açık artırma ile satıldığı için, en fazla parayı kim verirse, çiçek de onda kalır” diyor. Bir hasta için, sevgili için ya da bir kutlama için alın çiçeklerin kişinin zevkine göre değiştiğini söyleyen Çınar, kız istemede hazırlanan çiçeklerin ise farklı olduğun belirtiyor. “Herkesin zevki ayrıdır ama kız istemede kullanılan çiçekler, müşteriye yirmi bir, kırk bir, hatta yüz bir tane gülden yapılan el buketleriyle hitap eder. Mesela hastaneye gidecekse, çok büyük çiçek götürmesine gerek yok. Sıklamenimiz olur, açelyalarımız olur, orkidelerimiz olur, onlar gider” diye anlatıyor. “Bizim bile gücümüzün yetmeyeceği pahalılıkta çiçekler var” Ali Bey, birbirinden farklı çiçeklerin yanı sıra, çok pahalı çiçeklerin de olduğundan dem vuruyor. “Çok pahalı çiçeklerimiz var, hakikaten bizim dâhil kimsenin gücünün yetmeyeceği, yurt dışından gelen ve dolar üzerinden satılan çiçekler. Fakat şu mevsimde sorarsanız, en pahalı çiçek orkide. 150 liradan başlıyor, çıkıyor da çıkıyor” diyor. Ekonomik durumun, sokağa ve çiçekçilik sektörüne de yansıdığını şu sözlerle ifade ediyor, “Görüyorsunuz sokağın hâlini, eğer altı ay dayanabilirsek ne mutlu bize, altı aydan sonrasını Allah bilir. İstediğiniz kadar canlandırmaya çalışın, halkımızda para yok. Bende para yokken, kimse kolumdan tutup, beni getirip ‘illa çiçek al’ diyecek hâli yok ki. Adam eve ekmek mi götürsün, çocuğuna harçlık mı versin, okul masrafını mı karşılasın, gaz mı alsın? Bir de gelip eşine çiçek almaya kalktı mı…” diyerek, işi gereği sokağın nabzını tutuğunu da gösteriyor. “Çiçeğin mutlu etmeyeceği kimse yok” Tüm olumsuz şartlara rağmen, bazı kişilerin çiçek almaktan vazgeçmediğini dile getiren Çınar, “Hakikaten çok değerli, eşlerini düşünen erkeklerimiz var. Sevgililerini düşünen erkeklerimiz var, bunlar yine de her şeye rağmen bir çiçek alıp, eşini veya sevgilisini mutlu etmenin yollarını arıyor” diyor. Çiçek vermenin önemine dair şunları da ekliyor, “Peygamber efendimiz ne demiş? Elinde iki ekmekle giden birisini görmüş, karşıdan da elinde çiçekle gelen birini görmüş. İkisini de durdurmuş. Demiş ki, ‘ekmeğin bir tanesini sen ona ver, çiçeğin birini de sen al.’ ‘Niye?’ demişler. ‘Nasıl ki ekmek benim gıdamsa, o çiçek de ruhun gıdasıdır. Onun için değiştirirseniz, hiç olmazsa biriniz gıdasını alır, diğeri de ruhun gıdasını almış olur.’ Yani, böylece her ikisini birden mutlu etmiş. Çiçeğin mutlu etmeyeceği, sevindirmeyeceği, küskünleri barıştırmayacağı kimse yok.” “Büyüklerimiz menekşelere çeşit çeşit isim koyarlar” Toplumumuzda, çiçek yetiştirenlerin sıkça yaptığı bir şeyi de vurguluyor Çınar Bey; çiçeklere isim koymak. “Bugün büyüklerimiz mesela menekşe yetiştirirler, menekşeye çeşit çeşit isim koyarlar. Sabah kalkar, onu sular, bakmış ki bir yaprağı biraz düşmüş, ‘kızım sen niye bugün böylesin?’ diye ismiyle hitap ederek onunla konuşur konuşur ve tekrar onu canlandırır. Çünkü o da mutlu oluyor, o mutluluğu verebilmek önemli. Biz çiçekçiler, hepsinin ruhuna hitap etmeye çalışırız” diyerek, canlı olan her şeye duyulması gereken saygı ve sevginin altını çiziyor. Bir de çiçeklere su ve toprak gibi doğal maddeler haricinde, farklı ilaçların verilmemesini tembihliyor. “Mesela, bazıları çiçeklerin dibine çay koyarlar, çay çok önemli değil. Ama mesela Aspirin, nasıl bizim vücudumuzda bazı şeyleri tahrip ediyorsa, o canlıyı da tahrip ediyor. Bizler sadece şunu yaparız; yazın suyu daha iyi çekmesi için ‘gerbela’ dediğimiz büyük bir papatya türünün dibine bir veya iki damla çamaşır suyu damlatırız. Bu da daha fazla suyu çekip, daha dik durmasını sağlar. Ancak Aspirin ya da başka ilaç gerek yok” diyor. İşini severek yapan insanlar, her zaman ilgimi çekmiştir. Bir çeşit saygı uyandırırlar, işte Ali Çınar da o insanlardan biri... Daha nice yıllar, o güzelim çiçeklerin sokaklarımızı güzelleştirmesi dileğiyle. Çınar çiçekçilik aynı zamanda online satış da gerçekleştiriyor. cicekbahcem.com ya da www.cinarcicekcilik.com tr adreslerinden ulaşabilirsiniz.