CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Millet ortaya bir tercih koymuş. Milletin verdiği mesajı biz çok iyi okuduk ve bu çerçevede siyasi görevlerimizi sürdüreceğiz" dedi.

Altay, Meclis'te gazetecilerin milletvekili genel seçiminin ardından yaşanan gelişmelere  ilişkin sorularını yanıtladı.

Milletin seçim sonuçları ile ortaya bir tercih koyduğunu, bu tercihi iyi okumak ve saygı göstermek, o istikamette devleti işletmek gerektiğini belirten Altay, böyle bakıldığında çok sayıda hükümet seçeneği bulunduğunu ifade etti.

Seçmenin AK Parti'ye "Sen bu işi tek başına yapamıyorsun" mesajı verdiğini vurgulayan Altay,  "AK Parti'nin içinde olacağı ya da olmayacağı yeni bir hükümet hep mümkün" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun erken seçim konusundaki açıklamalarını hatırlatan Altay, bunun hem kaynak hem de zaman kaybı olacağını belirtti.

Altay, şöyle devam etti:

"Millet dün ortaya koyduğu tabloyu erken bir seçimde hemen değiştirmez. Birileri hükümet kurmakta zorluk çıkarırsa millet onu cezalandırır. Bunun geçmişte de örnekleri var. Vatandaş diyor ki 'Çelik çomak oynamıyoruz. Ciddi bir iş yapıyoruz. Ben tercihimi ortaya koydum. Bu çerçevede siyasi partiler üzerine düşeni yapsın'. Biz milletten alacağımız mesajı aldık. Bu çerçevede CHP yapıcı bir anlayış içinde hükümet görüşmelerinde tabii ki olacaktır. Ama teamüller belli önce Sayın Başbakan'a bir görev verilecek. O kendince bir tercih ortaya koyacak."

-"Bizim kırmızı çizgimiz milletvekillerinin edeceği yeminin içinde"

Hükümetin her türlü kurulabileceğini, ancak önemli olanın bu hükümetin iş yapma kapasitesi ile ömrü olduğunu anlatan Altay, "CHP'nin kırmızı çizgisi yok mu? Var. Bizim kırmızı çizgimiz milletvekillerinin Meclis açıldığı zaman edeceği yeminin içinde. Herkes bizim kırmızı çizgilerimiz üzerine TBMM kürsüsünde bir yemin edecek. Dolayısıyla geriye bizim için bir kırmızı çizgi yok. Ufak tefek şeyler var. Bunlar oturulur, koalisyon protokolünde ve hükümet programında karşılıklı konuşulur" değerlendirmesinde bulundu.

"Hep benim dediğim olsun" anlayışının koalisyonlar içinde kabul edilemeyeceğinin altını çizen Altay, "Millet ortaya bir tercih koymuş. Milletin verdiği mesajı biz çok iyi okuduk ve bu çerçevede siyasi görevlerimizi sürdüreceğiz" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun "Erken seçim zaman israfıdır" dediğine işaret eden Altay, "Erken seçimin olmayacağını söylemek, Türkiye'yi hükümetsiz bırakmayacağım demektir. CHP kurulduğu günden bu yana sorumluluk şuuru ile siyaset yapmıştır" dedi.

-Erdoğan-Baykal görüşmesi

Altay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal arasında gerçekleşen görüşmeye ilişkin soruları yanıtlarken de görüşmeyi televizyon yayınlarından öğrendiğini kaydetti.

Altay, şunları söyledi:

"Muhtemelen şudur, Erdoğan anayasa tarafından çizilmiş çerçeve var ya cumhurbaşkanı ile ilgili, o çerçeveyi kırıp dökmüştü, sanıyorum bir parça kendini yeniden o çerçevenin içine yerleştirme arzusu içinde olabilir.

Sayın Baykal, 25. dönem parlamentosunda geçici başkanlık divanına başkanlık edecek. Dolayısıyla yaklaşık 10-12 gün Meclis Başkanı ve Cumhurbaşkanı'na vekalet etme yetkisine sahip olarak bir süreç yaşanacak. Yeni dönem parlamentonun açılışı, vesaire bu anlamda Sayın Erdoğan, Sayın Baykal ile bir görüşme talebinde bulunmuş. Sanıyorum bununla ilgilidir. Belki, niyet okuyuculuk yapmak istemem ama Erdoğan toplumda da 'Ben ne kadar iyi niyetliyim kırıp dökmüyorum artık, milletin verdiği mesajı ben de aldım' algısı yaratmak istiyor. Bu seçimin bir tek kaybedeni vardır; Erdoğan. AK Parti seçim kaybetmedi, seçimi kaybeden Erdoğan. Bu bakımdan bir görüşsünler bakalım ne olacak. Bunun hükümet kurmayla bir ilgisi olduğunu ihtimal vermiyorum."

-"Şu anda hiçbir partinin hiçbir

parti ile resmi bir teması yok"

Altay bir başka soruyu yanıtlarken de Baykal'ın parti disiplinini herkesten iyi bilen bir siyasetçi olduğunu ve görüşmeye gitmeden önce Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na bilgi verdiğinden emin olduğunu iletti.

Koalisyon hesapları içinde herhangi bir parti ile temasları olup olmadığı sorusuna Engin Altay, "Benim bildiğim, şu anda hiçbir partinin hiçbir parti ile resmi bir teması yok. Ama bu olmayacak demek değil. Bu olması gereken de bir iş" karşılığını verdi.

 Türkiye'nin ihtiyacı olanın uzun ömürlü bir koalisyon hükümeti olduğunu ve parlamentonun da bunu çıkarabileceğine inandığına vurgu yapan  Altay, "Türkiye'yi bir toplamak lazım. Bir onarım programına, yapısal dönüşümlere, şüphesiz bir anayasa değişikliğine ihtiyaç var" dedi.

Meclis Başkanlığı için Deniz Baykal'ın adının geçtiğinin hatırlatılması üzerine de Altay, "Yakışır. Sayın Baykal'ın öyle bir arzusu var mı ben bilmiyorum" diye konuştu.

Baykal'ın siyasi deneyimini anımsatan Altay, Meclis Başkanlığı seçimi ile hükümet kurma süreci arasındaki ilişkiye dikkati çekti.

Engin Altay, "Meclis Başkanı üçüncü turda seçilmişse bilin ki partiler arasında bir uzlaşma sağlanmış demektir. Son tura kalırsa, henüz hükümet konusunda partiler birbirleriyle anlaşamamıştır demektir" ifadelerini kullandı.