Ankara’da çeşitli bisiklet gruplarının bir çatı altında toplanmasıyla 2015 yılında kurulan Ankara Bisiklet ve Doğa Sporları Derneği (ABİDOSD), sadece Ankara’da değil, tüm dünyada bisiklet kullanımının artmasını amaçlıyor. Kültürel amaçlı, sağlığa dikkat çeken ya da milli bayramlarda pedallarıyla seslerini duyuran ABİDOSD Başkanı Murat Yumrutaş, dernek faaliyetlerini ve sorunlarını 24 Saat Gazetesi'ne anlattı

SULTAN YAVUZ - Türkiye’de birçok ilde faaliyet gösteren bisiklet derneklerinden birisi de Ankara’da 2015 yılında kurulan Ankara Bisiklet ve Doğa Sporları Derneği (ABİDOSD). Kolay ve keyifli bir spor aracı olmanın yanı sıra bir trafik taşıtı da olan bisiklet, özellikle son yıllarda büyük şehirlerde de tercih edilmeye başlandı. Ankara’nın bisiklet kullanımı için uygun bir coğrafyaya sahip olmaması, motorlu taşıtların trafikte bisikleti görmemeleri gibi bazı sıkıntılar ise bisiklet kullanmak isteyenleri ikilemde bırakabiliyor. “Sesimizi ne kadar duyurabilirsek, ne kadar çok kişiyi bisikletle tanıştırabilirsek o kadar da çevre ve gürültü kirliliğinden korunuruz” diyen ABİDOSD Başkanı Murat Yumrutaş, onu bisikletle tanıştıran olayın, 2008 yılında işe giderken kullandığı banliyö treninin üç ay kapanması olduğunu belirtti. Yumrutaş, bu süre zarfında arkadaşları servis tutarken, kendisinin servis parası vermek yerine bisiklet almasının daha kârlı olacağına karar vermiş. Bisikletle 12 kilometre mesafedeki işine gelip gitmeye başlayan Yumrutaş, daha sonra bir üst model bisiklet edinmiş. Bu süreçte sigarayı da bırakan Yumrutaş, bir yıllık sigara parasıyla daha iyi bir bisiklet edinmiş. Bisikletiyle 2010 yılında İzmir ve Antalya turuna bir grup arkadaşıyla katılan Yumrutaş, 18 günde 1000 kilometre yol kat etmiş. 2011’de, bisikletle Ayder, Sümele ve Uzungöl’e giden Yumrutaş, 2012 yılında ise İran’a giderek 1500 kilometre yol almış. Daha sonra Silifke’den Antalya’ya yılbaşı için giden Yumrutaş, 2013’te de bisikletli bir düğün konvoyuyla evlenmiş. Yumrutaş, derneğin kuruluşunu şöyle anlattı: “Ankara’da hemen her semtte bisiklet grupları vardı ki bir kısmını da biz kurmuştuk. Bu grupları birleştirerek, 12 grupla derneğimizi kurduk ve 350 üyemiz bulunuyor. 2008 yılında İzmir’de kurulan ‘Perşembe Akşamı Bisikletçileri’nin Ankara şubesi olarak 2009’da topluluk kurduk ve 2012 yılına kadar yöneticiliğini yaptım. 2010 ve 2011 arasında Eryaman Bisiklet Topluluğu, Elvankent, Sincan, Batıkent, Etimesgut, Dikmen, Altındağ, Yenimahalle, Keçiören ve Çayyolu grupları kuruldu. Sincan Anadolu Grubu ve ‘Çarşamba Akşamı Bisikletçileri’ni de davet ettik. Bir araya toplanarak derneğimizi oluşturduk.” [caption id="attachment_155806" align="aligncenter" width="600"] Yumrutaş: Amacımız tüm dünyada bisiklet kullanımının yaygınlaşması[/caption] “Belediyeler bisiklet konusuna körler” Yumrutaş, geçmişteki belediye başkanlarının ve belediyelerinin bisiklet konusuna kör baktıklarını belirterek, bu durumun kendileri için sıkıntı olduğunu vurguladı. Yumrutaş, “Mesela 2010 yılında Melih Gökçek ve Egemen Bağış ile birlikte bisiklete bindik ve ondan bisiklet yolu istediğimizi söyledik. Ancak kendisi, bisiklete binmek isteyenlerin turistik yerkere gitmesini önerdi. Maalesef bakış açısı ve vizyonları çok dardı ama biz yılmadık. Bizim hedefimiz beş yıl içinde bisiklet konusunda Başkent’i geliştirmek ve on yıl içinde de Konya’yı geçebilmek. Bu bir ütopya olarak görülebilir ama zor değil. Bu anlamda pek çok adım attık ve devam ediyoruz. Sayımız günden güne artıyor. 2016 yılından beri her lisede bisiklet topluluğu kurmaya çalışıyoruz. Bunlar içinden yarışmak isteyen arkadaşlarımızı yarış kulüplerine, diğerlerini de gezi gruplarına katıyoruz. Belediyelerle görüşerek o okullara bisiklet park yerleri yaptırıyoruz. Okula servisle değil, bisikletle gidilsin kampanyası yaparak, isteyen okullarda seminerler veriyoruz.” Bisiklet kartlarında yasal haklarının tanımlandığını kaydeden Yumrutaş, 2918 Sayılı yasaya göre bisikletin trafik aracı olarak belirtildiğini söyledi. “Bisiklet park yerleri istiyoruz” Yumrutaş, istedikleri bisiklet park yerleri için henüz Çankaya Belediyesi’nden cevap gelmediğini söyledi. Belediyelerin bakış açılarının değişmesi gerektiğini vurgulayan Yumrutaş, geçen yıl Dünya Bisiklet Günü’nde, Keçiören Belediye Başkanı ile birlikte bisiklet sürmelerinin ses getirdiğini ifade ederek, “Gözönünde olan kişileri bisiklete bindirirsek rağbet artar. Hedefimiz sekiz milyar insanı bisiklete bindirmek” dedi. Trafikte farkedilmemenin kendileri için sorun olduğuna işaret eden Yumrutaş, bu konuda yaşadıkları sıkıntılar için de şunları söyledi: “Araçlar bisikleti görmüyor, aniden dönünce çarpabiliyor çünkü görmüüyor. Birden bire üzerimize araç kapısı da açılıyor, yıkılabiliyoruz. En son Aydın’da bir kamyon kapısı açılınca bisikletli bir kadın yere düşüyor ve arkadan gelen araç tarafından eziliyor. Bu çok üzücü bir kazaydı. Bu nedenle beyin kanaması geçiren bir ablamız da var. Keza ben de kolumu incittim. Dolmuşçu ve otobüsçüler, müşteri alma kaygısıyla bizi sıkıştırabiliyorlar.” “Bisiklet eğitimi için bisiklete ihtiyacımız var” Bisiklet eğitimi vermeye çalıştıklarını kaydeden Yumrutaş, halk sağlık şubelerinin kendilerine bisiklet verecekleri vaadiyle oyaladıklarını söyledi. Gelirleri olmadığını ifade eden Yumrutaş, “Bize birkaç bisiklet verilse daha çok insana bisikleti öğretebiliriz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, Sağlık Bakanlığı’nın ve belediyelerin bu konudaki destekleri bizi çok mutlu eder. Hepimiz gönüllüyüz ve imkânlarımız yeterli olmayabiliyor” dedi. 3000 kilometre bisiklet yolu yapılacak İnsanların dikkatini daha fazla çekebilmek için Karayolları Genel Müdürlüğü, Ulaştıma ve Altyapı Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı gibi kurumlarla görüştüklerini kaydeden Yumrutaş, yollara bisiklet tabelası asılması konusunda öneride bulunduklarını söyledi. Yumrutaş şunları söyledi: “Ne yazık ki, bize ‘Neden fazladan tabela koyalım, bilmeyenler öğrensin’ dediler. Bisikletlerin trafikteki varlığına ilişkin taksiciler, minibüs ve otobüsçüler odalarıyla da görüşmek gerekiyor. Maalesef önceki belediyeciler biraz pasifti. Üniversite, belediye ve STK’ların ele ele verip, bisiklet yolları konusunda adım atmak istiyoruz. Daha önce Gazi Üniversitesiyle ortak hazırladığımız master planla, Gölbaşı’ndan başlayıp Kolej’e kadar devam edecek bisiklet yolunda İmrahor Vadisi kullanılacak. Geçtiğimiz Eylül ayında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ortaklaşa 100 günlük eylem planı kapsamında 3000 kilometre yol yapılacak. Ödeneği hazır, Ankara’dan Kapadokya ve Kayseri’ye, Ankara’dan Eskişehir, Bilecik, Sakarya ve Sapanca’ya yapacağız. Edirne’den de İstanbul’a, Karadeniz, Ege ve Akdeniz’e ulaşacak. Şimdiye kadar 77 ile ulaştık, bizim bisikletle yaptığımız rota ve çizelgeleri bakanlığa sunarak, bisiklet yolu olabilecek yolları kararlaştırdık. Fakat önemli olan belediyelerin yolu ayarlaması…” [caption id="attachment_155817" align="alignleft" width="301"] Murat Yumrutaş: Amacımız tüm dünyada bisiklet kullanımının yaygınlaşması[/caption] Kadın sürücülerin sayısı artıyor Murat Yumrutaş, milli bayramlardaki etkinliklerinin yanı sıra, kamp ve festival düzenlediklerini, diğer illere turlar organize ettiklerini ve ağırlıklı olarak sağlık ve sosyal turlara yöneldiklerini söyledi. Kitap fuarına katıldıklarını ve fuar alanında pedal çevirdiklerini dile getiren Yumrutaş, “Kitap da bisiklet de insanı geliştirir dedik ve dikkat çekmeye çalıştık. Bisiklet kullanıcıları arasında kadınların sayıca fazla olduğundan bahsedemeyiz çünkü kadın arkadaşlarımız çevresel tepki ve trafikte taciz, sıkıştırma gibi durumlar nedeniyle bisiklet kullanmakta sıkıntı yaşayabiliyor. Ancak toplu sürüşlerimizde daha fazlalar. ‘Pedallayan kadınlar’ grubumuzda daha çok yer alan kadın arkadaşlarımızın sayısı gün geçtikçe artıyor” dedi.
Editör: TE Bilisim