ANKARA - İlk olarak 1968’de Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de prömiyeri yapılan ve yüzlerce kez Azerbaycan ve birçok dünya sahnesinde seyirci ile buluşan "Anne Ben Evleniyorum" operetinin Türkiye Prömiyeri, Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafından, 31 Ocak 2016, Pazar günü, Leyla Gencer Sahnesi’nde, saat 16: 00’da gerçekleştirilecek.

Eserin Türkiye’de Sanatseverlerle Buluşmasının İlginç Hikayesi;

23 yıl evvel Azerbaycan’dan Türkiye’ye gelerek müzik alanında birçok hizmet veren ve Konya’da Selçuk Üniversitesi Devlet Konservatuvarı kurucularından olan Fuat Hacıyev ve eşi Zamine Hacıyeva yakın zamanda babalarının mezar ziyareti sırasında büyük bir eksikliği üzülerek fark ederler. Babalarının mezarı başında çocukları olarak kendilerine çalışmakla, hastalıkla, sağlıkla, iyisiyle, kötüsüyle zaman geçerken, babalarının çalışmalarına neden gereken ilgiyi göstermediklerini sorarlar: İsterler ki birçok yerde sahneye koyulan bu eser Türkiye’de de izleyici ile buluşsun.

"Anne Ben Evleniyorum" operetinin rejisörü ve müzik düzenlemelerini yapan Fuat Hacıyev ve eşi Zamine Hacıyeva; bu eserin Rauf Hacıyev’in çocukları olarak, büyük emeklerle bu operetin sanatseverlerle buluşmasının başlangıç hikayesini işte böyle anlatıyorlar. Devamında; Türkiye-Azerbaycan hattında yapılan yolculuklar sonrası eserin daha da güncelleştirilerek bir kopyasının Devlet Opera ve Balesi’ne verilmesi ve kurum tarafından çok beğenilerek bu sanat sezonunun repertuvarına alınması ise çift tarafından müthiş bir gelişme olarak tanımlanmaktadır.

Sahne Üstü Ve Sahne Altı Tüm Ekibin Büyük Bir Heyecan Ve Özveri İle Çalışmalarını Tamamladığı Eser;

Bestesi Rauf Hacıyev’e ait bu opereti, Rauf Hacıyev’in oğlu Fuat Raufoğlu Hacıyev ve gelini Zamine Hacıyeva sahneye koyarken dekor Özgür Usta, kostüm Gazal Erten, ışık tasarım Emin Saraçoğlu imzası taşıyor.

Konusu her insanın yaşamında karşılaştığı kendini var edebilme sorunu. Muhteşem müzikler eşliğinde gençlerin, evletların kendi hedeflerini oluşturmalarına ve bu hedefler doğrultusunda kendilerini var etmelerine izin verilmesi gerektiğini anlatacak eser; "Ben de ayaklarımın üstünde durabilirim, ben de özgürce mesleğimi seçebilirim, babam gibi öğretmen olabilirim" ve "Anne ben evleniyorum!" diyen oyunun başkahramanı Rıfat’ın annesi Feride’ye karşı varolma savaşını anlatır.