HABER MERKEZİ - Üyelerini her alanda geliştirmek için hizmetlerine eğitim faaliyetlerini ekleyen Ankara Ticaret Odası (ATO), kuaförlük ve güzellik uzmanlığı mesleki eğitimin de en yetkili mercii olan üniversitelerde gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalara başladı. ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, ATO’nun 43 No’lu Kuaför ve Güzellik Salonları Meslek Komitesi Üyeleri ve sektör temsilcileriyle birlikte, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin’i ziyaret ederek, üniversitelerde kuaförlük ve güzellik uzmanlığı hizmetleriyle ilgili lisans programı oluşturulması konusunda görüş ve önerilerini aktardı. Mesleki Eğitim Fakültelerinin kapatılmasının ardından 400 binin üzerinde lise mezunu ile 20 bin civarında ön lisans mezununun lisans eğitimi alma hakkından mahrum kaldığını kaydeden Yılmaz, kuaförlük mesleğinde eğitimli istihdamı için lisans programlarının açılmasının önemine dikkat çekti. Hacı Bayram Veli Üniversitesi çatısı altında Güzellik ve Kozmetik Bakım Uygulamaları (Kozmetoloji)Lisans Programı kurulması önerisinde bulunan Yılmaz, günün koşullarında mesleki eğitimde niteliğin artırılması ve hizmet standartlaştırılmasına ihtiyaç olduğunu söyledi. Mahallelerde usta-çırak ilişkisiyle başlayan kuaförlük mesleğinin, mesleğin yapısı ve kullanılan malzemeler gereği bilgi sahibi olmayı gerektiren bir forma dönüştüğünü anlatan Yılmaz, “Komşusu siftah yapmadan ikinci işi yapmayan bir kültürün yaşadığı bu topraklarda geleneklerle taşınan gurur duyacağımız eski usul ve yöntemleri, modern eğitim, bilgi ve teknololji ile birleştirecek insan gücü yetiştirebilmeliyiz” dedi. Yılmaz, kuaförlük mesleğinin buraya kadar geldiği yapıyla gelecek yıllara taşınamayacağını söyledi. Kuaförlük mesleğine ülke genelinde kayıtlı işletme sayısının 120 bini bulduğunu ve sektörün 600 binin üzerinde istihdam sağladığını belirten Yılmaz, arz-talep dengesinin sağlanamaması nedeniyle yıkıcı bir rekabetin yaşadığını ve bu rekabet koşullarından hizmet alan vatandaşların olumsuz etkilenebildiğini ifade etti. Yılmaz, “Eğitimsiz kişiler tarafından ucuza yapılan, insan sağlığının hiçe sayıldığı merdiven altı uygulamaların önüne geçmemiz için atılması gereken en büyük adım, işe en temelinden, eğitimden başlamak olacaktır. 4 yıllık eğitimin sonunda teknik açıdan yetkin, yönetim becerisi olan, mesleğin terminolojisine hâkim insanları sektöre kazandırmak istiyoruz.” diye konuştu.