Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sembolü Mor Bayrak’a layık görülen ilk yerel yönetim olan Çankaya Belediyesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü hafta boyu süren bir dizi etkinlikle kutlayacak. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin vurgulanacağı etkinlikler kapsamında Özgecan Aslan Parkı da 7 Mart’ta açılacak

ANKARA - Özgecan ve erkek şiddeti nedeniyle hayatını kaybeden diğer kadınlar anısına parka konulmak üzere bir heykel yapan Aykut Öz’le hem heykelin hikâyesini hem de kadına yönelik şiddeti konuştuk…

Çankaya Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Özgecan Aslan, bu toprakların erkek şiddetine kurban verdiği binlerce kadından biri. 11 Şubat 2015'te, yurda gitmek üzere bindiği minibüste şoförün tecavüz girişimine direndiği için vahşice öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan, yaşama dair hayallerini tamamlayamadı ama her gün 3 kadının erkekler tarafından öldürüldüğü, dolayısıyla kadın cinayetlerinin artık kanıksandığı bir ülkede, kadına yönelik şiddetin sembolü oldu. Çünkü akıl almaz bir şiddetin ve vahşetin kurbanıydı. Cinayet, özellikle detayları ortaya çıktıkça, toplumda büyük infial yarattı. CHP İstanbul Milletvekili Gülay Yedekçi, kamuoyunda "Özgecan Yasası" olarak bilinen ve Türk Ceza Kanunu'nun cinsel saldırı suçlarını düzenleyen 102. Maddesi’ndeki, "iyi hal ve haksız tahrik" indirimlerinin kaldırılmasını öngören bir yasa teklifini, bir milyondan fazla imzayla birlikte Meclis Başkanlığı’na sundu. Teklif yasalaşmayı beklerken ülkede halen her gün 3 kadın erkek şiddeti nedeniyle hayatını kaybediyor.

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için yerel yönetim düzeyinde önemli adımlar atan Çankaya Belediyesi de, hem 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlamak hem de Özgecan’ın anısını yaşatmak için, Oran Mahallesi Atatürk Sitesi’nde inşa ettiği bir parka Özgecan Aslan’ın adını verdi. 7 Mart’ta, Özgecan Aslan’ın babası Mehmet Aslan’ın da katılımıyla açılacak parkta Özgecan ve diğer kadınlar anısına, heykeltıraş Aykut Öz imzalı bir heykel de olacak.

"ELLERİ ÖN PLANA ÇIKARDIM"

Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü mezunu olan Aykut Öz, aynı zamanda Devlet Opera ve Balesi’nde sahne ressamı. Çok sayıda kişisel sergisi bulunan, özellikle Don Kişot konusunda önemli çalışmalar yapan Aykut Öz, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde devam eden Don Kişot Sergisi’nin açılış heykelini de yapan sanatçı.

Her eserinin sözünü hikâyelendiren Aykut Öz, bu heykele bir isim verememiş. "Bu heykelde ön plana elleri çıkardım. O vahşi cinayetin en acımasız detaylarından biri olan elleri. Çünkü eller cinayetin bilinçli olduğunu göstermesi açısından çok önemli… Özgecan kendini savunmaya çalışırken tırnaklarına altına delil girmiştir diye katiller delilleri yok etmek için ellerini kesmişti. Bu detayı okuduğumda, bu soğukkanlı kötülüğü düşündüğümde ürpermiştim" diyen Öz, genç kadının babasının "Yavrum cennete kanatlandı" sözlerinin etkisiyle Özgecan’ın ellerini birer kanat olarak sembolize etmiş.

BENİ EN ÇOK ZORLAYAN HEYKEL OLDU

Heykelin üç kadın figüründen oluştuğunu söyleyen Öz, "Çünkü Özgecan sembol olsa da yalnız değil. Erkek şiddetine kurban verilen pek çok kadından biri. Ve maalesef devamı da gelecek diye korkuyorum" diyor.

Bu heykelin, kendisini en çok zorlayan eserlerden biri olduğunu söyleyen Aykut Öz, yaratım sürecini "Çok zorlandım. Acıyı duymamak mümkün değil. Sadece Özgecan’ın değil öldürülen tüm kadınların ağırlığını hissediyorum yüreğimde. Beni bu kadar zorlayan başka bir heykel olur mu bilmiyorum. Meydanın artık neredeyse kişiselleştiği bu ortamda kadına karşı şiddet daha görünür oldu ama bu durum şiddetin sona ermesini sağlamıyor. Kadınlar dünya için gerçekten önemli ve bunu söylemek, hatırlatmak zorunda kalmak bile yeterince kötü hissettiriyor" sözleriyle anlatıyor.

5 Ek
Editör: TE Bilisim