Bilgin: Proje, gazetecilere AB ülkelerini tanıtma ve bu ülkelerdeki basın özgürlüğü konusunda fikir alışverişi yapabilmelerine imkân tanıyor
Gazeteciler Cemiyeti bünyesinde Avrupa Birliği (AB) desteğiyle yürütülen gazetecilerin mesleki bağlarını ve hareketliliklerini güçlendirmeyi amaçlayan “AB-Türkiye Medya Köprüleri Projesi” kapsamında düzenlenen “Avrupa Birliği Günleri” Danimarka ile devam ediyor
[caption id="attachment_172074" align="alignright" width="346"]
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin[/caption]
NAZ AKMAN - Gazeteciler Cemiyeti bünyesinde Avrupa Birliği (AB) desteğiyle yürütülen “AB-Türkiye Medya Köprüleri Projesi” kapsamında gerçekleştirilen “Danimarka AB Ülke Günü”nde, “Basın Özgürlüğü Her İstediğini Yazmak mı? Danimarka örneği” konusu konuşuldu.
AB ülke günlerinde, belirlenen Avrupa Birliği ülkesinin gazetecilik çevrelerine ve diğer paydaşlara tanıtılmasını, söz konusu ülkenin mevcut siyasi durumunun, ülke temsilciliklerince ele alınması ve aktarılması amaçlanıyor. Projenin en önemli hedeflerinden biri Türkiye’de diplomasi alanında faaliyet gösteren medya çalışanlarının, Avrupa Birliği ülkeleri hakkında doğru kaynaktan bilgi edinmelerini sağlamak.
Basın Evi’nde düzenlenen etkinliğin açılış konuşmasını yapan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, proje aracılığıyla gazetecilere AB ülkelerinin tanıtıldığını belirterek, etkinlikler aracılığıyla ayrıca AB ülkelerinde basın özgürlüğü konusunda yaşanan gelişmelerin yakından takip edilebildiğine imkân tanındığını söyledi. Bilgin, “Gazeteciler Cemiyeti ve AB ile yapılan Medya Köprüleri projesinin bir ayağı olan AB ülke günleri etkinlikleri dolayısıyla buradayız. Bugünü Danimarka günü olarak değerlendireceğiz. Bugünün konusu basın özgürlüğünden daha ileri bir aşamada ve önemli bir yere sahip. Bir gazeteci ne yazmalı ne yazmamalı ve bunun sınırları nelerdir? Bu konu tüm dünyada farlı tartışılıp, değerlendirilmekte. Proje, gazetecilere AB ülkelerini tanıtma ve bu ülkelerdeki basın özgürlüğü konusunda fikir alışverişi yapabilmelerine imkân tanıyor ayrıca yine bu konudaki bilgilerimizin geliştirilmesine de olanak tanıyor. Danimarka gününde de bu amaç doğrultusunda bir aradayız” diye konuştu.
[caption id="attachment_172076" align="alignright" width="319"]
Danimarka Büyükelçisi Svend Olling[/caption]
Büyükelçi Olling, “Anayasamızda sansürün hiçbir şekilde uygulanmayacağı vurgulanıyor”
Danimarka Büyükelçisi Svend Olling de Gazeteciler Cemiyeti Özgürlük için Basın (ÖİB) projesi kapsamında aylık olarak yayınlanan raporları yakından takip ettiklerini belirterek, basın özgürlüğünün ülkelerin ve toplumların gelişimi için hayati öneme sahip olduğunu ifade etti. Olling, “Gazeteciler Cemiyeti’nin yürüttüğü işleri hayranlıkla takip ediyor ve destekliyoruz. Altını çizerek söylemek isterim ki hazırladığınız basın özgürlüğü raporları da Danimarka Büyükelçiliği’nde detaylı bir şekilde okunuyor. Basın özgürlüğü sadece ülkelerin gelişmesi değil aynı zamanda toplumun da gelişmesi için gerekli olan bir kavramdır. Çünkü sadece basın özgürlüğü yoluyla medya sorunları değil aynı zamanda halkın bilgilendirilmesi ve demokrasinin gelişmesine de büyük katkı sağlanıyor” dedi.
Olling, 1949 yılından bu yana Danimarka anayasasında açık bir şekilde basın özgürlüğü vurgusunun yapıldığını ifade ederek, “Anayasamızda sansürün hiçbir şekilde uygulanmayacağı vurgulanıyor. Tabi ki Danimarka’da da basın özgürlüğü konusunda sınırlamalar vardır. Bunlar arasında çocuk pornografisi yasağı, devlet sırlarının ifşa edilememesi ve nefret suçlarının yasaklı olması yer alıyor. Ülke olarak özellikle otosansür konusuyla yakından ilgileniyoruz. Tehditler, şantajlar veya terör tehdidiyle gazetecilerin kendilerine yönelik uygulanan otosansürün üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Danimarka’da gazetecilerin bilgiye ulaşımları serbesttir, ancak bazı bölümlerin bazı noktaları bakanlıklarca gizli tutulabiliyor. Danimarka olarak birçok alanda sıkıntılar yaşayabiliyoruz ancak pek çok uluslararası raporda özgür ülkeler kategorisinde ön sıralarda yer alıyoruz. Maalesef Türkiye için aynı şeyi söyleyemeyiz. Türkiye bu raporlarda 157’inci sırada. Bu durumda, Türkiye’deki gazetecilerin yapacağı çok şey olduğunu göstermektedir” sözlerine yer verdi.
Panelistler Berlingske gazetesinden ortadoğu muhabiri Carolina Kamil ve Danimarka'da kamu yayıncılığı yapan Danish Broadcasting Corporation (DR)'dan ortadoğu muhabiri Michael S. Lund’un katılımıyla “Basın Özgürlüğü Her İstediğini Yazmak mı? Danimarka Örneği” tartışıldı. İlk sayısını 1749'da çıkaran Berlingske gazetesinin dünyanın en eski gazetelerinden olduğunu belirten Carolina Kamil, ortadoğudan haberleri takip etmek için İstanbul'un doğru bir merkez olduğunu vurguladı. Danimarka'daki kamu yayıncılığı anlayışının Türkiye'den farklı ve “daha eleştirel olduğunun” altını çizen Michael S. Lund da İstanbul'un yabancı medya kuruluşlarına çalışan ortadoğu muhabirleri için doğru bir merkez olduğunu belirterek, Türkiye'de birlikte çalıştığı medya emekçilerinin işlerini titizlikle yaptıklarını söyledi.
