Doğan BULGUN  KISA adı BİFO olan Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kuşak bestecilerine adanmış bu çok özel konserde, onların mirasını günümüze taşımayı ilke edinmiş iki büyük sanatçımızı, Gürer Aykal (Şef), Gülsin Onay (Piyano) ve Hüseyin Likos’u (Tenor) bir araya getiriyor. Bu konserde sanatçılar, imkânsızlıklar içerisinde fakat ülkelerine ve sanata olan aşklarıyla kendilerinden sonra gelen kuşaklara esin kaynağı olan Türk Beşleri’nin Türk çoksesli müziği repertuvarının altın değerindeki eserlerinden oluşan bir programda müzikseverlerle buluşacak. PROGRAM: REY Türkiye, senfonik şiir ALNAR Prelüd ve İki Dans AKSES Bir Divandan Gazeller ERKİN 1. Piyano Konçertosu, Op. 34 — Andante — Scherzo SAYGUN Orkestra Süiti, No. 14 SAYGUN 4. Senfoni, Op. 53 — Deciso Tarih: 8 Kasım 2018 Perşembe (Yarın), Saat: 20.00, İstanbul Lütfi Kırdar ICEC Konser öncesinde Serhan Bali ile söyleşi gerçekleşecek, 19.00-19.40 Dolmabahçe Salonu

Ankara’nın amatör müzik topluluklarından haberler…

Çayyolu’nda müzik adına güzel işler oluyor…

ÇAYYOLU Ankara’nın batısında modern konutları, alışveriş alanları, lüks mağazaları ile son yıllarda gelişen bir semt. Alışveriş mağazalarındaki sinemaların yanı sıra çok çeşitli mekânlarda gerçekleştirilen sanat etkinlikleri ile de göze çarpıyor. Bu gözde semtte önemli sanat etkinliklerinden biri de müzik. Sayılar 35’i bulan amatör topluluklar çoğu TRT kökenli olan değerli şeflerin etrafında toplanıp müzik dolu anlar yaşıyor. Bu etkinliklere kucak açan destekleyen sivil topluk kuruluşları var. Bunların başında ÇABA (Çayyolu Bölgesi Ağaçlandırma Derneği) sivil toplum kuruluşu geliyor. Dernek bünyesinde 6 amatör müzik topluluğunun üyeleri haftanın belli gün ve saatlerinde burada bir araya geliyor. Bu gün sayfamıza iki etkinliğe ait haberleri alıyoruz. Zeki Müren’i andılar ÇAYYOLU Platformu Başkanı Oya Tür’ün desteği, Nurhayat Hartevioğlu’nun organizasyon Çaba Derneği’nin teknik donanımı ile bir etkinlik gerçekleştirildi. Değişik korolardan gönüllü hânende ve sazendelerden oluşan topluluk Çankaya Belediyesi Çayyolu Ek Hizmet Binası Nikâh Salonu’nda güzel bir konser verdi. Sanat Güneşi “Zeki Müren”in anısına düzenlenen konser izleyiciler tarafında çok beğenildi. Bundan güç alan topluluk her ay bir konser düşüncesiyle çalışmalarını sürdürme kararı aldı. Bize ulaşan bilgilere göre sonraki konser “Müzeyyen Senar”ın anısını gerçekleştirilecek. Nostalji Pop Korosu

TÜRK Sanat Müziği ve Türk Halk Müziği topluluklarını bilirdik ama bir pop müziği korosunun varlığından haberimiz yoktu. İstanbul’dan sonra Ankara’da da bir pop müziği topluluğu kuruldu. Adı “Nostalji Pop Korosu”. Murat Demirhan yönetiminde 11 Ekim’de bir araya gelen pop müzik severler ÇABA Derneği’nin toplantı salonunda çalışmalarını sürdürüyor. Yeni bir oluşum aşamasında oldukları konusunda duyumlarımız var, dileriz uzun soluklu ilgi gören bir topluluk olur.

NEREDEN NEREYE? BORUSAN SANAT BORUSAN Holding’in kurucusu Asım Kocabıyık, işinde her zaman ilericiliği, yenilikçiliği ve atılımcılığı önemsedi ve bugün yetmiş yılı geride bırakan Borusan’ı Türkiye’nin önde gelen toplulukları arasına sokan değerleri kurum kültürü ve felsefesine çok erken tarihlerde işledi. Onun için eğitim, çağı yakalamanın birinci koşuluydu ve cumhuriyetin eğitim alanındaki reformlarının olumlu neticelerini bütün hayatı boyunca hissetti. Eğitime verdiği önemin doğal bir sonucu olarak da 1992 yılında Asım Kocabıyık Kültür ve Eğitim Vakfı’nı kurarak bu alandaki çalışmalarına kurumsal bir nitelik kazandırdı. Vakıf, artık çalışmalarını Borusan Kocabıyık Vakfı adı altında eğitim, müzik ve görsel sanatları kapsayan geniş bir çerçevede sürdürüyor ve Asım Kocabıyık’ın en büyük mirasını yaşatmaya devam ediyor.Bu cümleler Borusan Kocabıyık Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Hamedi’ye ait. Ve şöyle devam ediyor Zeynep Hamedi: “Borusan Holding’in yönetim kurulu başkanı ve Borusan Sanat’ın kurucusu Ahmet Kocabıyık da Asım Kocabıyık’tan aldığı ilham ve müziğe duyduğu sevgiyle 1997 yılında Borusan Sanat’ın temellerini attı. Çünkü toplumsal gelişim, daha uygar bir yaşam ve çağıyla beraber yürüyen bir Türkiye için sanatın da eğitimin yanında yer alması gerektiğine inanıyordu. Müziğin geniş dünyası içinde klasik müziğe odaklanmasının nedeni de, onun evrensel bir dile sahip olması ve hem zamanı hem de sınırları aşarak insanları aynı dünyada buluşturabilecek bir güce ve derinliğe sahip olmasıydı. Onun vizyonunun mutluluk verici meyvelerini bugün İstanbullu sanatseverler ile paylaşmaya devam ediyoruz. Dileğimiz tüm dünyayla paylaşabilmek... Çalışmalarının merkezine 1999’da kurulan Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nı alan ve benim de bir dönem büyük bir mutluluk ve gururla yönetim kurulu başkanlığını yaptığım Borusan Sanat, yirminci yılına doğru ilerlerken, yaptığı işlerin niteliği düşünüldüğünde kısa diyebileceğimiz bir sürede elde ettiği başarılarla ne kadar doğru bir karar verdiğimizi gösterdi bize. Bugün Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın müzik çevrelerince Türkiye’nin en iyi senfonik topluluklarından biri, bazılarına göre ise en iyisi olarak kabul edilmesi bizim için büyük bir gurur kaynağı. İstanbul’un sanat yaşamının vazgeçilmez unsurlarından biri haline gelmesinin yanı sıra son yıllarda yapılan atılımlarla adını yurtdışında da duyurmaya başladı. Bu da onu Avrupa’nın önemli senfonik topluluklarından biri olarak görme hayalimizin gerçekleşmeye başlaması açısından bize umut veriyor. Diğer yandan, BİFO’nun içinden doğan ve ülkemizin en iyi oda müziği topluluklarından birine dönüşmeyi başaran Borusan Quartet de klasik müziğin başka bir kulvarında yaptığımız girişimin doğruluğunun somut bir örneği. Onların dinamizmi ve insanlara ulaşma becerisi, klasik müzik sevgisini yaygınlaştırma misyonumuz açısından bizim için çok önemli."