Mehmet Necati GÜNGÖR İslâm’da şirk, affedilmez günahlardan. Allah’a eş koşmak anlamındadır. Allah, kendisine eş koşanların şiddetli bir azaba uğratılacaklarını Kur’an’da çeşitli ayetlerle beyan ediyor. İlahiyatçı değilim ama, Kur’an-ı Türkçesinden birkaç defa okumuş bir Müslüman olarak şirkin ne kadar tehlikeli bir durum olduğunu iyi bilenlerdenim. Sözü “Y” kontenjanından seçilmiş olan o milletvekiline getirmek istiyorum: Demiş ki: “Sayın Cumhurbaşkanımız Allah gibidir.!” Ve ballandıra ballandıra da anlatmış: Bir yerden geliyormuş, karşılama protokolünde o da varmış. Herkesin elini sıra ile sıktıktan sonra bunun önüne geldiğinde durmuş, gülümsemiş, “oğlum, senin bıyığın terlemiyor mu?” demiş. Oğlum demesinden mi, bıyık muhabbetinden mi bilinmez, buna çok sevinmiş, nasıl da mutlu olmuş! Bir toplantıda bu olayı anlatan bir konuşma yapmış. Dağarcığında yeterli bilgi bulunmadığından olmalı, konuşması bu kadar olmuş. Ama öyle bir halt cümlesi kurmuş ki, sosyal medya günlerdir bu haltla meşgul. Tolga bey, Erdoğan’dan bahsederken, “Allah gibidir.” Lafzını kullanmış, bu laf AKP’nin muhafazakâr gövdesinde de yaralar açmış. Partinin muhafazakârları isyan halinde imiş. Biz, benzer şirk kokan ifadeleri başka partililerden de duymuştuk. Ne yazık ki, bu ifadelere başta Diyanet olmak üzere, tepki veren bir kesim olmadı. Cemaat ve tarikatların keyifleri ise yerinde. Keyiflerine dokunmadığınız sürece sesleri çıkmaz zaten. Onları da şirk ehli olarak tarif eden İslam alimleri var. Allah’ın ipini bırakıp, yarattıklarının ipine sarılmak, “yeni putperestlik modeli” olarak tanımlanıyor. Günahları başlarına olsun. Şükür ki, bu sarıklı-cübbeli taifenin hiç birisine bağlı halimiz olmadı. Bakın, “din günü”nde şirk ehli Allah’ın sorularına karşı nasıl savunma yapacaklar: Bunlar, Ahzap Suresi başta olmak üzere çeşitli ayetlerde sıralanmış. “Ey Rabbimiz, biz iktidar sahibi liderlerimize, alimlerimize ve büyüklerimize boyun eğdik. Onlar bizi Hak yoldan, İslâm’dan uzaklaştırıp, delâleti tercihimize imkân sağlayarak başımıza buyruk hale getirdiler.” “Ve dediler ki: Rabbimiz! Biz efendilerimize ve büyüklerimize itaat ettik, böylece onlar bizi yoldan saptırdılar.” Cübbeli’yi bilirsiniz, tv’lerde din adına ahkâm kesen sarıklı. Yanmaz kefen ve terliği pazarladıktan sonra şimdi de sıra Peygamberimizin saç suyunu gelmiş, onu pazarlıyor. Bir takım ahmaklar da bunun gibilere inanıyorlar. Paçalarından cehalet ve şirk akıyor. Bazılarınızın “Y Kontenjanı nedir” diye sorduklarını hissediyorum. Artık, onu da siz bulun.