Mehmet Necati GÜNGÖR Şehitlerimiz, cennet kandillerimiz. Damı akan, sıvasız ve boyasız evlerin çocukları. Evi yıkık, halısı hasır, döşeği çul olan yavrularımız. Bizim çocuklarımız yaşasın, gülsün diye canlarını bu vatanın birliği ve dirliği için feda eden canlarımız. Geride bıraktıklarının göğüslerindeki şeref madalyaları. Türk milletinin şerefli evlatları: Giresunlu Murat Şah, Ankaralı Yener Kırıkçı, Iğdırlı Erhan Çiyapul, Kırıkkaleli Şevkat Çetin. Irak sınırında hain örgütün alçakça, kahpece saldırıları sonunda şehit oldular. Mekânları cennet olsun demiyoruz. Çünkü onlar, zaten cennetin kandilleri. Orada Yüce Allah’ın nuruyla ışıldıyorlar. Yüce Yaratıcı Bakara Suresi’nin ilgili ayetlerinde bakın ne buyuruyor: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler. Rableri katında rızıklanmaktadırlar. Allah’ın lütfundan verdiği nimetle sevinçlidirler. Arkalarından kendine ulaşamayan kimselere de hiçbir korku olmayacağını üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler. Onlar, Allah’ın nimetini, keremini ve Allah’ın müminlerin ecrini zayi etmeyeceğini müjdelerler.” Onlar yaratanın huzuruna imanlarıyla gittiler. Allah uğrunda, vatan uğrunda canlarını verdiler. Yüreklerinde onları gururla taşıyan yoksul anne ve babaların, eşlerin, yavukluların, kardeşlerin iftihar madalyaları parıldıyor. Devlet, o yangın yürekleri serinletecek işler yaparak yüreğimizi ferahlandırmalı. Şehitlerimizin anne-balarına, eşlerine çocuklarına imtiyazlar tanıyarak onların acılarını hafifletmeli. Her birini ev, iş ve aş sahibi yapmalı. Şehit çocuklarının üniversitelere sınavsız girebilmelerinin yolu açılmalı. Onlara sadece üniversitelerin değil, bütün kamu hizmetlerinin yolu açılmalı. Onları yakalarındaki şeref madalyalarından tanımalıyız. Rastladığımızda ellerini öpmek isteriz. Bazı adamlar da taziye mesajları yayımlıyorlar. Bunlardan bazıları var ki, çocuklarını askere göndermemek içen ya bedelli yatırdılar, ya sakat raporu aldılar. Onları utanmaya bile davet etmiyoruz. Zira, utanmaz olduklarını biliyoruz. Allah’ın gazabı ve laneti şehitlerimize kurşun sıkanların üzerine olsun. Kırk yıldır bu milletin yüreği yanıyor, şehitlerine ağlıyor, ağıtlar yakıyor. Tek tesellimiz, cennet kandillerimizin orada Allah’ın vaadiyle ağırlanacaklarıdır. Allah’ın sonsuz rahmetiyle kuşandılar. Bu dünyada bize düşen, onların geride bıraktıklarını mutlu etmektir. Devletimizin gücü buna muktedirdir.