TBMM- CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, öğrenci affı bekleyen gençler için verdikleri kanun teklifinin, akademik yılın başında bir an evvel çıkarılmasını istedi. Gürer, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, yeni eğitim öğretim yılı ve akademik yılın başladığını anımsattı. Yükseköğrenim kurumlarında disiplin suçu nedeniyle okuldan uzaklaştırılan gençler olduğunu belirten Gürer, sayıları bini bulan bu öğrencilerin eğitimlerine devam edebilmeleri için bir kez daha af getirilmesi yönünde TBMM'ye bir kanun teklifi verdiğini söyledi. Gürer, "Öğrenci affı bekleyen gençlerimiz için verdiğimiz kanun teklifinin, akademik yılın başında, bir an evvel görüşülüp çıkarılmasını talep ediyoruz. Çünkü günümüzde öğrenim, eğitim ve sınav kazanma zorluğu öğrenciler için büyük bir sıkıntı. Disiplin suçunun yanında çeşitli nedenlerle eğitimini bırakmak zorunda kalan öğrencilerimiz var. Af konusunun ele alınarak bu gençlerimizin eğitimlerine devam etmelerini arzu ediyoruz." dedi. Gençlik ve Spor Bakanlığı verilerine göre 2018 yılı itibarıyla 403 bin öğrencinin burs aldığına dikkati çeken Gürer, öğrenim kredisi kullanarak mezun olan öğrenci sayısının ise 350 bin olduğunu dile getirdi. Son 10 yılda öğrenim kredisi kullanan 5 milyon öğrenciden 297 bininin borcunu ödeyemediğinden Hazine ve Maliye Bakanlığına bildirildiğini ifade eden Gürer, şöyle konuştu: "Mevzuata göre, üniversitede öğrenciyken kredi alarak okuyan öğrenciler okullarını bitirdikten sonra iş bulamazlarsa faizini ödemek koşuluyla 2 yıl kredi borcunu ödemiyorlar. Bu konuda da bir kanun teklifi verdik. Çünkü 2 milyona yakın üniversite mezunu genç işsiz durumda. Üniversite öğrencileri işe başlasa dahi düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Bu nedenle işe başlayan gençlerin de üç yıl boyunca Kredi Yurtlar Kurumuna olan borcunun ötelenmesini teklif ettik. En azından bu gençlerin kendini toparlama sürecinde kredi borçları ötelensin. Geçim şartları ortada. Böyle bir ötelemenin de okul sonrasında gençlere bir katkı sunacağını düşünüyoruz." Ömer Fethi Gürer, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde öğretmenlik mesleğinin taşeron sistemine dönüştüğünü öne sürdü. Öğretmenler odasına girildiğinde öğretmenlerin kadrolu, sözleşmeli, vekil, ders başı ücret alan öğretmen olarak tanımlandığını, bu ayrımcılığın bir son bulması gerektiğini kaydeden Gürer, öğretmen, hemşire, polis ve din görevlileri için 3600 ek gösterge vaadinin yerine getirilmesini de istedi.