BALAT GÜNCESİ…

Nüfus ağırlığını Roman vatandaşların oluşturduğu İstanbul’un Fatih ilçesinin tarihi Balat semti, son yılların çekim merkezleri arasında yer alıyor. Tarihi eserlerin yanı sıra, yeni açılan kafeler ve çekilen diziler semte çok sayıda yerli ve yabancı turistin gelmesini sağlıyor. Eskiden Rum ve Ermeni vatandaşların yoğun yaşadığı Balat, hayatın tüm renklerini taşıyor. Yazı dizimizin ilk konuğu, Balat’taki “Minik Kalpler, Çocuk İyilik ve Aşevi…

SULTAN YAVUZ -  Balat… Her şeyin ve herkesin bir hikâyesinin olduğu Fatih’in tarihi semti… Eskiden ağırlıklı olarak Rum ve Ermeni vatandaşların yaşadığı bölgede, şimdi ağırlıklı olarak Roman ve Kürt vatandaşlar yaşıyor. Son yıllarda açılan farklı mekânlar ve kafelerin yanı sıra, dizilerin çekilmesi bu bölgeyi çekim merkezi hâline getirmiş. Meraklıları, son dönemlerde yapılan bir dizinin çekim yerlerini görmek için de Balat’a gelirken, Balat’ın esnafı ise söz konusu diziden rahatsız. Çünkü onlara göre ergenlik çağındaki çocuklar diziye özeniyor ve artık daha fazla silah sesi duyuluyor. Semtin halkı için Balat’taki değişim bir bakıma olumlu bir gelişmeyken, bir bakıma da olumsuz. Çünkü kiraların artması, genelde yoksul olan halk için sorun teşkil edebiliyor. Balat’ta çarşaflı kadınlar, şalvarlı ve sakallı adamlarla turistler ve “hipsterler” (alternatif bir yaşam tarzı ve kültürel akım) iç içe yaşıyor. Yaşamın tüm renk ve curcunasının mevcut olduğu Balat’ta izini sürdüğümüz konular arasında; “Minik Kalpler, Çocuk İyilik ve Aşevi”, eskiden Rumların işlettiği tarihi bir şekerci dükkânı ile bir fırın ve 43 yıldır turşuculuk yapan bir esnaf yer alıyor. Yazı dizimizin ilk konuğu 68 çocuğa yardım eli uzatan bir oluşum; “Minik Kalpler, Çocuk İyilik ve Aşevi…” Rıza, “Tek derdimiz, çocuklar buraya gelsin” Balat’ta 68 çocuğa yardım eden “Minik Kalpler-Balat Çocuk İyilik ve Aşevi”nin devam etmesini sağlayan Rıza, “Soyadım bana kalsın, ismimi de söylemeyecektim çünkü buranın asıl sahibi çocuklar” diyor. Fenerbahçe’de motorlu yatları boyayarak kazandığı parayı, bu aşevini ayakta tutmak için kullanan Rıza, 68 çocuğa destek olduklarını belirtiyor. Kendisinden önce Balat’ta bu çizgiyi başlatan çiftin İzmir’e gitmelerinin ardından, bunu devam ettirme kararı alan Rıza ve eşi, mekânı ayakta tutmak için ellerinden geleni yapıyor. Eşinin günlük yemek ve çorba pişirdiğini kaydeden Rıza, bir yıl önce trafik kazasında kaybettikleri 24 yaşındaki oğullarının acısını da bu çocuklar sayesinde hafiflettiklerini belirtiyor. Rıza, “Allah bir evlat aldı, 68 tane verdi” diyerek, durumu ifade ediyor. Balatlı 68 çocuğun her sabah “Minik Kalpler ”de çorba içtiğini söyleyen Rıza, üç katlı binanın ikinci katını çocukların ders çalışabileceği ve okuyabileceği bir kütüphaneye dönüştürmüş. Üçüncü kat ise gelen konuklar için ayrılmış. Konuklardan belirli bir ücret alınmadığı gibi, mutlak surette ödeme de beklenmiyor, ancak yardım etmek isteyenler “gönüllerinden ne kopuyorsa” mekâna bağışlıyorlar. “Tek derdimiz var; çocuklar buraya gelsin” diyen Rıza, ebeveynlerin de durumu bilmelerinden ve destek olmalarından memnun olduklarını söylüyor. “Burada gördüğünüz her şey bize değil, çocuklara ait” Yardımsever insanlar sayesinde çocuklara destek olduklarını dile getiren Rıza şunları söylüyor: “İnsanlar oyuncak, defter, kitap, kalem, oyuncak ve giysi getiriyorlar. Ben hafta içi bunları topluyor, hafta sonu ise ücretsiz dağıtıyorum. İnsanlardan para pul istemiyorum. Evet, buranın kirasını, faturalarını ben ödüyorum ama geri kalan her şeyi yardım eden insanlar yapıyor. Beş yılı aşkın bir süredir bu projemiz mevcut, burada gördüğünüz her şey bize değil, çocuklara ait… O yüzden tüm gücümle bu kapıyı açık tutmak istiyorum” diyor. İhtiyaç hâlinde, insanlara duyurduklarını ifade eden Rıza, “Mesela kışın, çocuğun montu ya da ayakkabısı yok diyoruz ve güzel insanlar da destek oluyor. Geçen kış 80 mont ve 110 bot dağıttık. Bunları almaya benim gücüm yetmez, ancak Rabbim güzel insanları karşımıza çıkarıyor. Bunu hep birlikte başarıyoruz” diyor. Yaz tatili boyunca Balat’tan çıkmayan çocuklar için park etkinliği düzenlediklerini de söyleyen Rıza, bu yıl mahalledeki gençlerle birlikte çocukları parka götürdüklerini belirtiyor. Rıza, özellikle üniversitede okuyan öğrencilerin, buradaki çocuklara yardımcı olabileceklerini belirterek, “Matematik, müzik, İngilizce gibi bilgilerini bizim çocuklarımızla paylaşabilirler, bizim çocuklar öğrenmeye açıktır. Kaçmazlar, çalışırlar. Gelsin, kahvemizi içsin, çocuklara bilgilerini aktarsınlar” diyor.