Mehmet Necati GÜNGÖR Doğru Yol Partisi’nin kurucu genel başkanı Dr. Yıldırım Avcı’nın vefatını teessürle öğrendim. O meşakkatli günlerde partinin yükünü çeken bir fedakârlığı yüklenmişti. 12 Eylül darbesi ile başta Demirel olmak üzere, dönemin parti genel başkanlarının tümü Zincirbozan ve Uzunada’da mecburi ikamete tabi tutulmuşlardı. Demirel ile Ecevit Zincirbozan’a, Erbakan’la Türkeş Uzunada’ya. Demirel, eski bakanı Necmettin Cevheri’nin kullandığı kırmızı bir Mercedes otomobille yola çıktı. Arabada ayrıca parti yöneticilerinden Sadettin Bilgiç, Nahit Menteşe ve İsmet Sezgin bulunuyorlardı. Bursa’yı geçip Karacabey’e doğru giderken, önlerinde ip gibi dümdüz giden yola bakan Demirel, “bakın, bu yol doğru bir yol. Kuracağımız partinin adı Doğru Yol olsun:” dedi. Arabadaki arkadaşları da bu fikri onayladılar ve Doğru Yol Partisi’nin kurulması kararlaştırıldı. Ne var ki, Demirel’in Doğru Yol’dan önce kurdurduğu Büyük Türkiye Partisi cunta tarafından kapatılmıştı. Doğru Yol Partisinde de büyük çapta bir veto furyası başlamıştı. Yıldırım Avcı, tanınmamış bir kişiydi. Cuntayı ürkütmedi, kurucu genel başkan olarak kaldı. Avcı, sadakatle yürüttüğü görevi sonradan asıl sahibine teslim edecek, Doğru Yol Partisi gireceği bütün seçimleri kazanarak iktidar olacaktı. O dönemde ANAVATAN Partisi iktidardı ve rahmetli Özal, yasakların kaldırılmasını referanduma sundu. Referandumda kıl payı ile de olsa, eski liderlerin yasaklılık halleri kaldırıldı ve herkes kendi partisinin başına geçti. Demirel de partisini iktidara getirdikten sonra, Özal’ın vefatıyla 9. Cumhurbaşkanı olarak koltuğu devraldı. Dün, İzmir Beşikdüzü camiinde son görevimizi yaptığımız Yıldırım Avcı ise sade bir milletvekili olarak partideki görevini sürdürmüştü. Doğru Yol Partisi, Adalet Partisi’nin devamıydı. O’nun yarım bıraktığı işleri tamamlayacaktı. Nitekim, kalkınma hamlesini sürdürmeye devam etti, ülkeye yeni tesisler ve fabrikalar kazandırdı. O dönemde Türkiye ekonomik sıkıntılara düşünülmedi. Tarımda ise kendi kendine yeten 7 ülkeden biri olma kimliğini sürdürdü. Doğru Yıl Partisi, Çiller’in ve ondan sonra gelenlerin genel başkanlıklarında eridi, eridi ve siyasetin dışına düştü. Bugün, eski Sağlık Bakanı Rifat Serdaroğlu’nun sürdürdüğü “Çoban Ateşi Hareketi”, işte bu davayı yeniden ayağa kaldırmak üzere başlatıldı. Son toplantısını 21 Eylül’de Afyon’da yapacak. Bu toplantıda partileşme kararının alınması bekleniyor. Partinin başına genç ve dinamik bir genel başkanın getirileceği sayın Serdaroğlu tarafından ifade edildi. Türk Siyasi hareketi, merkez sağın bıraktığı boşluğu dolduracak yeni bir hamleyi Çoban Ateşi hareketinden bekliyor. Başarılı olmasını diliyoruz.