Birsen GÜRDİL   Yıllar önce dondurmanın adı bile bilinmezdi. İlerleyen zaman içinde yaz sıcaklığına bir çeşni vermek için yüksek dağların güneş görmeyen yörelerindeki karlar toplanır, pekmez gibi doğal tadımlar karıştırılarak parası bol müşteriye pazarlanırdı. Yıllar içinde dondurma da zamana uyarak buz dolu fıçılarda bakır kapların devamlı çevrilmesi ile soğutulan süt-salep karışımı tat daha sonraları makinelerde ve hijyenik şekilde hazırlanması ile yaz atıştırmalığı olmaktan çıkmış, dört mevsimin doyumsuz tadı olarak dünyanın dört bir tarafında satılır hale gelmiştir. Günümüzde ise dört mevsim tadına doyamadığımız dondurmanın envai çeşidi yapılmakta, teknolojinin imkânları içinde satış reyonlarında ve de evlerindeki buzdolaplarında uzun süre hatta birkaç yıl saklamak mümkün hale gelmiştir. Bugün pek çok dünya çapında tanınan dondurma firmalarının her derde deva olarak tanıttıkları dondurma tadıyla, kokusuyla başlı başına bir mutluluk kaynağı olmakla kalmayıp, başta çocuklar ve özellikle yaşlıların dört mevsim mutlaka tüketmeleri önerilmektedir. Zengin içeriğiyle aynı zamanda besleyici özelliğe de sahip dondurma da protein ve karbonhidratın yanı sıra A.C.E.D ve B vitaminleriyle kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum, potasyum, Demir ve Çinko gibi insan sağlığı için elzem minareler bulunmaktadır. 100 gram sütlü dondurmada ortalama 148 mg kalsiyum, 119 mg fosfor, 63 mg sodyum, 181 mg magnezyum, 0,1 mg demir, 440 A vitamini, 0,21 mg E vitamini, 0,21 mg B2 vitamini ile 0,1 mg Niacin bulunmaktadır. Kilo sorunu olmayan başta çocuklar olmak üzere tüm insanlar özellikle de yaşlıların dondurma yemeleri gerekmektedir. Bu nedenle çocukların her mevsim haftada 3-4 kilo dondurma tüketmeleri gelişmeleri bakımından tavsiye edilen miktardır. Beslenme ve diyet uzmanları, 3 top dondurma da bir meyve, bir dilim ekmek ve bir bardak süte eşit gıda birikimi bulunduğunu ileri sürmektedirler. Günümüzde ünlü firmaların piyasaya sürdükleri dondurma çeşitleri hijyenik koşullar da üretildikleri için yenmesinde hiçbir sakınca görülmemektedir. Türk Gıda Kodeksi uyarınca korucu içermeyen bu gıda maddeleri evlerde buzdolaplarında veya daha yüksek soğutucu cihazlarda saklanarak uzun süre marketlerde ve meskenlerde kullanıma hazır bekletilmektedir. Şayet hijyenik tedbirler alınmamışsa salmonella denilen bir bakterinin tifo, para tifo, dizanteri gibi rahatsızlıklara ve zehirlenmelere sebep olduğu da bilinmektedir. Günümüzde dondurma üretiminde devrim niteliğinde gelişmiş yenilikler yapılmıştır. Tük gıda ve lezzet dünyası bugün mevcut hamur tatlılarının dondurma ile birleşimi sayesinde baklavalı, şekerpareli, daha doğrusu hamur tatlılarının tümü, meyve çeşitleri, ayva, kabak, vişne, çilek, dut, şeftali, kayısı, kavun hatta aşure ve güllaç dahil insan damak tadına hangi meyve hitap ediyorsa o meyvelerden oluşan dondurmalar artık günlük hayatımızın vazgeçilmezi olmuştur. En çok kullanılan dondurma çeşitleri ise çikolata, vanilya, karadut ve böğürtlen karışımı üretilen dondurmalardır. Bir zamanlar yaz tatlısı olarak görülen dondurma bugün her mevsim, tek başına ya da tatlılar ve çeşitli meyve parçacıkları ve suları eklenerek yenilebilecek bir lezzet haline gelmiştir. Dondurmanın taşıdığı pek çok mineraller ve besinler, vitaminler sayesinde yediden yetmişe kadar tüm insanların tadına doyum olmayan bu tatlıyı yemelerinde fayda vardır. Hamile kadınların özellikle bu dönemlerinde dondurma yemelerinin de önemli olduğu da uzmanlarca belirtilmektedir. Doyumsuz lezzetin boğaz ağrısına sebep olduğu söylentileri de gerçeği yansıtmamaktadır. Zira 37 derce olan ağız sıcaklığımıza aldığımız bu soğuk gıdayı hemen eritmektedir. Boğazımızdan geçerken soğukluğunu kaybetmiş olmaktadır. Gül, kavun, çilek, vişne, karpuz, muz gibi kokulu meyve özleri ile ceviz, fıstık, fındık, badem ve benzeri kuru meyvelerle karıştırılan sütün ürünü olan dondurma ilk önceleri yüksek dağ yamaçlarında hayvan sürücülüğü ve bakımını yapan çobanların kartoplarına pekmez ve benzeri tatlandırıcılar dökmeleri ile başlamışsa da iş bilenler bu alışkanlığı şehirlere taşımışlardır. Durmadan değişime uğrayan dondurma bugünün gelişmiş teknolojisi ile birleşerek yaz-kış yenilebilecek bir gıda maddesi olarak günlük hayatımızda yerini almıştır.