ANKARA - Ne kadar sağlıklı beslenirsek beslenelim, sağlıklı ve uzun bir yaşam için hareket etmek olmazsa olmaz gereksinimlerden biri! Buna karşın modern çağın yol açtığı hareketsizlik evden işe hatta sosyal yaşantımıza sirayet ederek sağlıklı bir yaşam tarzından pek çoğumuzu hızla uzaklaştırıyor. Günlük hayatın bitmez yoğunluğu da çoğu kez egzersiz yapacak hal bırakmıyor! Acıbadem Fulya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Spor Hekimi Prof. Dr. Tolga Aydoğ hareketsizliğin kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümleri artırdığının bilimsel olarak 1950’li yılların başında ortaya konulduğunu belirterek “O günden bu yana giderek artan veriler, hareket etmenin sağlığımızı korumada; kalp damar hastalığı, yüksek tansiyon, diyabet ve osteoporoz gibi hastalıkların tedavisinde önemli bir ilaç olduğunu göstermektedir. Egzersiz sağlığımıza katkılarıyla daha sağlıklı yaşlanmamızı, ruh sağlığımızın korunmasını sağlar ve sosyal gelişimimize katkı yapar. Egzersiz, hareket ve spor olmadan bizim ve özellikle çocuklarımızın, torunlarımızın sağlığının koruması mümkün değil gibi görünmektedir” diyor. Buna karşın toplumumuzda egzersizle ilgili bazı yanlış inanışlar fayda yerine zarara neden olabiliyor. Prof. Dr. Tolga Aydoğ, egzersizle (düzenli fiziksel aktivite) ilgili doğru bilinen 7 yanlışı anlattı, işyerinde basit egzersiz yöntemleri önerdi… Düşük şiddetli egzersizler daha az yararlı: YANLIŞ! Pek çok kişi, yürüme ve bahçe işleri gibi düşük şiddetli egzersizlerin vücut için daha az yararlı olduğunu düşünerek önemsemeyebiliyorlar. Oysa düşük şiddetli egzersizler – her gün olabildiğince çok bahçe işleriyle ilgilenmek veya haftanın 5 günü yarım saat düzenli ve tempolu yürümek ya da haftanın 3 günü 20’şer dakika koşmak- genel sağlığı koruma da ve bir çok kronik hastalıklarla ilgili riskleri azaltmada ve yaşam süresini uzatmada ideal. Egzersizde ne kadar yorulursanız o kadar faydalı: YANLIŞ! Antrenman sonrası yorgunluk hissedilmiyorsa egzersizin şiddetinin artırılması gerektiği düşüncesi doğru değil. ‘Ağrı yoksa gelişim yok’ öngörüsü kas iskelet sistemi ve kardiak sorunlara neden olabilecek bir görüş. Yapılan bilimsel çalışmalar, ağrıyı göz önüne almadan ciddi yüklenmelerin aşırı kullanım yaralanmalarına zemin hazırladığını ve birçok sağlık sorununu artırabildiğini ortaya koyuyor. Egzersizler ile beklenen sağlık ve fiziksel gelişme elde edilemiyorsa, hekimin onayının olması şartıyla yüklenme şiddeti, süresinive tipini artırmak, değiştirmek iyi olabilir. Kilolu kişilerin egzersizle kalplerini zorlaması tavsiye edilmez: YANLIŞ! Kilolu olmak egzersiz yaparken kas iskelet ve kalp sorunu çıkma ihtimalini artırır ancak genel sağlığı uygun olan kişilerde, gerekli sağlık kontrollerinin yapılması şartı ile çok şiddetli egzersizlerin bile yapılması mümkün. Ama kilolu olmanın bir çok ek sağlık sorunu yaratabildiğini de unutmamak gerekir. Öte yandan, egzersiz yapmayan normal kilolu bir kişinin kalp hastalığından ölme riskinin, egzersiz yapan şişman birinden daha çok olduğunu unutmamak gerekir. Mekik karın yağlarını eritiyor: YANLIŞ! Karın yağlarını eritmek için özel karın egzersizleri yapmak, örneğin mekik çekmek, sanılanın aksine çok etkili olmuyor. Doğrusu hiçbir egzersiz lokalize yağları eritmek için özel etkiye sahip değil. Ancak vücudumuzda genel yağımızın azalması istenen bölgedeki yağları azaltabilir. Buna karşın karın bölgesine yapılacak mekik gibi egzersizler, karın kaslarımızın belirgin görünür hale gelmesini sağlayabiliyor. Yaşın artması ile metabolizma yavaşlar: YANLIŞ! Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı; Spor Hekimi Prof. Dr. Tolga Aydoğ “Bu söylem kısmen doğru ama metabolizmayı yavaşlatan en önemli unsur aslında yaşın artmasına bağlı olarak kişinin fiziksel aktivitesinin ve bunun sonucunda da kas kütlesinin azalmasıdır. Dolayısı ile yaşı bir kenara koyup hareketliliği, özellikle kuvvet egzersizleri ile kas kuvvetini artırmak; bir taraftan yaşlanmaya karşı durmaya, diğer taraftan metabolizmayı artırmaya olanak sağlar” diyor.