Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AB ülkeleri, sayısı onlarla ifade edilecek mülteci kotalarında dahi anlaşamazken, Türkiye 4 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapıyor." dedi

ANKARA - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Jahorina Termag Otel'de düzenlenen Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Zirve oturumunda konuştu. Zirve toplantısı vesilesiyle Saraybosna'da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirten Erdoğan, Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Dönem Başkanlığını yürüten Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Milorad Dodik ile Konsey üyeleri Şefik Caferoviç ve Zeljko Komşiç'e misafirperverliklerinden dolayı teşekkürlerini iletti. Dönem başkanlığını başarılı şekilde yürüten Bosna Hersek'i tebrik eden Erdoğan, "Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci'nin başarısı, sadece ülkelerimizin değil, Avrupa kıtasının da huzuru, istikrarı ve refahı için mühimdir." diye konuştu. "Türkiye 4 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapıyor" Erdoğan, sürecin aynı zamanda Balkan ülkelerinin Avrupa-Atlantik kurumlarıyla entegrasyonuna da kritik katkılarda bulunduğunu kaydetti. Türkiye'nin Balkanların Avrupa Atlantik kurumlarına entegrasyonuna daima güçlü destek verdiğini ve vermeyi de sürdüreceğini aktaran Erdoğan, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk ile katılım müzakerelerine dair Avrupa Birliği'nin alacağı kararların, tüm bölgenin geleceğini etkileyeceğini, Birliğin bu süreçleri, taahhütlerine aykırı şekilde yürütmesinin, bölgenin barış ve istikrarına olduğu gibi kendi inandırıcılığına da zarar vereceğini söyledi. Son dönemde Avrupa Birliği'nin genişleme siyasetinin kimi dar görüşlü popülist çevrelerce esir alındığını gördüklerini vurgulayan Erdoğan, "Kıta genelinde yükselen ayrımcı ve dışlayıcı akımlar sadece Avrupa'nın iç barışını değil geleceğini ve umut olma potansiyelini de tehdit ediyor. Avrupa liderlerinin vizyoner bir şekilde hareket edeceklerine, Balkanların Avrupa ile bütünleşmesi idealine sahip çıkacağına inanıyoruz." dedi. Sürecin kurucularından Türkiye'nin 2020-2021 dönem başkanlığını üstlenmesi konusunda fikir birliği sağlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, "Ülkemize inanan, bize güvenen tüm dostlarımıza şahsım, milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum." ifadesini kullandı. İslam İşbirliği Teşkilatı ve G20 dönem başkanlıkları gibi Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci'nin dönem başkanlığını da başarıyla icra edeceklerini vurgulayan Erdoğan, dönem başkanlıkları sırasında bölgesel sahiplenmeyi ve kapsayıcılığı güçlendirmek için gayret göstereceklerini bildirdi. Erdoğan, göç, insan kaynağı kalitesinin artırılması, bölge içi ulaşım bağlantılarının yaygınlaştırılması gibi meselelere yoğunlaşacaklarını söyledi. Son birkaç yıldır bölgede çok ciddi insan hareketliliğinin yaşandığına işaret eden Erdoğan, "Suriye, Irak, Afganistan ve Kuzey Afrika kaynaklı yoğun bir düzensiz göç baskısıyla karşı karşıyayız. Avrupa Birliği ülkeleri sayıları onlarla ifade edilecek mülteci kotalarında dahi anlaşamazken Türkiye hali hazırda 3,6 milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Birleşmiş Milletler hesaplamalarına göre bugüne kadar yalnızca Suriyeli sığınmacılar için 37 milyar doları aşan harcama yaptık . Ülkemiz bu kapsamda son iki yıldır insani kalkınma yardımlarında milli gelirine oranla dünyada ilk sırada yer aldı." diye konuştu. "Avrupa'ya düzensiz geçiş sayılarını yüzde 99 oranında azalttık" Türkiye'nin düzensiz göçle mücadele konusunda da her türlü tedbiri Ege Denizi başta olmak üzere her alanda hayata geçirdiğini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "2005-2017 döneminde ülkemizde yakalanan düzensiz göçmen sayısı 1 milyon kişiyi aşmıştır. Yine aldığımız tedbirler sayesinde Ege'de yaşanan insani trajedilerin çok büyük oranda önüne geçtik ve Avrupa'ya düzensiz geçiş sayılarını yüzde 99 oranında azalttık. Böylece başta Balkan ülkeleri olmak üzere Avrupa kıtasının tamamının güvenliğine paha biçilemez katkı sağladık. Ancak bu zorlu süreçte Avrupalı dostlarımızdan beklediğimiz desteği ve insani tavrı göremedik. Üzülerek belirtmek isterim ki Türkiye gibi Suriye'ye komşu ülkeler ile Balkanlar gibi transit bölgeler düzensiz göç akınının tüm yükünü taşımak zorunda bırakılmıştır. Suriyeli mülteciler için harcanmak üzere ülkemize verilen katkı taahhütleri yerine getirilmemiştir. Avrupa Birliği'nin tam 6 milyar avroluk taahhüdünden şimdiye kadar sadece 2,5 milyar avrosu serbest bırakılmıştır."