"Türkiye'de Mutluluk" araştırma sonuçlarına göre, Türk halkının yarısı kendini mutlu hissederken, mutluluğun formülünü "Genç, evli, çocuklu ve iş sahibi olmak" olarak açıklıyor

İSTANBUL - Türk halkı mutluluğu "Genç, evli, çocuklu ve iş sahibi" olmaya bağlıyor. Halkın yarısının kendini mutlu hissettiği Türkiye'de, gençlerde "aşk", kadınlarda "sağlık", erkeklerde "iş ve para" daha fazla ön plana çıkıyor. CURIOCITY Araştırma ve Danışmanlık Şirketinin "Türkiye'de Mutluluk" araştırma sonuçlarına göre, Türk halkının yarısı kendini mutlu hissederken, mutluluk formülünü "Genç, evli, çocuklu ve iş sahibi olmak." olarak açıklıyor. Yaş ilerledikçe mutluluk için "sağlık" öne çıkarken, Türkiye'de erkekler kadınlara göre daha mutsuz olduğunu söylüyor. Türk insanı genç yaşlarda mutluluğu aşka bağlarken, 35 yaşından sonra ise mutluluğun aşkla bağlantısı neredeyse kalmıyor. Erkekler ve gençler para eksikliğini daha fazla hissederken, mutluluğun kaynağının sağlık olduğunu düşünen kadınların oranı erkeklere göre daha yüksek seviyede bulunuyor. En mutlu, 25-39 yaş arasındakiler "Türkiye'de Mutluluk" araştırma sonuçlarına göre, halkın yarısı kendini "mutlu" hissederken, yüzde 40'ı "ne mutlu ne mutsuz bir hayatım var." diyor. Yüzde 9'luk kesim "mutsuz" olduğunu ifade ederken, yaş ilerledikçe "mutluluğun temelinde sağlık vardır." diyenlerin oranı yüzde 70'lere kadar çıkıyor. 15 yaş üstü bin 500 kişiyle yapılan araştırma, kadınlar ve erkeklerin neredeyse eşit derecede mutlu hissettiğini gösterirken, erkekler arasında mutsuzluk kadınlara göre 2 puan fazla seviyede bulunuyor. 18-19 yaşındaki gençler arasında kendisini mutsuz olarak tanımlayanlar yüzde 12'de kalırken "ne mutlu ne de mutsuz" tanımlayanlar 20-24 yaş arası gençlerde yüzde 46 olarak öne çıkıyor. Mutlu olduğunu söyleyenlerin en yüksek olduğu yaş aralığı ise yüzde 55 ile 25-39 arası. Evli ve çocuk sahibi olanlar arasında "mutluyum" diyenler yüzde 56 Araştırma, evli ve çocuk sahibi olmanın da insanlara kendini mutlu hissettirdiğini gösteriyor. Evli ve çocuk sahibi olanlar arasında "mutluyum" diyenler yüzde 56'ya ulaşırken, bu oran çocuk yok ise yüzde 50'de kalıyor, bekarlarda ise mutluluk oranı yüzde 46'ya geriliyor. İş sahibi olanlar arasında "mutluyum" diyenlerin oranı yüzde 52'ye çıkıyor, çalışmayanlar arasında "ne mutluyum ne mutsuzum" diyenler yüzde 44 seviyesinde bulunuyor. Büyük şehirlerde yaşayanlar daha mutsuz Büyük şehirlerde yaşayanların daha mutsuz olduğunu gösteren araştırmada, mutlu olduğunu söyleyenler İstanbul'da yüzde 44, İzmir'de yüzde 40 ve Ankara'da yüzde 35'e geriliyor. Araştırmaya göre kadınlar yüzde 55'lik bir yüzdeyle sağlığın mutluluğun temeli olduğuna erkeklerden daha fazla inanıyor. Erkekler ise önce sağlık deseler de "iş var ise mutluyum" tanımında kadınlardan yüzde 7 ile daha önde bulunuyor. "Sağlık mutluluğun kaynağı" tanımı 15-19 yaş grubunda yüzde 35 seviyesindeyken, 20-29 yaş arasında yüzde 43'e yükseliyor. 30-44 yaş grubunda bu oran yüzde 60'a ilerlerken, 50-55 yaş grubunda yüzde 70'e çıkıyor. Evli ve çocuk sahibi olunca, sağlığı mutluluğun nedeni görenler yüzde 63'e ulaşırken, orta alt ve alt sınıflarda mutluluğu sağlıkla tanımlayanlar yüzde 65'e yükseliyor. "35 yaşından sonra aşkın mutluluk içindeki payı yüzde 5" 18-19 yaşlarında mutluluğun nedeni olarak aşk diyenler yüzde 20 olurken, yaş 34'e yükseldikçe bu oran yüzde 15'e geriliyor. 35 yaşından itibaren ise aşkın mutluluk tanımı içindeki payı yüzde 5'te kalıyor.  İş, en fazla 40-44 yaş grubunda mutluluğu etkileyici bir faktör halini alırken, bunu söyleyenlerin oranı yüzde 10'a ulaşıyor. Araştırmaya katılanların sadece yüzde 15'i "hayatımda her şey tamam" derken, para ve başarı, 15-19 yaşlarındaki gençler için mutluluğa kavuşmada önemli. 15-17 yaş grubunda yüzde 25, 18-19 grubunda yüzde 20'lik bir kesim için para da başarı da aynı oranda mutluluk kaynağı olurken, beş kişiden ikisi en fazla paranın eksikliğini hissettiğini söylüyor. Erkeklerde yüzde 41 ve 18-19 gençler arasında yüzde 44 ile paranın eksikliği daha fazla hissediliyor.