Sanatçılar, birikimlerini genç kuşakla paylaşıyor
HABER VE FOTOĞRAFLAR NAZ AKMAN (ANKARA) - Eski milletvekili, Türkiye Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Yönetim kurulu eski başkanı ve TRT sanatçısı Faruk Demir, Cinnah Caddesi’ne açtığı müzik akademisi ile genç yetenekleri konservatuara hazırlıyor. Enstrüman ağırlıklı eğitimlerin verileceği akademide, özel ders ve grup dersleri de alınabilecek.
Kanal B Kültür ve Sanat Koordinatörü Faruk Demir, Türkiye’nin önemli sanatçıları ile Ankara’da müzik akademisi kurdu. İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuarı Şan Bölümü mezunu Faruk Demir, 1986 yılında TRT’de ses sanatçısı ve Türk Halk Müziği dalında program danışmanlığı ve sunuculuğu yapmıştı. 1996 yılında milletvekilliği görevini de üstlenen Demir, 2004 yılında emekli olduktan sonra Türkiye Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Yönetim kurulu başkanlığı da yaptı. Halen Kanal B televizyonunda kültür sanat koordinatörlüğü yapan Demir, sanat alanındaki çalışmalarına devam ederek, yaklaşık iki hafta önce kurdukları müzik akademisi hakkında 24 Saat Gazetesi’ne konuştu.
“Ankara’nın müzik akademilerine ihtiyacı var”
Türkiye’nin önemli sanatçılarından oluşan eğitmenler akademide, şan, gitar, piyano, bağlama, keman, bateri gibi pek çok enstrüman ve repertuar alanlarında dersler verecek. 5 derslikten oluşan akademide özellikle konservatuara hazırlanacak olan genç yetenekler özel derslerin yanı sıra geleneksel müzik, sanat müziği veya halk müziği gibi ilgili alanlarda koro çalışmalarına da katılabilecek. Akademide Pazartesi günleri repertuar uygulama dersleri verecek olan Demir, Türkiye’nin önemli konservatuar fakültelerinin ve sanatçılarının bulunduğu Ankara’nın bu tarz müzik akademilerine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Akademide ağırlıklı olarak sanat kurulundaki üyelerin ve konservatuar alanındaki sanatçıların eğitim verdiğini söyleyen Demir, “Müzik alanında önemli başarılara imza atmış sanatçılarla birikimimizi genç kuşaklarla paylaşmak istedik. Ankara’nın bu tarz akademilere ihtiyacı var. Henüz konservatuarda öğrenciyken de bir müzik atölyem vardı, yine bu tarz eğitimler veriyordum. Ticari bir amaç gütmeden sanat çalışmalarımızı yürütmek istedik” dedi.
Bilim, sanat, kültür gibi pek çok alanda değerlerimizi kaybetmeden Batıyla entegre olmamız gerektiğinin altını çizen Demir, “Türkiye batı ve doğu kültürü arasında yer alıyor. Batıyla bir entegrasyonumuz var. Batılılaşmak dediğimiz şeyi yapmaya çalışırken kendi öz değerlerimizi yitiriyoruz. Yozlaşmadan, Batının gelişmelerini takip ederek, evrensel bir takım değerleri kazanabiliriz. Bizler zaman zaman bilim, sanat gibi alanlarda bu dönüşümü yaşarken kendi değerlerimizi göz ardı ediyoruz. Oysa evrensel kültür yaratmak gerekiyor. Akademi olarak da en önemli hedefimiz bu. Öğrencilerimize bu vizyonu aşılayarak doğru entegrasyonla evrensel çocuklar yetiştirmek istiyoruz” diye konuştu.
İmkanı olmayan yetenekli ve hevesli çocuklara yardımcı olduklarını ifade eden Demir, özellikle ailelere seslenerek, çocuklarını kaliteli ve doğru kurslara yönlendirmeleri gerektiğini belirtti. Demir şöyle konuştu:
“Sanat ve spor ile evrensel çocuklar yetiştirmeliyiz”
“Orta düzey memur bir ailenin çocuğu rahatlıkla buraya gelerek, eğitim alabilir. Bir aylık özel ders eğitim ücretimiz yaklaşık 250 TL. Yetenekli ancak imkanı olmayan çocuklara da elimizden geldiğince ücretsiz ders vererek, yardımcı olmak isteriz. Ailelerden bir ricamız var. Çocuklarımız yarına bıraktığımız, topluma kazandırabileceğimiz en iyi yatırımlarımız. Dolayısıyla doğru, kaliteli, etkili yönlendirmelerle bu çocuklarımıza artı değer kazandırmalıyız. Çocuklara yetenekleri doğrultusunda sanat, spor gibi evrensel dallara yönlendirmeliyiz. Ne kadar donanımlı yetiştirirsek o kadar başarılı oluruz. Çocuklar, iş sahibi olmaya çalışırken kendilerini Türkiye sınırlarıyla hapsetmemeliler. Hollanda, Almanya, İngiltere, Amerika gibi pek çok ülkeye de iş başvurusu yapabilecek düzeyde olmalılar. Çünkü dünya gelişiyor, bilgi her geçen gün şekil değiştiriyor aynı şekilde istekler taleplerde dönüşüyor. Sanat ve spor evrensel olan iki daldır. Bu alanlarla ilintisi olmayanlar hiçbir şekilde gelişemezler. Millileşmenin haricinden bu evrensel dilleri kodları da bilmemiz gerekiyor. Aileler çocuklarını buraya getirip, öz varlıklarından koparmadan kişiliğine bir şey daha katarak dünya piyasasında rekabet edecek hale getirmeli. Ailelere sesleniyorum, çocuklarınızı istikbali olan yerlerde kaliteli eğitimlerle yetiştirmeye çalışın.
Faruk Demir Müzik Akademisi’nde, derslerin yanı sıra ayrıca bilim, edebiyat, sanat gibi alanlarda çeşitli toplantılar, seminerler, söyleşiler de düzenlenecek. Akademide Ahmet Özgül, Emin Sancak, Caner Yiğiter, Döndü Dulkadiroğulları, Halil İbrahim Gedikoğlu gibi sanatçılar eğitim veriyor.
Demir: Arif Sağ, köy derneğini mahalle birliği gibi yönetiyor
Türkiye Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Yönetim kurulu eski başkanı Faruk Demir, birlik ve istifa eden beş yönetim kurulu üyelerine ilişkin açıklama yaptı.
Orhan Gencebay’ın MESAM başkanlığından istifa etmesinin ardından Fuat Güner, Recep Ergül, Ahmet Selçuk İlkan ve Suat Suna’nın yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmesine ilişkin konuşan eski başkan Faruk Demir, “istifa eden arkadaşlarımızın mutlaka haklı gerekçeleri vardır. Arif Sağ, köy derneğini mahalle birliği gibi yönetiyor” değerlendirmesinde bulundu.
6 KİŞİYİ BULANIN DEDİĞİ OLUYOR
2011 yılında MESAM’ın Yönetim Kurulu üyelerinin “güvensizlik oyu”yla kendisini koltuğundan ederek, yerine Arif Sağ’ı getirdiklerini hatırlatan Demir, “MESAM tarihinde bir ilki yaşadık. Arif Sağ, benim yönetim kurulu üyemdi. Yıllar önce yine aynı şekilde istifa eden arkadaşlarımızın da dile getirdiği gibi 6 kişiyi bulur bulmaz, benim güven oylamamı isteyerek, başkanlığımı düşürmüştü. Sadece bununla yetinmeyip bir de ihracımı talep etmişlerdi. Ancak genel kurul ihracımı reddetmişti. Bu da Arif Sağ için büyük bir züldü. Üyeliğimin devamına karar verilmesine rağmen son genel kurulda yedek üye olduğum halde kurula çağırılmadım. Üye olmadığım iddiasında bulunuldu. Üzülerek söylüyorum 35 yıllık ve 9 binin üzerinde üyenin bağlı bulunduğu bu birlik maalesef iyi yönetilemiyor” diye konuştu.
İstifa eden yönetim kurulu üyelerinin telif hakları için mücadele verdiğini savunan Demir, “MESAM bir çıkmazın içinde. Bu birlikten telif hakkı bekleyen besteci ve söz yazarları hiçbir ilerleme kaydedemedi. Yönetim kurulu adeta ikiye bölündü diyebiliriz. MESAM telif haklarına ilişkin mücadele vereceğine ‘burayı ben yöneteceğim’ kavgasına girdi. Maalesef bu koltuk kavgasına Arif Sağ öncülük etti” dedi.
ARİF SAĞ’DAN HESAP SORULMALI
MESAM üyelerinin, birliğin amacına uygun yönetebilecek bir kurul tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade eden Demir, Orhan Gencebay ve Arif Sağ arasındaki çatışmanın ideolojik kaynaklı yansıtıldığına da değinerek, “Perde arkasında yani satır aralarında ideolojik bir ayrışma varmış gibi yansıtılıyor ancak Orhan Gencebay tartışmaya ilişkin, ‘dostluğumuz Arif Sağ’ın saçma sapan şahsıma hakaret eden saygısız ve gerçek dışı bilgilerinden dolayı bitmiştir’ dedi. Lanse edildiği gibi ideolojik bir durum yok. Görevini doğru yapan ya da yapmayan var. Şikayetçi olunan taraf maalesef görevini yapamıyor. Arif Sağ MESAM başkanlığı yaptığından beri birliği nereden nereye götürdü diye bir hesap sorulmalı. Tüm bunların yargı önünde hesabı verilecek. Adalet yerini bulacak” şeklinde konuştu.
“Ankara’nın müzik akademilerine ihtiyacı var”
Türkiye’nin önemli sanatçılarından oluşan eğitmenler akademide, şan, gitar, piyano, bağlama, keman, bateri gibi pek çok enstrüman ve repertuar alanlarında dersler verecek. 5 derslikten oluşan akademide özellikle konservatuara hazırlanacak olan genç yetenekler özel derslerin yanı sıra geleneksel müzik, sanat müziği veya halk müziği gibi ilgili alanlarda koro çalışmalarına da katılabilecek. Akademide Pazartesi günleri repertuar uygulama dersleri verecek olan Demir, Türkiye’nin önemli konservatuar fakültelerinin ve sanatçılarının bulunduğu Ankara’nın bu tarz müzik akademilerine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Akademide ağırlıklı olarak sanat kurulundaki üyelerin ve konservatuar alanındaki sanatçıların eğitim verdiğini söyleyen Demir, “Müzik alanında önemli başarılara imza atmış sanatçılarla birikimimizi genç kuşaklarla paylaşmak istedik. Ankara’nın bu tarz akademilere ihtiyacı var. Henüz konservatuarda öğrenciyken de bir müzik atölyem vardı, yine bu tarz eğitimler veriyordum. Ticari bir amaç gütmeden sanat çalışmalarımızı yürütmek istedik” dedi.
Bilim, sanat, kültür gibi pek çok alanda değerlerimizi kaybetmeden Batıyla entegre olmamız gerektiğinin altını çizen Demir, “Türkiye batı ve doğu kültürü arasında yer alıyor. Batıyla bir entegrasyonumuz var. Batılılaşmak dediğimiz şeyi yapmaya çalışırken kendi öz değerlerimizi yitiriyoruz. Yozlaşmadan, Batının gelişmelerini takip ederek, evrensel bir takım değerleri kazanabiliriz. Bizler zaman zaman bilim, sanat gibi alanlarda bu dönüşümü yaşarken kendi değerlerimizi göz ardı ediyoruz. Oysa evrensel kültür yaratmak gerekiyor. Akademi olarak da en önemli hedefimiz bu. Öğrencilerimize bu vizyonu aşılayarak doğru entegrasyonla evrensel çocuklar yetiştirmek istiyoruz” diye konuştu.
İmkanı olmayan yetenekli ve hevesli çocuklara yardımcı olduklarını ifade eden Demir, özellikle ailelere seslenerek, çocuklarını kaliteli ve doğru kurslara yönlendirmeleri gerektiğini belirtti. Demir şöyle konuştu:
“Sanat ve spor ile evrensel çocuklar yetiştirmeliyiz”
“Orta düzey memur bir ailenin çocuğu rahatlıkla buraya gelerek, eğitim alabilir. Bir aylık özel ders eğitim ücretimiz yaklaşık 250 TL. Yetenekli ancak imkanı olmayan çocuklara da elimizden geldiğince ücretsiz ders vererek, yardımcı olmak isteriz. Ailelerden bir ricamız var. Çocuklarımız yarına bıraktığımız, topluma kazandırabileceğimiz en iyi yatırımlarımız. Dolayısıyla doğru, kaliteli, etkili yönlendirmelerle bu çocuklarımıza artı değer kazandırmalıyız. Çocuklara yetenekleri doğrultusunda sanat, spor gibi evrensel dallara yönlendirmeliyiz. Ne kadar donanımlı yetiştirirsek o kadar başarılı oluruz. Çocuklar, iş sahibi olmaya çalışırken kendilerini Türkiye sınırlarıyla hapsetmemeliler. Hollanda, Almanya, İngiltere, Amerika gibi pek çok ülkeye de iş başvurusu yapabilecek düzeyde olmalılar. Çünkü dünya gelişiyor, bilgi her geçen gün şekil değiştiriyor aynı şekilde istekler taleplerde dönüşüyor. Sanat ve spor evrensel olan iki daldır. Bu alanlarla ilintisi olmayanlar hiçbir şekilde gelişemezler. Millileşmenin haricinden bu evrensel dilleri kodları da bilmemiz gerekiyor. Aileler çocuklarını buraya getirip, öz varlıklarından koparmadan kişiliğine bir şey daha katarak dünya piyasasında rekabet edecek hale getirmeli. Ailelere sesleniyorum, çocuklarınızı istikbali olan yerlerde kaliteli eğitimlerle yetiştirmeye çalışın.
Faruk Demir Müzik Akademisi’nde, derslerin yanı sıra ayrıca bilim, edebiyat, sanat gibi alanlarda çeşitli toplantılar, seminerler, söyleşiler de düzenlenecek. Akademide Ahmet Özgül, Emin Sancak, Caner Yiğiter, Döndü Dulkadiroğulları, Halil İbrahim Gedikoğlu gibi sanatçılar eğitim veriyor.
Türkiye Musiki Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Yönetim kurulu eski başkanı Faruk Demir, birlik ve istifa eden beş yönetim kurulu üyelerine ilişkin açıklama yaptı.
Orhan Gencebay’ın MESAM başkanlığından istifa etmesinin ardından Fuat Güner, Recep Ergül, Ahmet Selçuk İlkan ve Suat Suna’nın yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmesine ilişkin konuşan eski başkan Faruk Demir, “istifa eden arkadaşlarımızın mutlaka haklı gerekçeleri vardır. Arif Sağ, köy derneğini mahalle birliği gibi yönetiyor” değerlendirmesinde bulundu.
6 KİŞİYİ BULANIN DEDİĞİ OLUYOR
2011 yılında MESAM’ın Yönetim Kurulu üyelerinin “güvensizlik oyu”yla kendisini koltuğundan ederek, yerine Arif Sağ’ı getirdiklerini hatırlatan Demir, “MESAM tarihinde bir ilki yaşadık. Arif Sağ, benim yönetim kurulu üyemdi. Yıllar önce yine aynı şekilde istifa eden arkadaşlarımızın da dile getirdiği gibi 6 kişiyi bulur bulmaz, benim güven oylamamı isteyerek, başkanlığımı düşürmüştü. Sadece bununla yetinmeyip bir de ihracımı talep etmişlerdi. Ancak genel kurul ihracımı reddetmişti. Bu da Arif Sağ için büyük bir züldü. Üyeliğimin devamına karar verilmesine rağmen son genel kurulda yedek üye olduğum halde kurula çağırılmadım. Üye olmadığım iddiasında bulunuldu. Üzülerek söylüyorum 35 yıllık ve 9 binin üzerinde üyenin bağlı bulunduğu bu birlik maalesef iyi yönetilemiyor” diye konuştu.
İstifa eden yönetim kurulu üyelerinin telif hakları için mücadele verdiğini savunan Demir, “MESAM bir çıkmazın içinde. Bu birlikten telif hakkı bekleyen besteci ve söz yazarları hiçbir ilerleme kaydedemedi. Yönetim kurulu adeta ikiye bölündü diyebiliriz. MESAM telif haklarına ilişkin mücadele vereceğine ‘burayı ben yöneteceğim’ kavgasına girdi. Maalesef bu koltuk kavgasına Arif Sağ öncülük etti” dedi.
ARİF SAĞ’DAN HESAP SORULMALI
MESAM üyelerinin, birliğin amacına uygun yönetebilecek bir kurul tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade eden Demir, Orhan Gencebay ve Arif Sağ arasındaki çatışmanın ideolojik kaynaklı yansıtıldığına da değinerek, “Perde arkasında yani satır aralarında ideolojik bir ayrışma varmış gibi yansıtılıyor ancak Orhan Gencebay tartışmaya ilişkin, ‘dostluğumuz Arif Sağ’ın saçma sapan şahsıma hakaret eden saygısız ve gerçek dışı bilgilerinden dolayı bitmiştir’ dedi. Lanse edildiği gibi ideolojik bir durum yok. Görevini doğru yapan ya da yapmayan var. Şikayetçi olunan taraf maalesef görevini yapamıyor. Arif Sağ MESAM başkanlığı yaptığından beri birliği nereden nereye götürdü diye bir hesap sorulmalı. Tüm bunların yargı önünde hesabı verilecek. Adalet yerini bulacak” şeklinde konuştu.
