CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisinin "Önce Türkiye" başlıklı seçim bildirgesini açıkladı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu seçim bildirgesinin ana omurgasını umudumuz ve geleceğimiz olan gençleroluşturuyor. Gençleri yarının umudu olarak görüyoruz ama gençler bugünün de ortaklarıdır. Baskıya karşı direnen, özgürlüğü savunan, 'söz konusu vatansa, gerisi teferruattır' diyen gençlere, Ali İsmaillere, Özgecanlara adıyoruz bu seçim bildirgesini" dedi

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu seçim bildirgesinin ana omurgasını umudumuz ve geleceğimiz olan gençler oluşturuyor. Gençleri yarının umudu olarak görüyoruz ama gençler bugünün de ortaklarıdır. Baskıya karşı direnen, özgürlüğü savunan, 'söz konusu vatansa, gerisi teferruattır' diyen gençlere, Ali İsmaillere, Özgecanlara adıyoruz bu seçim bildirgesini" dedi.

Kılıçdaroğlu, ATO Congresium'da, "Önce Türkiye" başlıklı partisinin seçim bildirgesinin açıklandığı toplantıda konuştu.

Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Kılıçdaroğlu, 7 Haziran seçiminin üzerinden 5 ay geçtiğini, şimdi yeni bir seçim bildirgesi açıklayacaklarını belirtti.

Bu seçim bildirgesini gençlere adadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Bu seçim bildirgesinin ana omurgasını umudumuz ve geleceğimiz olan gençler oluşturuyor. Gençleri yarının umudu olarak görüyoruz ama gençler bugünün de ortaklarıdır. Onlara 'sus' demeyeceğiz, 'önce sen konuş' diyeceğiz, söz vereceğiz onlara. Baskıya karşı direnen, özgürlüğü savunan, 'söz konusu vatansa, gerisi teferruattır' diyen gençlere, Ali İsmaillere, Özgecanlara adıyoruz bu seçim bildirgesini" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, bu seçim bildirgesini, merdiven altı atölyelerde karın tokluğuna çalışanlara, taşeronlara, çöpten kağıt toplayanlara; Soma'da, Ermenek'te yerin yüzlerce metre altında yaşamını yitirenlere; mevsimlik tarım işçilerine, üniversite kazanıp yurt sorunu çözülmeyen gençlere, teröre kurban verilen gencecik fidanlara, işsizlere, üniversitede okuyan sorunları çözülmemiş 6 milyon 62 bin üniversite öğrencisine; TOMA'lara, biber gazlarına karşı, polis barikatı önünde elinde gül ve karanfille bekleyen, kitap okuyan, yarattığı mizahla "bir diktatöre diz çöktüren" gençlere adadıklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu, kendisini dinleyen gençlerin, "Gençlik seninle, durma ilerle" şeklinde slogan atması üzerine, "Gençler hiç meraklanmayın ben de sizinleyim" karşılığını verdi.

Büyüklerin kabahatlerinin faturalarını gençler ödediği için "gençler" dediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Bugün ülkemizin nüfusunun yarısı gençlerden oluşuyor ve gençlerin önünde en ciddi sorun olarak işsizlik duruyor. Şunu merak ediyorum; 13 yıldır iktidarda olanlar, gençlerin hangi sorununu çözdüler? Gençlere üvey evlat muamelesi çektiler, hiçbir sorunlarını çözmediler. Gençlere, 'sen sus, senin konuşma hakkın yok' dediler. Oysa o, babalarından daha iyi yetişmişti, dünyayı iyi görüyor, daha iyi sorguluyor. O nedenle biz, gençleri baş tacı yapacağız" dedi.

"Gençleri Türkiye'nin umudu olmanın ortağı yapacağız"

Gençleri, hayatın her alanında Türkiye'nin umudu olmanın ortağı yapacaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, genç erkeklerde işsizlik oranının yüzde 18,9, genç kadınlarda ise yüzde 22,6 olduğuna dikkati çekti.

Kılıçdaroğlu, 6 milyon 62 bin üniversite öğrencisinin bulunduğu Türkiye'de, mevcut yurtların, üniversite öğrencilerinin yüzde 10'unun bile talebini karşılamadığını savunarak, öğrencilerin yüzde 90'ının nerede barındığını iktidarın bilmediğini, bu sorunu çözmek için adım atmadığını iddia etti.

Genç potansiyelinin, Türkiye'nin en büyük üstünlüğü olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, bu üstünlüğün 2035'e kadar devam edeceğini, daha sonra Türkiye'nin "yaşlılar" grubuna gireceğini söyledi.

"Siyaseti dinozorlardan temizleyin"

Gençlerin verdiği avantajın, enerjinin, ülkenin büyümesine ve kalkınmasına kanalize edilmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Onlar gençleri gözardı ettiler, biz gençleri baş tacı yapacağız. 12 Eylül hukukuyla bir süreç başladı. Gençleri olağan şüpheli olarak görülüyorlar. Bakın Anayasa'ya gençlerle ilgili maddeye, orada da aynı düzenleme var. Gençleri olağan şüpheli sınıfından çıkaracağız, böyle görünmesine izin vermeyeceğiz. Onlar özgürce düşüncelerini her alanda söyleyecekler, onları olağan şüpheli olarak değil, olağan yurtsever olarak göreceğiz" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, gençlere, "Sizlerden istediğim sadece bir şey var; siyasete ilgi gösterin, siyaseti dinozorlardan temizleyin. Siyasette aktif olarak yer alın. Eğer sizler siyasete girerseniz, ilgi gösterirseniz, emin olun bugün Türkiye'de yaşananların hiçbirisi olmazdı. Ülkeye barışı, huzuru sizler getirirdiniz, emeğin hakkını sizler verirdiniz" diye seslendi.

Gençlere "siyasete girin" çağrısı

Bazı siyasilerin kulaklarını kapatarak gençleri dinlemediğini öne süren Kılıçdaroğlu, "Siyasete girin, aktif bir güç olarak öne çıkın. Hiçbir parti yapmadı, sizin isteğiniz üzerine yüzde 10 gençlik kotası getirdik, gençler siyasete girsin diye. 'Oran az' diyorsanız, önümüzde kurultay var, gelin kurultaya oranı yükseltin, ben size destek vereceğim" dedi.

Gençlerden, siyasete girip, aktif unsur olarak öne çıkmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biliyorum içinizden şunu söylüyorsunuz; 'Siyasete gireceğiz ama su başlarını devler tutmuş, nasıl gireceğiz? Siyasete gireceğiz ama babamız, amcamız, dayımız bize izin vermiyor siyaset yapalım?' Mücadele ruhunuzu kaybetmeyin, mücadelenizi yapın, kesinlikle başaracaksınız. Sizden sadece siyasete girmenizi istiyorum. Zaman zaman şikayet ediyordunuz, 'Partiye üye olmak istiyoruz ama üyeliğimizi kabul etmiyorlar.' Hiçbir partinin yapmadığını yaptık, buradan Türkiye'deki bütün gençlere sesleniyorum; CHP'nin internet sitesine girin, internet üzerinden partiye üye olun, hiçbir engel, hiçbir duvar yok önünüzde siyaset için."

Kılıçdaroğlu, işsizliğin sadece bugünün değil, geleceğin de sorunu olduğunu söyledi.

"Taşerona kadro"

Bütün organize sanayi bölgelerinde iş garantili eğitim vereceklerini, yatılı meslek lisesi oluşturacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, bu eğitimden geçenlerin üçüncü sınıftan itibaren fabrikalarda stajını yapacağını, mezuniyetlerinde işlerinin hazır olacağını bildirdi.

Bütün anne ve babalara seslenen Kılıçdaroğlu, "Oğlunuzu meslek lisesine gönderdiniz, işsiz ama bizim getireceğimiz düzende, oğlunuz, kızınız asla işsiz olmayacak. İşi hazır, aynı zamanda arzu ederse üniversiteye devam edecek" dedi.

Kılıçdaroğlu, 800 bin taşeron işçiden yüzde 80'inin genç olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Geçen seçim bildirgesinde de söylemiştim, söz vermiştim, sözümün kapı gibi arkasındayım. Taşeron işçilerinin tamamı kadro alacak, sosyal güvenceli olacak, sendikal hakka kavuşacak. İşçilerin yüzde 80'i asgari ücretle çalışıyor. Şu anda mevcut asgari ücretle çalışanların yüzde 80'i genç. Bin 54 liraya çalışıyorlar. Söz verdim, sevgili gençler, size sözüm söz; asgari ücret CHP iktidarında net bin 500 lira olacak. Aylığınızdaki artış yüzde 50 olacak. Bunun yeterli olmadığını ben de biliyorum ama bir adım atıyoruz. Mali disiplini, bütçe dengelerini bozmadan, işverenin üzerine ciddi bir yük getirmeden bu işi çözeceğiz, herkes rahat yaşayacak, bir nefes alacak. Bin liradan, bin 500 liraya çıkması rahat bir nefes almanızı sağlayacak, bunu biz yapacağız."

"Bütün meydanlar gençlerin olacak"

Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında, üniversitede okurken öğrenim kredisi alanların borçlarının tahsilinin iş buluncaya kadar erteleneceğini, faizlerin de silineceğini söyledi.

"Bir ülkede diktatöre diz çöktüren sevgili gençler, sizinle övünüyoruz ve gurur duyuyoruz" diyen Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında bütün meydanların gençlerin olacağını vurguladı.

CHP iktidarında biber gazının, yasakların olmayacağını belirten Kılıçdaroğlu, özgürce herkesin düşüncesini açıklamasını istediklerini ifade etti.

Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında gençlerin caddelerde, meydanlarda, fabrikalarda, tarlalarda özgürce gezeceğini, düşüncelerini özgürce dile getireceğini söyledi.

Bu sırada gençlerin "İsyan, devrim, özgürlük" diye slogan atması üzerine Kılıçdaroğlu, "Hiç meraklanmayın özgürlüğü sağlayacağız" karşılığını verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Gençler maça gitmek istiyor, passolig nedeniyle maça gidemiyorlar, söz, kaldıracağım bu belayı. Özgürce maçlara gideceksiniz. Biz YÖK belasını kaldıracağız. Öğrencilere üniversite yönetiminde söz ve karar imkanı sağlayacağız" dedi.

Kılıçdaroğlu, ATO Congresium'da "Önce Türkiye" başlıklı partisinin seçim bildirgesinin açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, 6 milyon 62 bin üniversite öğrencisi olduğunu, sadece yüzde 10'unun yurtlarda kalabildiğini belirtti.

Çocuklarını üniversiteye gönderen anne babalara seslenen Kılıçdaroğlu, "13 yıldır çözemediler bu sorunu, bundan öncekiler de çözemediler. Sözüm söz bir yıl içinde hiçbir üniversite öğrencisi 'benim yurdum yoktur' demeyecektir. Herkesin yurtta yeri olacaktır. Yurtlar öyle koğuş sistemine göre değil, birer, ikişer kişilik odalar, devamlı sıcak suyu, geniş bant internet erişimi olacak. Dolayısıyla her anne baba benim oğlum, kızım güvenli bir ortamda okuyor diyecek. Üniversitede dersini çalışıyor, ülkenin sorunlarına ilgi gösteriyor diyecek" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Gençler maça gitmek istiyor, passolig nedeniyle maça gidemiyorlar. Söz, kaldıracağım bu belayı. Özgürce maçlara gideceksiniz. Slogan atılıyor da beyefendiler rahatsız oluyorlar. İyi de o sloganlar boşuna atılmıyor ki, sormuyor nedenini, rahatsızlığını dile getiriyor. Passoligi kaldıracağız, herkes özgürce istediği zaman maça gidebilecek, sloganı atabilecek.

Okuldan mezun olduktan sonra, kaymakam, vali, yönetici, polis, doktor olabildiklerini, yönetimin her kademesinde görev alıyorsunuz ama üniversitedeyken sizi yönetimin dışında tutuyorlar. Biz YÖK belasını kaldıracağız. Öğrencilere üniversite yönetiminde söz ve karar imkanı sağlayacağız."

Kılıçdaroğlu, mevsimlik tarım işçilerinin sigortasız çalıştığını, tamamının sosyal güveniliğini sağlayacaklarını belirtti.

Yeni bir uygulama getireceklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Aile sigortası kapsamında lise öğrencileri, son sınıf öğrencilerine okul harcamalarını karşılamaları için 'lisekart' uygulaması getireceğiz. Hiç bir harcama yapmayacak, tamamını sosyal devlet karşılayacak" dedi.

"Eğitimi parasız yapacağız"

Atama bekleyen öğretmenlere yönelik uygulamaları olacağını da ifade eden Kılıçdaroğlu, öğretmenleri öğrencileri yan yana getireceğinin sözünü verdi. Kılıçdaroğlu, ikinci öğrenimdeki harçları kaldıracaklarını, eğitimi parasız yapacaklarını söyledi.

Gençlere tuzağa düşmemeleri uyarısında bulunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Gençler sakın tuzağa düşmeyin. İster üniversitede, meydanda, fabrikada, tarlada, caddede. Eğer birisi gelip size inanç üzerinden siyaset yaparsa bilin ki o bu ülkeye en büyük ihaneti yapan insandır. İnanç üzerinden siyaseti kabul etmeyin. Yine birisi gelir etnik kimlik üzerinden siyaset yaparsa bilin ki o kendi ülkesini seven birisi değildir, ayrıştırıcıdır, bölücüdür."

Yurttaşın inancı ve etnik kimliğinden ötürü ötekileştirilmesi halinde bu sorunu çözeceklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, eşit yurttaşlığı savunduklarını, yaşam tarzı üzerinden de ayrışmaya son vereceklerini vurguladı.

Önlerindeki en ciddi tehlikenin inanç, etnik kimlik, yaşam tarzı üzerinden siyaset olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Bunları reddedin, bütün toplumu kucaklayın. Kimliği, inancı ne olursa olsun, yaşam tarzı ne olursa olsun insanı insan olarak kucaklayın" diye konuştu.

"Devleti yönetecek en nitelikli kadrloar CHP'de"

Daha önce 19 Nisan'da "Yaşanacak bir Türkiye" adıyla seçim bildirgelerini açıkladıklarını hatırlatan Kılıçdaroğlu, bildirgenin yurt içinde ve dışında yankılarının olduğunu söyledi.

Seçim bildirgesiyle var olan sorunları çözmeye yönelik ciddi ve tutarlı çözüm önerileri ürettiklerini, seçim bildirgelerini hemen hemen bütün siyasi partilerin örnek aldığını belirten Kılıçdaroğlu, "Bu seçim bildirgemizi de örnek alacaklar. Bu şunu gösteriyor, örnek aldılar diye üzülmüyoruz, tam tersine mutluluk duyuyoruz. Demek ki ülkenin sorunlarını en iyi analiz eden, çözüm üreten parti CHP'dir. Demek ki devlet yönetiminde en iyi kadrolar CHP'de var. CHP'nin kadroları var en iyi kadrolar var. Eğer bu seçim bildirgesini diğer partiler örnek alıyorlarsa kendileri üretemeyip bizi örnek alıyorlarsa bundan gurur duyuyoruz. Bu, devleti yönetecek en nitelikli kadroların CHP'de olduğunu gösteriyor" şeklinde konuştu.

Seçim bildirgelerini titizlikle ve ciddiyetle hazırladıklarını aktaran Kılıçdaroğlu, uygulanması mümkün olmayan bir projeyi gündeme getirmediklerine işaret etti.

"Türkiye ciddi sorunlarla karşı karşıya"

Halk kimi iktidara taşıdıysa ona saygı gösterdiklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, demokrasideki yanlışlığı, haksızlıkları gündeme getirdiklerini ifade etti.

Bütün ülkelerde iktidar olduğunu ama sadece demokrasilerde muhalefet bulunduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, ana muhalefet görevini, tutarlı ve doğru şekilde yaptıklarını söyledi.

Seçimden çıkan sonuca değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Halk diyor ki, 'ben başkanlık sistemini kabul etmiyorum, tek adam yönetimini de kabul etmiyorum, baskıcı yönetimi de kabul etmiyorum. Sandıktan çıkan birinci sonuç bu. İkinci sonuç, '13 yıldır tek başına yönetiyorlar, Türkiye önemli bir noktaya geldi, ciddi sorunları birikti, tek başına yönetime izin vermiyorum, oturun kendi aranızda anlaşın gerginlikleri bitirin ve ülkeyi yönetin.' Bunu en iyi okuyan parti hangisi? Burada bütün yurttaşlarıma sesleniyorum, sizin oyunuzu yani milli iradeyi, sizin hedefinizi en iyi okuyan parti CHP'dir. Oyuna saygı gösterdik hemen seçim demedik."

"Bu seçimde sloganımız, Önce Türkiye" diyen Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu, bu sorunları bir partinin çözemeyeceğini savundu.

Kılıçdaroğlu, "1 Kasım seçimlerinde sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyun ve ona göre oy kullanın" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "İş dünyasına sesleniyorum, bu seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisine oy vermek zorundasınız. Bakın çok açık çok net söylüyorum, CHP'ye oy vermek zorundasınız. Üretmek istiyorsanız, çalışmak istiyorsanız, düşüncelerinizi özgürce dile getirmek istiyorsanız, oy vermek zorundasınız. Ha vermeseniz de olur bize bir şey olmaz. Bize bir şey olmaz, biz maaşımızı alırız. Nasıl olsa vergiyi sen ödüyorsun, sıkıntıyı sen çekeceksin, dert senin derdin olacak" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, ATO Congresiumda, "Önce Türkiye" başlıklı partisinin seçim bildirgesinin açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, parti yetkililerini toplayarak seçimde çıkan sonucu değerlendirdiklerini, yeni bir anlayışla yol almaları gerektiğine karar verdiklerini dile getirdi.

Ülkenin koalisyona ihtiyacı olduğunu ve 14 madde halinde koalisyon ilkelerini belirlediklerine değinen Kılıçdaroğlu, "Bizim ilkelerimiz bunlar, eğer sizler de koalisyondan yanaysanız sizler de kendi ilkelerinizi belirleyin. Bir araya geldiğimizde ülkeyi hangi ilkeler çerçevesinde yöneteceğimizi bilelim. Kimin kiminle koalisyon kuracağı değil, hangi ilkeler etrafında koalisyon kurulacağı önemli" ifadesini kullandı.

Eski siyasi anlayışların Türkiye'yi çıkmaz sokaklara götürdüğünü belirten Kılıçdaroğlu, "Askeri darbelere götürmüştür. Uzlaşamayan siyasetçiler ülkeyi açmazlarla karşı karşıya getirmiştir. Biz halkın verdiği oya saygı gösterip, 'demokrasi kültürünü geliştirelim' dedik. Şunu da söyledik, 'Bizim gönlümüz yüzde 60'lık blokun, ki 292 milletvekili ediyor, hükümet olmasıdır.' Bunu da kamuoyuyla paylaştık. Ama siz de biliyorsunuz, MHP'nin malum nedenleri ile bu gerçekleşmedi" diye konuştu.

"14 ilkeden yola çıkarak bir ilki daha gerçekleştirdik"

Kılıçdaroğlu, 14 ilkeden yola çıkarak Türkiye'nin beş temel sorununun çözülmesi gerektiğini, bunların yapılması halinde koalisyonu kuracaklarını söylediğini aktardı.

Yüksek Askeri Şura Toplantısı ve bayramın araya girmesi nedeniyle koalisyon görüşmelerinin süresinin 10 gün olduğunu bildiren Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"10 günün sonunda bize dediler ki 'Üç aylık seçim hükümeti kuralım.' Biz bunu kabul etmedik. 'Neden kabul etmediniz' diye soru gelebilir. Milli iradeye duyduğumuz saygı gereği kabul etmedik. Çünkü milli irade ne diyordu, 'Oturun kendi aranızda uzlaşın ve ülkenin sorunlarını çözün.' Niye seçime gidiyoruz, uzlaşamadığımız için. O zaman seçim ne olacak. Seçimden sonra aynı tablo çıkarsa bir daha mı uzlaşamayacağız. Koalisyon hükümeti neden kurulamadı, biliyorsunuz herhalde... Eğer bir siyasi lider özgür iradeye sahip değilse, kendi iradesini bir başka otoriteye ipotek etmişse, o lider koalisyon kuramaz ve ülkeyi yönetemez. Tablo bu... Sarayda oturan zatın baskısını, omuzunda, sırtında, düşüncesinde, yaşamının her alanında hissediyorsa o kişi lider olamaz. Vesayeti reddeden kişi demektir lider. Lider özgürce karar alan kişi demektir."

Koalisyon görüşmelerine katılan CHP'li milletvekillerine "Görüşmelerde ne soruyorlarsa bütün samimiyetinizle cevap verin" dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, görüşmelerin tamamını tutanak altına aldıklarını söyledi. Kendilerine yöneltilen iftiralardan rahatsız olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bakın tutanakları aldık, kimse bize yönelik bir eleştiri getirmiyor. Bizim söylediklerimiz kamuoyunu eğer rahatsız edecek söylemlerse zaten çoktan paylaşırlardı. Koalisyon bu nedenle gerçekleşmedi" dedi.

"Acı, kan ve gözyaşı şantaj malzemesi"

Kılıçdaroğlu, "Ülkenin Cumhurbaşkanı meydan meydan dolaşıp, '400 vekil verin, vermezseniz bu tablo çıkar' dedi" iddiasında bulunarak şu, görüşleri dile getirdi:

"Toplumun önüne acı, kan ve gözyaşı, şantaj malzemesi olarak konmuştur. Bütün vatandaşlarıma sesleniyorum. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz üstümüze düşen bütün görevleri yerine getirdik. Senin iradene hep saygılı olduk. Kıl payı kadar saygısızlığımız yoktur. Ama onlar senin iradeni kabul etmediler. Önüne bir şantaj tablosu koydular. 'Ya oy verirsin, ya ben hep seçime giderim' diye... Çünkü onlar milli iradeyi bir kişinin iki dudağından çıkan irade olarak kabul ediyorlar. Senin iraden olarak kabul etmiyorlar. Ben milli iradeyi senin iraden olarak kabul ediyorum. Eğer bugün koalisyon kurulsaydı, geçen kurban bayramında emeklilerimiz ilk ikramiyelerini almış olacaklardı. Halka ne söz verdiysek, tamamını kendilerine söyledik. Bunlar bizim olmazsa olmazlarımız. Ne veriyoruz emekliye, asgari ücretliye ne veriyoruz. Bizi işverenlere şikayet ettiler, 'CHP'ye niye karşı çıkmıyorsunuz' diye. Bir iktidar düşünün, kendisi şikayet etmekten korkuyor, işverenleri devreye koyuyor. Buna iktidar mı denir. Aslında iktidarsız olan bir iktidar, tablo bu..."

"Bilgi, birikim ve kadro sadece CHP'de var"

Bir ilki daha gerçekleştirdiklerini ve beş temel sorunu dillendirdiklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, hiçbir siyasi partinin bu sorunları bu kadar açık dillendirmediğine dikkati çekti. Kılıçdaroğlu bu beş temel sorunu, "Demokrasi ve hukukun üstünlüğü, ekonomi, dış politika, eğitim, toplumsal barış" olarak sıraladı.

Kılıçdaroğlu, konuşmasında diğer siyasi partilere ise şöyle seslendi:

"Bizim dışımızda, Türkiye'nin beş temel sorunu dillendiren başka bir siyasi parti var mı? 'Bu beş temel soruna çözüm üretmemiz gerekiyor' diyen başka bir siyasi parti var mı? Herkes bir ucundan tutuyor, körün fili tarif ettiği gibi. Oysa sorunu bileceksiniz, teşhisi doğru koyacaksınız ki sağlıklı çözümler üreteceksiniz. Neden bizim seçim bildirgelerimiz örnek alınıyor. Çünkü bunları yapacak kadroları yok. Bunları yapacak birikimleri, bilgileri yok. Bilgi, birikim ve kadro sadece ve sadece CHP'de var."