ANKARA  - MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Genel Başkan Bahçeli’nin arkasında gizli bir iradenin olduğu yönündeki iddialara tepki gösterdi. Yalçın, "MHP’de Genel Başkanın kim olacağına karar verecek olan ülkücü iradedir. Partimizde bunun dışında irade aramaya kalkmak beyhudedir." dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, MHP’yle ilgisi kalmayan ve olmayanların, MHP hakkında ileri geri konuşmalarının ve elbise seçer gibi partiye lider beğenmeye kalkmasının ciddiye alınmayacak bir husus olduğunu ifade etti. Yaptığı yazılı açıklamada Yalçın, "MHP’de Genel Başkanın kim olacağına karar verecek olan ülkücü iradedir. Partimizde bunun dışında irade aramaya kalkmak, beyhudedir" ifadelerini kullandı. "Kendini Ülkücü iradenin yerine koyup çeşitli gazete ve televizyonlarda ahkâm kesenlerin samimiyetine inanmak imkânsızdır" diyen Yalçın, şöyle devam etti: "MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin arkasında gizli bir iradenin bulunduğunu öne süren Nazif Okumuş’un açıklamaları, Devlet Bahçeli’siz MHP senaryolarını hayata geçirmek isteyenlere destek mahiyetindedir. Nazif Okumuş gibiler MHP’nin her kongre dönemi öncesinde ortaya çıkarak aslı astarı olmayan iddialar ortaya atmakta, dayanaksız fikirler öne sürerek ortalığı karıştırmaya çalışmaktadır."

‘NAZİF OKUMUŞ’UN ARKASINDA HANGİ MEÇHUL İRADE VAR?’

"Sayın Devlet Bahçeli’nin arkasında bilinmeyen bir irade olabileceğini iddia eden Nazif Okumuş’un arkasında hangi meçhul irade vardır?" diye soran Yalçın’ın basın açıklamasından satır başları şu şekilde: "Belli ki Nazif Okumuş, Türk milleti yerine Türkiyeliliği getirmek isteyenlerin değirmenine su taşımaktadır. Okumuş’tan, eski İçişleri Bakanı Sayın Sadettin Tantan’a MHP’nin de yer aldığı 57. Hükûmet döneminde 22 Ağustos 2001 günü sabaha karşı yapılan ‘Vurgun Operasyonu’nu sormasını ve bu konuda kendisinin neler bildiğini açıklamasını bekliyoruz.

ŞEREF, YÜKSEK VEFADA GİZLİDİR

MHP’nin uğradığı oy kayıplarını Sayın Devlet Bahçeli’nin başarısızlığına karine ve gerekçe gösterenler, bunun için istifa etmesi gerektiğini söyleyenler, partimize ve Genel Başkanımıza bel bağlayanlarca kullanılan 6 milyona yakın oyu görmezden gelmektedir. Bu, açıkça ülkücü iradeye saygısızlıktır. Partimize oy vererek umutlarını yitirmediğini gösteren saygıdeğer milyonları yok saymaktır. MHP, 1 Kasım akşamında ortaya çıkan seçim sonuçlarına olduğu kadar, kendisine bel bağlayarak desteğini esirgemeyen 6 milyona yakın seçmenin vefasına da saygı duymaktadır. Çünkü MHP’nin kimliğini yansıtan davaya bağlılık; gerçek hamiyet, fazilet ve şeref; o yüksek vefada gizlidir.

ÜLKÜCÜ İRADENİN SAĞLAMLIĞI HEDEF ALINIYOR

MHP’nin aldığı sonuçların objektif kriterler çerçevesinde çeşitli yönleriyle değerlendirilmesine sözümüz yoktur. Yapıcı kritikler elbette dikkate alınacaktır. Ama buradan yola çıkılarak önüne gelenin denk geldiği yerde bunu dillendirip MHP’ye ayar vermeye çalışmasına izin vermeyiz. Meselenin MHP düşmanlığına dönüştürülmesinde, MHP’nin bitirilmesi adına her taraftan ve her mahfilden saldırılmasında samimiyet ve iyi niyet aramayız. Zira burada bir kasıt ve hedef söz konusudur. MHP ve liderinin itibarsızlaştırılma gayreti başkadır, seçim sonuçlarından sorumlu tutulmak başkadır. Aslında, MHP Genel Başkanlığı makamı üzerinden camiamızın davaya bağlılığı sorgulanmakta, Ülkücü iradenin sağlamlığı hedef alınmaktadır.

MHP’NİN ÖNEMİ ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE DAHA İYİ ANLAŞILACAK

1 Kasım seçimlerinden oy kaybıyla çıkmasına rağmen MHP’nin siyasette ve TBMM’deki varlığının ne kadar önemli olduğu önümüzdeki günlerde daha iyi anlaşılacaktır. Çünkü iktidar partisi sağladığı çoğunluğun rüzgârıyla yeni bir Anayasa metni gündeme getirecek ve bu metinde Türk milletinin temel haklarını ortadan kaldıran, Türkiye’yi çok uluslu şirket(!) hâline getiren maddeler yer alacaktır. Bu maddeler, eninde sonunda halkoyuna sunulacaktır. İşte herkesin burada durup düşünmesi gereklidir.

İÇ ÇEKİŞMELERLE ZAYIF DÜŞMEMİZİ İSTEYENLER BOŞ YERE BEKLİYOR

Buradan yola çıkarak asıl analiz edilmesi gereken; Türkiye’nin onca meselesine rağmen; MHP’yi kendisine hasım belleyenlerin neden partimiz hakkındaki iddiaları sürekli gündemde tuttukları, MHP’de liderlik tartışması varmış gibi göstererek kamuoyunu meşgul ettikleri, bu münakaşalarla setrettikleri yeni gizli gündemlerine nasıl zemin hazırladıklarıdır. İç çekişmelerle boğuşarak zayıf düşmemizi ve ayağımıza kurşun sıkmamızı isteyenler, boş yere beklemektedir. MHP sadece ülkücü iradenin gereğini yapacak, iç dinamiklerini parçalamak isteyenlere fırsat vermeyecektir."