Empresyonizmin (İzlenimcilik) önde gelen sanatçılarından Kültür Turizm Bakanlığı’nın “Gelmiş Geçmiş en önemli 100 Türk Ressamı” arasında yer alan Erkan Geniş ’in “Karadeniz Esintileri” yağlı boya sergisi sanat izleyicilerinin beğenisine sunuldu

NAZ AKMAN - “Kayıkların Ressamı” olarak tanınan Erkan Geniş, “Karadeniz Esintileri” sergisi ile Dünyagöz Hastanesi Gözden Gönüle Sanat Galerisi’nde sanat izleyicileriyle bir araya geldi. 62 yıldır resim serüvenini sürdüren Geniş, yurt içi ve yurt dışında 60’a yakın kişisel sergiye imza attı. Geniş’in “Karadeniz Esintileri” sergisi 5 Nisan Cuma gününe kadar izlenilebilecek. Hikmet Onat’ın yaşayan son öğrencisi İstanbul Kabataş Erkek Lisesi’nde okurken Ressam Ahmet Uzelli ile tanışarak sanat yolculuğunda ilk adımlarını atan Geniş, Ressam Hikmet Onat’ın da yaşayan son öğrencisi. Makine Kimya Endüstri Kurumunda Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini de yürüten Geniş, resim eğitimini Viyana Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü ve Salzburg Yaz Akademisi’nde tamamladı. 2002 yılında Viyana’da da atölyesini açan Geniş, Avrupa’nın pek çok kentin galerisinde resimlerini sergiliyor. Geniş’in Türkiye’de 6 Avusturya’da ise 2 müzede eserleri yer alıyor. Geniş, SAKÜDER Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği, Ankara Ressamlar Derneği, GESAM, Sanat Kurumu ve Avusturya Ressamlar Birliği üyesi ve 3 kitabın da yazarı. “Genç nesil yetenekli, yurt dışına açılmalı” Geniş resim kariyeri ve çalışmaları hakkında şöyle konuştu: “Bartın doğumluyum. Babam kaptandı dolayısıyla hayatım denizde geçti. Bu nedenle resimlerimde deniz, gemi, tekne ana tamam. Çalışmalarımda Karadeniz’den besleniyorum. Resim bölümünü okurken ailem kıyameti koparmıştı, ‘Boyacı badanacımı olacaksın’ demişti. O dönemler sanatla uğraşmak, resim yapmak herhangi bir maddi kazanç sağlamıyordu. Dolayısıyla benim de hayatımı idame edebileceğim bir mesleği yapmamı istiyorlardı. Ancak ben 1957 yılından bu yana asla resim yapmaktan vazgeçmedim. Şanslıydım lisede okuduğum dönemler Ahmet Uzelli ve Hikmet Onat gibi başarılı sanatçılarla tanışıp birlikte çalışma fırsatı bulmuştum. Kültür ve Turizm Bakanlığınca Atatürk’ün 100. doğum yıl dönümü vesilesiyle Türkiye’nin 81 iline ressamlar gönderildi ben de bu kapsamda İstanbul’a gittim. Kız Kulesi’ni resmettim ve eserim Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi’ne konuldu. Yaz dönemlerinde Viyana’daki atölyemde çalışıyorum kışın ise Ankara’daki atölyemdeyim. Yurt dışındaki pek çok sanatçı Türkiye’deki gençlerin çok yetenekli olduğunu söylüyor ancak hiç birini tanıyamadıklarını belirtiyorlar. Genç nesil gerçekten çok yetenekli. Maalesef dil bilmediklerinden ve yurt dışına açılmadıklarından bu cevherler bilinmeden yok olup gidiyor. Gençlere tavsiyem sanat alanında dünyanın her yerine gitmeleri ve eserlerini tanıtmaları.”