Artun TALAY Eğer atletizm enerjisinin son damlasını akıtmakta bulunduğunu anlamıyor, eğer atletizm küresel spor tarafından bir av hayvanı gibi sıkıştırılmış olduğunu fark etmiyorsa bu yazı hacmi içinde ne söylenebilir? Bugün atletizm başkaları üzerinde egemenlik kurmak için değil varlığını korumak için savaşmak zorunda, bu gerçeği uzun uzadıya açıklamaya ve kanıtlamaya gerek var mı? Küresel spor yapısı Amerika’da mahvedilen Kızılderililer gibi tüm dünyada atletizmi ortadan kaldırmak istiyor. Bu edebi bir benzetme değil, acı bir gerçektir. Eğer atletizm bunu da anlamıyorsa, bunun nedeni onuru izin vermediği içindir. Dünyanın birçok yerinde atletizm sahaları yıkılmakta ve şehrin eteklerine taşınmaktadır. Amerika yerlileri de bir zamanlar Avrupalı istilacılardan kaçarken, hiç denebilecek az mal ve servetini sırtına alarak sömürgecilerden kaçmışlardı. Kaçıp yerleştikleri yerde ikinci bir istila ile karşılaştılar. Direnen yerlilerin topraklarına el koyabilmek için borçlandılar ve o topraklar üzerinde mülkiyet haklarını kaybettiler. Atletizm ailesi dünya genelinde mülkiyet hakkı üstünde ne gibi önlemler aldı? Tabi ki hiç. Eski stadyumlar yıkılırken yerlerine yapılanlar, yalnızca profesyonel futbol için yapıldılar. Atletizm yıkılan eski stadyumlardaki mülkiyet hakkını koruyabilmek için elindeki belgeleri koruyamadı ve kullanamadı. Atletizm ailesi bunları yapmadığı için yeni yapılan statta haklarını kaybetti ve şehrin eteklerindeki atletizm sahalarına sıkışmak zorunda kaldı. Atletizm ailesi dünya genelinde mülkiyetlerini koruyabilmek için çok şey yapabilirdi. Pekala mülkiyethakkı için detaylı listeler hazırlanabilir ve belgeler elde tutularak hak aranabilirdi. Acaba atletizm ailesi içinden geleceği önceden görüp, bu çareleri düşünecek neden kimse çıkmadı? Çünkü akıl ve düşünce senelik faaliyet programıyla uğraşmakta, atletizmin geleceğine yönelik çıkarlarına aldırış dünyanın birçok ülkesinde edilmemiştir. Eldeki kazanımlar birer birer kaybedilmiştir. Atletizm ailesinde yöneticiler ve atlet ve onların arasındaki bağ zayıflamıştır. Buna en açık örnek, atlet ve antrenörler başarılı olduklarında övülmüş, başarısız olduklarında da bilgisizlik nedeniyle yerilmiştir. Yönetim kadrosu ve onların ağzına bakan medya, atlet ve antrenörlerin yaşamını yaşamadıklarından, siz ve onlar arasında duygu ortaklığı kaybolmuştur. Dünya atletizm yönetimi her şeyi kağıt üzerinde tutarak bilindik projelere bel bağlıyor ve gelecek on yılı kurtardığını sanıyor. Böylece yüreklere geçici su serpiyorlar. Aslında bugüne kadar geleceği kurtarmaktan uzak hayali projelere yatırım yapmak yerine her il ve ilçedeki atletizm merkezlerinin iyileştirilmesi ve dünya standartlarına çıkarılmasına çalışsaydı doğruyu yapmış olurdu. Tüm hayali projeler atletizmin mahvına neden olabilir. Çünkü atletizm kaybettiği mülkiyet haklarını, yeni statlardan dışlanarak kaybettiğinden, bu statlar profesyonel futbolun eline tamamen geçmekte ve onlar da borçlanarak kredi için bu yeni statları ipotek göstermektedirler. Bu durumda eski statlarda arsa sahibi gibi görünen atletizmin buralarda izi dahi kalmayacaktır. Şimdi göz açıp işe sarılmak zamanıdır. Daha sonra dünya genelinde atletizm için her şey bitmiş olacaktır. Küresel sporun lokomotifi profesyonel futbol o kadar zalimdir ki, hem atletizmi yeni staTlardan kovar hem de köşeye sıkışmış atletizmi sahalarını, hakemlerin test ve antrenman günleri için kiralar. Futbol hakemleri için müstakil antrenman ve test merkezleri yapmayı düşünmez ve atletizmi günümüzün Kızılderilisi olarak görür. Dünya atletizmi de böyle görüldüğünün farkında olmaz!