Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Esin Şanlı Sayın diyabet hastalığında insülin tedavisinin yeri ve önemi hakkında açıklamalarda bulundu

Diyabet tedavisinde amacın, normale yakın kan şeker düzeylerini sağlayarak diyabete bağlı erken ve geç dönem komplikasyonların engellenmesi olduğunu belirten Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Esin Şanlı Sayın, "Diyabet tedavisinin en önemli yapı taşı olan İnsülin, 1921 yılında keşfedilmiştir. 1922 yılında tedavide kullanılmaya başlanılması üzerine diyabete bağlı ölümlerde belirgin azalma olmuştur" şeklinde konuştu.

"İnsülin hormonu glikoz düzeyini normale getirir"

İnsülin’in pankreas bezinden salgılanan ve kan şeker düzeylerini kontrol altında tutan bir hormon olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Esin Şanlı Sayın, "Diyabeti olmayan bireylerde gıda alındıktan sonra parçalanan glikoz (şeker), pankreastan İnsülin hormonunun salgılanmasını uyarır. İnsülin hormonu kanda yükselen glikoz düzeyini normale getirir. Diyabet hastalığında bugün için nedenini tam olarak bilemediğimiz bir nedenden dolayı pankreas bezinden yetersiz İnsülin salgılanır. Bunun sonucunda kandaki şeker düzeyleri yükselir" dedi

ilaç tedavisine rağmen kan şeker düzeyleri kontrol altına alınamayan hastaların İnsülin tedavisi gördüğünü vurgulayan Uzm. Dr. Sayın, "Bunun dışında tip 1 diyabetliler, gebeler, kronik karaciğer ve böbrek nakli yapılan hastalar, ciddi travma, operasyon ya da enfeksiyon geçiren hastalar, yüksek şeker komasıyla hastaneye başvuran hastalarda da mutlaka İnsülin tedavisi uygulanmaktadır. Diyabet tedavisi hekiminizle birlikte sizin kontrolünüzdedir" diye konuştu.

İnsülinlerin etki sürelerine göre hızlı, kısa, orta ve uzun etkili İnsülinler olarak sınıflandırıldığının altını çizen Uzm. Dr. Sayın, "Hızlı ve uzun etkili İnsülin karışımları, karışım İnsülinler olarak adlandırılmaktadır. Hangi tip İnsülinin kullanılacağı hastaya göre hekimi tarafından belirlenmektedir. İnsülin deri altına uygulanır. Kollar, karın ve bacaklar İnsülin uygulama yerleridir. İnsülin en hızlı karın bölgesinden emilir. İnsülin tekrar kullanılabilen İnsülin kalemleri veya kullanıma hazır İnsülin kalemleri ile uygulanır" dedi.

İnsülin tedavisinin kaç tipi olduğu hakkında da açıklamalarda bulunan Uzm. Dr. Sayın sözlerine şöyle devam etti: "İnsülin tedavisi ilaçlarla birlikte günde tek doz kullanılabileceği gibi günde 2-3 ya da 4 kez uygulanan tedavi tipleri de mevcuttur. Seçilecek tedavi şekli hastadan hastaya değişmektedir. İnsülin tedavisinin yan etkilerini ise; hipoglisemi olarak adlandırılan kan şeker düzeyinin 60mg/dl’nin altına düşmesi, kilo artışı ve alerjik reaksiyon olarak sıralayabiliriz."

İnsülin tedavisinin korkulacak bir tedavi olmadığını söyleyen Uzm. Dr. Sayın, "İnsülin tedavisi, diyabet tedavisinde çok önemli bir yere sahiptir. Gelişen teknolojiyle kullanılan iğne uçları sanıldığının aksine çok ince ve kısadır. Dolayısıyla enjeksiyonlar ağrısızdır. Erken dönemde başlanan İnsülin tedavisiyle pankreas bezi dinlenmeye alınmakta ve erken dönemde sağlanan iyi kan şeker kontrolü ile diyabete bağlı komplikasyonlar da belirgin azalma sağlanmaktadır. İnsülin tedavisinde hastanın uyumu çok önemlidir" ifadelerini kullandı.