Mehmet Necati GÜNGÖR  Çocukluğumuz Erzurum’da geçti. En popüler oyunumuz ise “itti bitti”. Yani, Batıdaki deyimle “saklanbaç”. Onun bir de tekerlemesi vardı. Unutmuşum, bizim Dursun Şen’e sordum. Dursun Şen, eski Horasan Belediye Başkanı. Erzurum kültürünü iyi bilenlerden. Hazırcevaplığı ile ünlü. Ve sevilen bir sima. “O mo kara do” deyince gerisini hatırladım. “O mo kara do, Sime sime sime do, Bir mando, Bir mando...” Oyunun bir ebesi olurdu. Ebe, bir ağaca veya bir duvara kafasını yaslar, Gözlerini olup bitenlere kapatırdı. Sonra, Saklananları bulup, ortaya çıkarırdı. Oyuna katılanlardan yakalananlar sıraya dizilir, bu tekerleme kime vurursa o oyundan çıkarılırdı. Kenarda oyunu yaşıtlarımızdan daha büyük bir çocuk yönetirdi. Bir nevi  hakem. Ebenin yakaladıklarını sıraya dizer, “o mo kaka do” diye saymaya başlardı. “Mando” nun son hecesi, müzik notası gibi. “Do” sesi kime vurursu o oyundan çıkardı. Şimdi, bu oyunun tekrarını izler gibiyiz. Çocukluk hafızamızda yeniden canlanmış oldu. “Do” sesi önce İzmirli Papazı buldu. Papaz oyundan çıkarılıp içeri atıldı. Sonra baklavacılar, kavurmacılar, bakkallar, çakkallar, öğretmenler, Bir de “fesat ehli” gasteciler. “Do” sesi en son Sözcü’ye çarptı. İki muhabiri içerde. Birileri her gün “o mo kara do” diye sayıyor, son heceye çarpılanlar, kendini cin çarpmış gibi buluyor. Siyasiler henüz bu oyuna katılmadılar. Onları da seçim öncesinde sayacaklar. Şimdilik damatları içeri alınıyor.