ANKARA - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, "Bugün, vatandaş için 'başına taş düşsün' diyenlerin, kendi kafalarına hukukun, adaletin balyozu inince gerçek yüzleri ortaya çıkacak. Bir kısmı itirafçı olacak, kendilerini kurtarmak için çevresindeki bütün düzenbazlıkları, hukuksuzlukları ortaya dökecek. Bu film, 1 Kasım'dan sonra vizyona girecek ve hep beraber izleyeceğiz" ifadelerini kullandı.

CHP Basın Birimi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre Koç, Keçiören'de Kırşehir Akpınarlılar Köyü Derneği, Mucurlular Derneği ve Ovacık Mahallesi'ni ziyaret etti.

Ziyaretlerde konuşan Koç, AK Parti ve onun zihniyetindeki iktidarların bozduğu sosyal adaletin yeniden tesis edilmesi gerektiğini söyledi.

Emeklilerin, çalışanların, işçilerin, asgari ücretlilerin, taşeron işçilerin, kredi kartı borçlularının, çiftçilerin, köylülerin ele alındığı yeni bir ekonomik programa ihtiyaç olduğunu belirten Koç, CHP seçim bildirgesini açıkladığında "kaynak yok" diyenlerin, şimdi taklit bir bildirgeyle "şunu yapacağız, bunu vereceğiz" dediğini öne sürdü.

Vatandaşlardan, iktidara, "CHP söyleyince mi emekli, asgari ücretli, taşeron aklınıza geldi" sorusunu yöneltmelerini isteyen Koç, şunları kaydetti:

"Siyaset uzun soluklu, mücadele ve emek isteyen bir iştir. Şu anda direniyorlar gitmemek için, çünkü suçları büyük. Ancak AKP'nin aslında ne kadar köksüz, derme çatma bir parti olduğu seçimden sonra ortaya çıkacak. Şu anda onları birbirine bağlayan ellerindeki iktidar gücü gidince birbirlerini suçlamaya başlayacaklar. Bugün, vatandaş için 'başına taş düşsün' diyenlerin, kendi kafalarına hukukun, adaletin balyozu inince gerçek yüzleri ortaya çıkacak. Bir kısmı itirafçı olacak, kendilerini kurtarmak için çevresindeki bütün düzenbazlıkları, hukuksuzlukları ortaya dökecek. Bu film, 1 Kasım'dan sonra vizyona girecek ve hep beraber izleyeceğiz."

Terör konusuna da değinen Koç, "Eşit vatandaşlık temelinde, eşit hukuk, haklar çerçevesinde ne gerekiyorsa oturup konuşacağız. Ama nerede? Meşru zeminde, TBMM'de. Kiminle? Meşru muhataplarla. Hangi yöntemlerle? Açık, şeffaf biçimde. Gizli kapaklı, pazarlık masalarıyla değil, motor seferleriyle değil. Terörü dışlamak da yetmez, lanetlemek gerekir. Siyasi zemini kullanmanın temel ilkesi budur" değerlendirmesinde bulundu.