Doç. Dr. Rahmi Duman, yaygın şikayetler arasında yer alan göz alerjisinin belirtileri, türleri, tedavi yöntemleri ve alınması gerekilen önlemlere ilişkin ipuçları verdi. Duman, yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte gözlerde oluşabilecek alerjenlere karşı ek tedbirler alınması gerektiğini anlattı

NAZ AKMAN/ANKARA- Dönemsel alerjiler, yaz ayları ile birlikte vücudun farklı bölgelerinde olduğu gibi gözlerde yarattıkları etkiler ile günlük yaşamı olumsuz etkileyebiliyor. Uzmanlar gözlerde görülen kızarıklık, kaşıntı, yanma, batma ve sulanma şikayetlerinin yaz aylarında görülmesinin nedeninin alerji olabileceğini belirtiyor. Göz alerjisi teşhisinin gecikmesi durumunda ise kalıcı göz bozukluklarının meydana gelebileceği belirtiliyor. Burunda kaşıntı, tıkanma, hapşırma, gözlerde şişme, kızarıklık, kaşıntı, boğazda kuruma hissi gibi belirtilerle ortaya çıkan üst solunum yolu alerjileri de göz alerjisinin en sık görülen belirtileri arasında yer alıyor. uzmanlar ayrıca göz alerjisinin bahar aylarında sık olarak polenlere, ev tozlarına ve kimyasal maddelere de bağlı gelişebileceğini hatırlatıyor. Özellikle dış mekanlardaki polen ve çimen gibi alerjenlere karşı hassas olanların, bu durumdan en çok etkilenen organlarının gözleri olduğunun altını çizen Ankara Dünyagöz Hastanesi’nden Doç. Dr. Rahmi Duman, “Yaz aylarında oluşabilecek alerjilere karşı gözlerimiz en korunmasız organlarımızdır. Bu dönemlerde gözlerde oluşabilecek alerjik yani konjonktivit gibi rahatsızlıklara karşı ek tedbirler almak gerekebilir” dedi. Belirtilere dikkat! Havaların iyice ısınmaya başladığı yaz aylarında havada uçuşan polen ve tozlar ile birlikte alerjik reaksiyonların görülme sıklığı da ciddi oranda artış gösteriyor. Yaz alerjilerinin en sık görüldüğü organın gözler olduğunun altını çizen Duman, “Çevreyle direkt temasları sebebiyle gözler, alerjik reaksiyonların en sık görüldüğü organlarımızdır. Kaşınma, batma, sulanma, yanma, ışığa karşı hassasiyet ve görme bozuklukları gibi belirtiler yaz aylarında hissediliyorsa, bunun sebebinin alerji olma olasılığı oldukça yüksek. Yaz alerjilerinin oluşturduğu diğer olumsuz etkiler arasında burun akıntısı, hapşırma, burun tıkanıklığı ve kaşıntı da bulunuyor. Eğer bu belirtiler kendilerini yaz aylarında daha sıklıkla gösteriyorsa, detaylı bir göz muayenesine giderek gerekli tedbirleri almakta büyük fayda var” şeklinde konuştu. Kontakt lens kullanımı riski arttırıyor Duman, lens kullanımının da riski artırdığına ve güneş ışınlarının da alerji oluşumunda önemli bir etken olduğuna dikkat çekerek, “Kontakt lens kullanımı da alerjik reaksiyonların oluşma riskini arttıran faktörler arasında yer alıyor. Yaz döneminde uçuşan polen ve tozlara ek olarak, deniz ve havuzlara lensle girmek de gözlerde alerjik reaksiyon oluşumunu tetikleyebilir. Lenslerin üzerine yapışacak polen ve mikroplar, alerjilerden iltihaplanmalara kadar pek çok ciddi problemin oluşmasına sebep olabilir. Bu sebepten dolayı, özellikle yaz aylarında lens yerine gözlük kullanılması, bu riskleri en aza indirmek için alınabilecek önlemlerden bir tanesi. Gözlerde oluşabilecek pek çok hastalık için en önemli etkenlerden bir tanesi güneş ışınlarıdır. Ultraviyole ışınlarının göze verebileceği rahatsızlıklardan korunmak için, UV korumalı güneş gözlüğü kullanılmasını tavsiye ediyoruz” ifadesini kullandı. En sık görülen rahatsızlık: Alerjik Konjonktivit Havaların ısınmasıyla birlikte görülme oranlarında ciddi artış yaşanan alerjik konjonktivit hastalığının ortaya çıkmasındaki en önemli etkenlerin polenler, ortamdaki toz vs. gibi çevresel faktörler olduğunu belirten Duman, “Alerjik konjonktivit, gözlerde aşırı sulanma, ağrı, kaşıntı, çapaklanma, iplik gibi sekresyon ve sabahları kirpiklerde kabuklanma belirtileri ile kendisini gösterir. İlerleyen dönemlerde gözlerin çok kaşınması ile sonucu gözü ovuşturmak keratokonus gibi rahatsızlıkları tetikleyeceği için, bu belirtilerin gözlendiği kişilerin hızlıca detaylı bir göz muayenesinin gerçekleştirilmesi ve tedavilerine başlanması gerekiyor. Alerjik konjonktivit hastaları için ancak zamanında ve erken tedavi sayesinde, ilerleyen dönemde çok ciddi sonuçlar oluşmasının önüne geçilebilir. Aynı zamanda alerjik reaksiyona sebep olan maddelerin tespit edilerek temasın minimuma indirilmesi, gerekli damlaların kullanımı ile alerjik konjonktivit kontrol altına alınabilir” dedi. Alınacak birtakım önlemlerle göz alerjilerinden korunulabileceğini ifade eden Duman, özellikle salgın döneminde göz sağlığına dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, çevre ile temas halinde olan ellerin gözlere sürülmesi durumunda enfeksiyona da zemin hazırlayabileceğini söyledi. Son olarak önerilerde bulunan Duman, “Filtreli klima kullanın ve çalıştığınız ortamı sık havalandırın. Yataklarda toz tutmayan kumaşlardan nevresim takımları kullanın. Evde toz alırken ıslak bez kullanın. Ellerinizi ve yüzünüzü bol su ile sıkça yıkayın. Gözlerinizi ovuşturmayın ve temastan kaçının. Bu tür basit önlemlerle riski azaltabilirsiniz” diye konuştu.