Avrupa’da kadın istihdamının en önemli alanlarından birini oluşturan kooperatifler, Türkiye’de de son yıllarda cazip hale geldi. Sadece son iki yılda 81 yeni kadın kooperatifi kuruldu ve toplamda sayıları 300’ü buldu. Artan ilginin en büyük nedeni, kadın kooperatifleşmesine yönelik teşvikler…

KELİME ATA / ANKARA Yerel potansiyeli açığa çıkarmak suretiyle kalkınmaya katkı sağlayan, kadın emeğini ekonomi içinde bir değere dönüştüren ve kadın istihdamını büyüten kooperatifleşme, son yıllarda büyük mesafeler kat etti. 2000’li yılların başında bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda olan kadın kooperatiflerinin sayısı bugün 300’ü buldu. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, "Kadınların Kooperatifler Yoluyla Güçlendirilmesi Projesi" hakkında bilgi verirken son iki yılda 81 kadın kooperatifinin kurulduğunu, ve 111 yeni kooperatifin de kurulma aşamasına getirildiğini belirtirken, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da Kooperatiflerin Desteklenmesi (KOOP-DES) Programı kapsamında kadın kooperatiflerine kalkınmada öncelikli yörelerde yüzde 75'e, diğer bölgelerde yüzde 50'ye kadar olmak üzere 150 bin liraya kadar hibe desteği verildiğini söyledi. Pekcan’ın açıklamasına göre, Türkiye’de toplam 300 civarında kadın kooperatifi bulunuyor ve bu kooperatifler kadının güçlenmesini sağlıyor. Günebakan Kadınlar Kooperatifi 2018 yılında Batıkent’te 10 ortakla yola çıkan Günebakan Kadın Kooperatifi’nin Başkanı Sıla Soyaslan, kadın emeğinin değerlendirilmesi, kadının toplumsal yaşam içerisinde yerini alabilmesi konusunda köy ve mahallelerde uzun süredir yürüttükleri çalışmalar sonucunda kooperatif kurmaya karar verdiklerini söyledi. İki yılda yüzlerce kadına ulaştıklarını ve hayatlarına dokunduklarını, emeklerinin karşılığını alabilmelerine vesile olduklarını belirten Soyaslan, “Sadece kendi ürettiğimiz ürünleri değil, Türkiye’nin farklı illerinden dayanışma amaçlı getirttiğimiz yöresel ürünleri de satıyoruz. Kafeterya aynı zamanda eğitim amaçlı da kullanılıyor” diye konuştu. Soyaslan, kooperatifleşme modelinin yaygınlaşmasının nedenleri konusunda ise şöyle dedi: “Türkiye’de kadın emeği çok değersizleşti. Kooperatifleşme olumsuz koşullarda kadın emeğinin değerlendirilmesinde önemli bir model. Üreten kadınların çoğunlukla el emeğine dayalı ürünlerini pazarlama ve değerlendirme konusundaki örgütlenme gereksinimleri, kooperatifleşmeyi canlandırdı. Avrupa’da kadın kooperatifleri, istihdamın çok büyük bir bölümünü karşılıyor. Bu anlayış şimdi Türkiye’de de gelişiyor ve kooperatif kuruluşu devlet tarafından da destekleniyor. Devlet hibe verirken aynı zamanda belli vergi avantajları da sağlıyor.” ANGİKAD Başkanı Yılmaz: Kooperatiflerle dayanışma içindeyiz Ankara Girişimci İş Kadınları Derneği Başkanı Aysu Yavuz ise 2007 yılında kadın girişimciliğini ve istihdamını desteklemek üzere derneği kurduklarını anımsattı ve çoğunlukla kadın el emeğine dayanan işlerde güç birliği yapılması halinde daha başarılı olunacağının görülmesi ve başarılı kooperatifleşme örneklerinin çoğalması nedeniyle kadınların kooperatifleşmeye yöneldiğini söyledi. Yerel potansiyeli harekete geçiren ve kadın emeğini değerlendiren kooperatiflerle dayanışma içinde olduklarını belirten Yavuz, “2017 yılında Ankara Mamak’ta bulunan Zeytin Dalı Kooperatifini ziyaret ederek, yapmış oldukları keçe ve kumaş ürünlerinden üyelerimize yılbaşı hediyesi sipariş ederek kendilerine maddi destek sağlamaya çalıştık. Bunun dışında özellikle Toplumsal Cinsiyet Eşitliği (TOCE) komitemizin çalışmaları kapsamında 2018 yılında Polatlı Belediyesi ve Kent Konseyi’nin de katkıları ile Polatlı’da düzenlemiş olduğumuz etkinlikte, kadın girişimciliği hikayeleri arasında Polatlı’da kurulan kadın kooperatiflerinin en başarılı örneklerinden biri olan Anadolu Bacıları Kooperatifi’nin daha geniş kitlelerce tanınmasını sağladık ve kendileriyle ortak projeler üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.
Editör: TE Bilisim