Artun TALAY Çoğu insan galip gelebildiklerinde, başarılı olduklarında ya da bir zafer kazandıklarında son derece cömert ve hoşgörülü olurlar. Ayrıca unutulmaması gereken bir noktada her kahramanın yendiği veya galip olduğu rakibine bir şükran borcu olduğudur. Çünkü onun zafer kazanabilmesi ve bir kahraman olması ancak ona mağlup olup, bir diğer kişinin ya da rakiplerinin bulunması halinde gerçekleşebilir. Çünkü rakip olmazsa galibiyet de olmaz. Eğer rakibinin zorlandığını görürse rakibine kazanması için yardımcı olmak da ayrı bir maharet gerektirir. Özcan Kutlu’nun Türkiye’de geçilmesi çok zor atletleri olduğu gibi geçilebilecek atletleri de vardı. Özcan Kutlu hocamızın geçilmesi zor atletlerini geçemeyenler onun yanında saygıyla bulunurken, Özcan hocamızın geçilebilecek atletlerini geçenler de sevgiyle onun yanında bulunmaktan zevk alırlardı. Özcan Kutlu büyüğümüz çoğu kaybeden kişi gibi morali bozuk, canı sıkkın ve genellikle şartların olumsuzluğundan yakınan bir kişi rolüne bürünmezdi. Tam tersine atletlerini geçen antrenörü ve atletlerini tebrik edip, diğer kişilerin önünde başarısını överdi ve bunu bilinçli olarak abartırdı. Zaten tebrik faslı bitince antrenörün etrafındakiler birbir dağılır. Bir taraftan zaferin hazzını ve gururunu yaşarken öte yandan çevresindekiler dağıldığı için kendisini yalnız hisseden antrenörün yanında olmak ve onu dinleyenin yalnız Özcan Kutlu olması o antrenörün ona bağlanmasını sağlardı. Ama yenmeyi beceremeyenlerin çırpınıp durmaları Özcan Kutlu’nun onlara kazanmaları için yardım etmesine, bir kez daha insanları kendisine bağlamanın yolunu bulmasına neden olurdu. Unutulmaması gereken şey, eğer doğru biçimde kullanılırsa, aslında her yenilginin sonuçta bir galibiyete ve zafere dönüşme ihtimalinin olduğudur. Özcan Kutlu bu incelikleri bilen büyüğümüzdü. Hocamız her yıl yayımlanan Atletizm yıllığında hata olmasın isterdi. Sağlıklı istatistik için yıllığa girenlerin uluslararası, Türkiye birinciliği, federasyon denemelerini kendisi yakından takip ederken, illerindeki yarışlarda en iyi dereceye ulaşanların sonuçları kendisine bildirmelerini ister Özcan Kutlu hocamızdan şunu öğrenmiş olduk. “Kendimizi en iyi kendimiz tanırız. İnsan önce kendisine yardım etmeyi bilmelidir. Böylece insan iyilik yaptığında iyilik, kötülük yaptığında da kötülük göreceğini öğrenmiş olur. Çünkü kötülüğe karşı iyilik yapmak herkesin yapabileceği bir iş değildir.