HABER MERKEZİ- Mücevher Sektöründe önemli projeleri hayata geçiren Mücevher İhracatçıları Birliği Türkiye Ekonomisi'nin yüksek katma değer kapasitesini geliştirmek amacıyla daha nitelikli mesleki eğitim vermek yola çıktığı Değerli Taşlarla Geleceği İşlemek projesini tamamladı. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilerek yaşama geçirilen proje ile kuyumculuk sektörü elmas gibi değerli taşları işleyecek nitelikli personele eğitim verecek öğretmenler kazandı. MİB Başkanı Ayhan Güner, kısa ve uzun vadeli projelerle kuyumculuk sektörünün küresel rekabet gücünü arttırdıklarını ve sektörü geleceğe hazırlamak için köklü dönüşümlere imza attıklarını anlattı.

Mücevher İhracatçıları Birliği, Türkiye ekonomisini en önemli sorunlarından birisi olan katma değeri yüksek ürün üretmek amacıyla önemli bir projeyi tamamladı. 01.09.2014 – 31.08.2015 tarihleri arasında yürütülen projede, Mücevher İhracatçıları Birliği, Küçükçekmece Kuyumcu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, İstanbul Kuyumcu Esnaf ve Sanatkarları Odası ortaklığında ve İstanbul Ticaret Odası, Gaziantep Üniversitesi, Ghent Universty, Medart Sağlık Hizmetleri Kuyumculuk (Zen Pırlanta) iştirakinde İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı "Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Arttırılması Hibe Programı" kapsamında Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edildi. Proje Türkiye'de mesleki ve teknik eğitimin kalitesinin artırılmasına destek oldu.

Projenin kapanış toplantısında konuşan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, Hindistan'da 5 milyon kişinin mücevher taş kesimi sektöründe istihdam edildiğini belirterek; "Bugün dünyanın en köklü ve üretim yeteneği yüksek ülkelerinden biri Türkiye… Eksiğimiz ne? Ham elması alıp, kesip, işleyemiyoruz. Oysa asıl katma değer burada. Biz işlenmiş taşı alıp mücevher yapıyorduk; artık ham taşı alıp, kendimiz kesip, işleyip sonra da sektöre kazandırarak daha yüksek katma değer yaratacağız." dedi. Konuşmasında yarı değerli taşlardan örnek veren Güner; Anadolu'da çıkan Kalsedon'u işleyemeyen Türkiye'nin kilosunu 10 Dolara ihraç ettiği öz taşını kesilmiş ve işlenmiş olarak gramını 10 dolardan başlayan fiyatlarla alabildiğini belirterek; "Her sektörde katma değer yaratabilme gücümüzü ne kadar geriye çekebilirsek o kadar kar elde edeceğiz. İhracatın değerini arttırmak için buna zorunluyuz." dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

"Son dönemde gerçekleştirdiğimiz projelerle sektörümüzü geleceğe hazırlıyoruz. Öncelikle eğitim programlarıyla sektörümüzün gelecekte ihtiyaç duyacağı -aslında halen ihtiyaç duyduğumuz- nitelikli insan gücünü yetiştiriyoruz… Bunun için de bu insanları yetiştirecek eğitim kadrosuyla işe başladık ve bu projeyle işte bu nitelikli eğitmenleri yetiştiriyoruz..

Sektörümüzü geleceğe hazırlarken gerçek bir dönüşüme imza atıyoruz arkadaşlar… Dünyanın en güçlü montör kapasitesine sahibiz ama ne yazık ki elmas başta olmak üzere değerli taşları işleme kapasitemiz yok… Bu konuda bu taşları işleyecek insanları işte bugün tamamladığımız eğitim programlarıyla yetiştirirken, sizlerin bu değerli taşların ticaretini yapabilmenizi de kolaylaştırdık. İstanbul Elmas Borsası üyeleri arasındaki işlemleri iç piyasada satılmamak kaydıyla vergi dışında bırakarak sektörün önünü açtık. Artık sıra geldi değerli taş kesim atölyelerini kurup geliştirecek bir adım atmak. Bu konuda hem bizlerin hem de devletin üzerine düşen sorumluluklar var. Ülkemizdeki bazı bölgeleri bu anlamda serbest bölge ya da değerli taş kesim köyleri kurarak geliştirebileceğimiz gibi buralardaki üretim de ülkemizin ihracat değerine değer katacaktır."

Hanut Mafyasına rağmen ülkemize değer katmaya devam ediyoruz

Konuşmasında, son 20 yılda Türkiye’ye gelen turist sayısının 5 katına çıktığını belirten Güner; "Ancak hepimiz son yıllarda turistik bölgelerdeki durumu biliyoruz. Hanutçular için çalışan bir tane CENTER açılıyor, binlerce kuyumcu kapanıyor… " diyerek turistik bölgelerde Türkiye’ye ihanet edildiğini şu sözlerle anlattı.

"Neden Türkiye’ye gelen turist sayısı 7 milyondan 34 milyona çıkarken özellikle turistik bölgelerde kuyumcu dükkanları birbiri ardına kapanıyor? Zira bazı kötü niyetli turizm acentaları ve rehberleri yüzde 40-60 arasında değişen komisyon uğruna turistlere Türkiye’yi ve Türkiye esnafını kötülüyorlar. Biz ekonomimize değer katalım diye çalışıp didinirken bunlar değerimizi zayıflatmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Neticede bizim 1000 Dolara sattığımız bir mücevheri 2500-3000 dolara satıyorlar ki bu hanut mafyasının kesesi dolsun… Bu turistler bu kadar pahalıya aldıkları ürünün gerçek durumuyla yüzleştiğinde olan Türkiye’ye oluyor. Biz bu kötü niyetli insanlara rağmen yolumuza devam ediyoruz. Ekonomimize değer katarak ve günden güne kendimizi geliştirerek bunu yapmaya devam edeceğiz."

Proje kapsamında, uygulamalı eğitim modelini desteklemesi amacıyla Kuyumculuk Lisesinde; "Değerli Taş İnceleme Laboratuarı" kuruldu. Türkiye genelinde kuyumculuk alanında 25 öğretmenimize "Pırlantada Kalite Değerlendirme" eğitimi verildi. Eğitimlerde çekilen pırlanta eğitim videoları kuyumculuk okullarında izlenebilmesi için proje web sitesine yüklendi. Her okuldaki öğretmenler, kullanıcı adı ile kayıt olacağı platformda; videoları izleyebilecek ve öğrencilerine izletebilecek. Bir diğer eğitim ise bilgisayar ile mücevher modelleme olan "Eğitmen Tasarım Eğitimi" üzerine gerçekleşti. Alınan eğitimin yaygınlaştırılması adına Kuyumculuk Lisesindeki bilgisayarlarda kurulmak üzere orijinal "Tasarım Lisans Programı" alındı.

Küresel ekonomiye giderek daha fazla entegre olan Türkiye Ekonomisi bir yandan dünya ticaretindeki payını arttırırken bir yandan da ihraç ettiği ürün ve hizmetlerin niteliğini geliştiriyor. Katma değerini en yüksek geliştiren sektörlerden birisi olan mücevher sektörü, ihracattaki altından mamül mücevherin yerine değerli ve yarı değerli taşlardan mamül mücevher ihraç ettikçe ihracat kg değeri de yükseliyor. Bu anlamda ilk adımı atarak "Değerli taş kesim merkezi"ni açan ve işitme engelli gençlere istihdam olanağı yaratan Mücevher İhracatçıları Birliği değerli ve yarı değerli taşların işlenmesi anlamında daha nitelikli ve yaygın bir eğitim projesini yaşama geçirdi. Son 10 yılda ihracatını 3 yıldan fazla arttıran ve 2023 projeksiyonu çerçevesinde 12 milyar Dolarlık bir ihracat hedefi koyan sektör bu hedefe emin adımlarla ilerliyor. Sektörün en önemli sorunlarından birisinin değerli taşların işlenmesi olduğundan hareketle bu performansın kalıcı bir şekilde geliştirilebilmesini de sağlamak için "Değerli Taşlarla Geleceği İşlemek" projesi yaşama geçirildi. Yüksek katma değeri üretebilecek kalifiye ve iyi eğitimli bir iş gücüne ancak nitelikli bir mesleki eğitimle ulaşılabileceği için MİB, müfredat, eğitmen, teknik altyapı boyutlarını temel alarak mesleki ve teknik eğitim kalitesini bu proje ile arttıracak.

"Bu yayın Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin mali katkısıyla hazırlanmıştır. Bu yayının içeriğinden yalnızca Mücevher İhracatçıları Birliği sorumludur ve bu içerik hiçbir şekilde Avrupa Birliği veya Türkiye Cumhuriyeti’nin görüş ve tutumunu yansıtmamaktadır."