"Gerçek Zamanlı Oyun Motorları ve Dijital Sanat: Sinemadan Oyunlara Uzanan Yolculuk" paneli düzenlendi "Gerçek Zamanlı Oyun Motorları ve Dijital Sanat: Sinemadan Oyunlara Uzanan Yolculuk" paneli düzenlendi

Medya Sanat Galerisi, Güler Akalan ve Hayati Misman’ın "Baskı Resim Sergisi"ne ev sahipliği yapıyor. Akalan ve Misman’ın son yıllarda biriktirdikleri gravür baskı resimlerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan serginin koordinatörlüğünü Medya Sanat Galerisi işletmecisi Ayşegül Bora üstleniyor. Sanatçıların toplam 51 eserinden oluşan sergi, 24 Mayıs Çarşamba gününe kadar görülebilecek

CEMRE POLAT/ANKARA- Medya Sanat Galerisi, yeni bir karma sergiyle sanat izleyicilerini bir araya getirdi. Ressam Güler Akalan ve Hayati Misman’ın “Baskı Resim Sergisi” adlı karma sergisinin açılış kokteylinde çok sayıda sanatçı ve sanatsever buluştu. İçinde yaşadığı çevre ve sorunlarını yerel motifler kullanarak anlatan Güler Akalan ve gravür konusunda Türkiye’de tanınmış isimlerden Hayati Misman’ın geçmiş yıllarda biriktirdikleri gravür eserlerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan sergide, sanatçıların toplam 51 eseri beğeniye sunuldu. Koordinatörlüğünü Medya Sanat Galerisi işletmecisi Ayşegül Bora’nın üstlendiği “Baskı Resim Sergisi”, 24 Mayıs Çarşamba gününe kadar ziyarete açık olacak. Serginin açılış kokteylinde gazetemize konuşan baskı resim konusunda Türkiye’nin önde gelen isimlerinden Hayati Misman, sanatçı olabilmek için çok çalışmak gerektiğinin altını çizdi ve kendinin de her gün uzun saatler çalıştığını dile getirdi. Misman, “Genellikle gravür çalışıyorum, bu sergide de daha önce yaptığım eserlerim var. Gravür zor bir teknik, her sanatçının yapması gerektiğini düşünüyorum ama şimdilerde çoğu kişinin yapmadığını görüyorum. Çizime direkt pentürle başlıyorlar. Ben de uzun çalışmaların ardından şu an daha çok pentür ve yağlı boya çalışıyorum. Ben bu işin ırgatıyım, her gün sabah dokuzdan akşam beşe kadar çalışırım. Resim öyle bir şeydir ki, çalışmazsanız eliniz durur, çizemezsiniz. Pentürün tuvalindeki boya kurumayacak. Her gün sanatçının çalışması gerekir, bu işi bir yaşam biçimi haline getirmesi gerekir. Kendini bu işle özdeşleştirmezse, resim bir amatör işi olur, kendi üslubunu geliştiremez” dedi. Akalan: “Malzeme, amaç değil araçtır” Sergi hakkında bilgi veren Güler Akalan ise, ayrıca gravür tekniğinin ayrıntılarını anlattı. “Bu sergi gravür sergisi, çukur baskı alanında bir sergi. Benim de daha önceki çalışmalarımdan toparlama oldu. Gravür son derece meşakkatli bir tekniktir. Çinko plakalar üzerine yapılır, çelik kalemle çalışılır. Çukur baskı veya oyma baskı da denebilir. Baskı yapılacak görüntü ahşap, metal veya taş levha üzerine aktarıldıktan sonra levha mürekkep ile sıvanır. Gravür ağır bir teknik olduğu için sağlığımı da olumsuz yönde etkiliyor, bu yüzden tekniğimi değiştirmeyi düşünüyorum. Bizde malzeme her zaman için araçtır, hiçbir zaman araç olmamıştır. O amaca yönelik, ona uyum sağlamak için belirli bir süre gerekiyor, sonrasında eserlerinizi başka tekniklerle de üretebiliyorsunuz. Şu anda düşüncem küçük linol baskılar yapmak ya da akrilik çalışmak” dedi. Güler Akalan Samsun Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nü 1975’te bitirdi. 1981’in sonunda Millî Eğitim Bakanlığı’nın açtığı sınavla Gazi Yüksek Öğretmen Okulu’na Grafik Asistanı olarak atandı. 1985 yılında Lisans Eğitimini tamamladı, 1987’de Sanatta Yeterlik aldı. 1990’da Yardımcı Doçent, 2002 yılında Doçent ve 2007 yılında Profesör oldu. 2009-2012 arasında Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde kurucu Dekanı olarak görev yaptı. Halen Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalında öğretim üyesi olarak görev yapıyor. Akalan, ayrıca uluslararası karma ve grup sergilerine, Kültür Bakanlığı’nın yurt dışında düzenlediği Çağdaş Türk Özgün Baskı resim sergilerine (Helsinki/Finlandiya ve Çin), Devlet Resim ve Heykel Sergilerine, 4. Asya Sanat Bienali, 3.Grafik Sanatlar Bienali (İspanya), Uluslararası Exlibris Yarışması’na ve özel kuruluşların düzenlediği yarışmalı sergilere katıldı. Dhakka, Köln, Dortmund, Helsinki ve Razgrad olmak üzere yurt dışında 5, yurt içinde 21 kişisel sergi açtı. Sanatçı, ikisi Devlet Özgün Baskı resim Yarışması’nda olmak üzere 21 ödül ve mansiyon kazandı, 2007 Sanat Kurumu, Özgün Baskı Dalı’nda Yılın Sanatçısı seçildi. Yapıtlarının bir kısmı, İspanya (SantCarles de la Rapita), İtalya (MuseoMichetti in Francavilla al Mare) ve İzmir Devlet Resim Heykel Müzesi, İstanbul İMOGA, Anadolu Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi müzeleri ile Kültür Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Devlet konukevi gibi yerli ve yabancı, resmi ve özel kurumların koleksiyonlarında bulunmakta. Hayati Misman 1945 yılında Konya’da doğdu. 1961-64 Konya-Akşehir Öğretmen Okulu’nda öğrenim gördü. 1964-65 Erzincan-Tercan’da ilkokul öğretmenliği yaptı. 1965-68 Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim İs Eğitimi Bölümü’nde öğrenim gördü. Hayati Misman, Gazi Eğitim Enstitüsü Resim İş Bölümü’nden 1968 yılında mezun oldu. 1970-1975 yılları arasında MEB bursu ile gittiği Kassel Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde grafik tasarımı alanında ihtisas yaptı. 1975 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nde göreve başladı. 1984 yılında aynı üniversitede sanatta yeterlilik derecesi aldı. Sanatçı, 1987 yılında Gazi Üniversitesi’nde doçentliğini aldı. 1987-2001 Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi’nde öğretim üyeliği yaptı. 2001 Hacettepe Üniversitesi’ne geçerek profesör oldu. Yurt içi ve yurt dışında elinin üzerinde kişisel sergi düzenledi. Özellikle baskıresim konusunda Türkiye’nin önde gelen isimlerinden biri olan Misman’ın resimdeki en önemli özelliği ise çizgi. Doğanın değil, kendi doğasının biçimlerini resmetmeye çalışan sanatçı, halen Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi’nde konuk profesör olarak görevine devam etmekte.

Editör: Ahmet Ertüm