Utku ŞENSOY Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde bir avuç yurtsever vizyon sahibi insanın başlattığı, Ulu Önder Atatürk ve silah arkadaşlarının temelini attığı Cumhuriyet döneminde sürdürülen aydınlanma hareketinde yetişen şahsiyetlerle ne kadar övünsek azdır. Bugün aramızda olmayan, ancak gelecek nesillere bıraktıkları eşsiz eserler ve ilkeleriyle yaşayan cumhuriyetimizin iki ölümsüz ismini ve yaptıklarını anımsayalım. Büyük Mimar Kemaleddin Bey (Üsküdar 1870 - 13 Temmuz 1927) Kullandığımız 20 TL’lik banknot paraların üzerindeki portresiyle tanıdığımız Mimar Kemaleddin, mühendis mektebinin ardından Almanya’ya gitti. Yurda dönünce Mühendis Mektebi’nde öğretim üyesi, sonra da Savunma Bakanlığı Seraskerlik Dairesi baş mimarı oldu. 1908 yılında da Osmanlı Mimar ve Mühendis Cemiyeti adıyla Osmanlı’da modern anlamdaki ilk meslek odasını kurdu. Kudüs’te Mescid-i Aksa’nın onarımında gösterdiği başarıdan dolayı "İngiliz Kraliyet Mimarlık Akademisi" üyeliğine seçildi. Başlıca eserleri; İstanbul’da Çamlıca Kız Lisesi, Bostancı, Bebek ve Yeşilköy Camileri, Reşadiye Mektebi ve Sultan Reşat Türbesi, Ankara’da Gazi Eğitim Enstitüsü ve Demiryolları Müdürlüğü binalarıdır. Ayrıca Ankara’da Vedat Tek’ in başladığı Ankara Palas projesine son şeklini verdi. Klasik dönem Osmanlı mimarisinden esinlenen ulusal mimarlık akımının öncülerinden olan Mimar Kemaleddin, ulusal benliği biçimsel olarak Osmanlı ve İslam yapı elemanlarıyla ifade etti. Mimar Kemaleddin, simetrik olarak düzenlenen ön cephelerde kemer, saçak ve çini gibi öğeler kullanıp; kulemsi çıkıntılar ve boydan boya uzanan kornişlerle geleneksel mimariyi vurguladı. Mimar Kemaleddin Bey, çağdaş müzik bestecilerinden İlhan Mimaroğlu’nun babasıdır. Osman Nuri Koçtürk; gıda emperyalizmi savaşçısı (1918 de İzmir /4 Nisan 1994) Ankara Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi’ni 1943 yılında birinci olarak bitirdi. Veteriner Teğmen olarak Türk Silahlı Kuvvelerinde göreve başladı. Ankara Üniversitesi Biyokimya dalında Doktor unvanı aldı. Milli Savunma Bakanlığı tarafından "Ordu beslenmesinde son gelişmeler ve ABD Ordusunda beslenme çalışmaları" konusunda incelemeler yapmak üzere ABD ye gönderildi. Missouri Üniversitesi Beslenme Kürsüsünde çalışmalarda bulundu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Kürsüsünde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Amerika Birleşik Devletleri’nin "yeşil devrim" diye yutturduğu kimyasal gübrelere, Hibrit tohumlara ve GDO’ lu tarım ürünlerine karşı durdu. Büyük bir yurtsever olan Koçtürk, yaşamı boyunca Türkiye ve Türk insanı için, "beslenme ve gıda emperyalizmine" karşı mücadele verdi. Ulusalcı duruşu ve Türk İnsanı için yaptığı çalışmalar sömürgeci zihniyetin ve emperyalizme hizmet edenlerin tepkisini çekti. KOÇTÜRK, 1966 yılında Tabii Senatör Haydar Tunçkanat tarafından açıklanan "Türkiye’de Nötralize Listesi" olarak bilinen CIA raporunda, “pasifize” edilmesi gereken isimler arasındaydı. Ankara Tıp Fakültesi’ndeki görevinden emekliye ayrıldıktan sonra, 12 Eylül darbesinde bir süre gözaltında tutuldu, işkence gördü. Türkiye ve Türk insanı için, bağımsızlığımızın olmazsa olmazı beslenme ve gıda emperyalizmine savaş açan bu gözüpek bilim adamı, toprağına yürekten bağlı bir yurtseverdi. Türkiye'nin gönüllü gıda uzmanlığını korkmadan cesurca yaparken, gıda yönünden kendi kendine yeten nadir ülkelerden olan Türkiye’nin yanlış tarım politikaları ile "ithal tarım ürünleri pazarı haline getirileceğine" dikkat çeken ilk gıda uzmanımızdı. Yaptığı bilimsel çalışmalar ile "yeşil devrim" ihracı ürünlerinin ülkemizde yetiştirilmesine karşı direndi. Amerikan yardımı adı altında verilen zamanı geçmiş "süt tozu", "margarin yağı", "gravyer peyniri"nin ülkemizde tüketilmesine karşı savaştı. "Yardım adı altında bize bayat gıdaları gönderiyorlardı, ama parasını veriyorduk." diyordu. 1965 yılından başlayarak, Ankara Bahçelievler İlkokulu’nda "beslenme kolu" olarak sınıfımızdaki öğrenci kardeşlerime dağıttığım süt tozlu sütlerden en çok içenlerden biri de ne yazık ki bendim. Zeytinliklerimizin tehdit altında olduğuna dikkat çekip, gıda terörünün kıskacı altındaki Anadolu insanını yılmadan uyardı. Anadolu’da binlerce yıldır ekilen "Anadolu Buğdayını" hedef alan malum emperyal gücün karanlık emellerine karşı mücadelesini sürdürdü. KOÇTÜRK, ithal ürünlere karşı savaş açtığında, zeytinyağı ve tarhana yemeyi öğütlediği için adı "Tarhana Osman’a" çıktı. Radyodaki yayınları durduruldu, Konya›da saldırıya uğradı, şans eseri kurtuldu. Baskılara boyun eğmedi, tehditlere karşı direndi, geri adım atmadı, ülke çıkarları için doğrulardan ödün vermedi. Roma, Washington, Viyana ve Paris'teki uluslararası kongrelerde bildiklerini anlattı. Türkiye’nin beslenme alanındaki ilk bilim insanı olan ve yarım asır önce gıda terörüne karşı savaş açan Karşıyakalı Doç. Dr. Osman Nuri Koçtürk, doğup büyüdüğü Karşıyaka'da, anısına hazırlanan büst ile ölümsüzleşti. Gazete ve dergilerde yayımlanmış makalelerinin yanı sıra 1953 -1978 yılları arasında 65 kitabı yayımlandı. "Sessiz Savaş", "Gıda Emperyalizmi" ve "Açlık Korkusu" en çok tanınan kitaplarıdır. Ülkemize önemli hizmetler veren yurtseverler, MİMAR KEMALEDDİN BEY ve OSMAN NURİ KOÇTÜRK’ ü bir kez daha saygıyla anıyoruz. [caption id="attachment_161016" align="alignleft" width="376"] Gazi Eğitim Enstitüsü[/caption] [caption id="attachment_161017" align="alignright" width="260"] Çamlıca kız lisesi[/caption]