Yavuz: Gazetecinin bir görevinin de sesi az çıkanları ya da duyulmayanları temsil etmek olduğunu düşünüyorum

Eşitlik Forumu tarafından düzenlen “Hak Temelli Habercilik” yarışmasında dereceye giren 24 Saat Gazetesi muhabiri Sultan Yavuz, İstanbul Novotel’de düzenlenen törende ödülünü aldı. Eşitlik Forumu’nun “İnsan Haklarına Erişim Kampanyası”projesi kapsamında düzenlen yarışmada, Yavuz ödülünü, Agos gazetesi köşe yazarı Pakrat Estukyan’dan aldı. Yavuz, “Bu ödül, bana ne kadar kıymetli bir iş yaptığımı ve doğru yolda olduğumu gösterdi” dedi

NAZ AKMAN - 24 Saat gazetesi muhabiri Sultan Yavuz, Eşitlik Forumu tarafından düzenlenen “Hak Temelli Habercilik” yarışmasında, “Ben Nilüferim” başlıklı röportajıyla derece alan altı gazeteciden biri oldu. İstanbul Novotel’de düzenlenen ödül gecesinde, Agos gazetesi köşe yazarı Pakrat Estukyan’dan ödülünü alan Yavuz, gazetecinin bir görevinin de, toplumda sesi az çıkanları ya da duyulmaları temsil etmesi olduğunu belirtti. 80 sivil toplum örgütü tarafından oluşturulan Eşitlik Forumu’nun, Avrupa Birliği desteğiyle hayata geçirdiği “İnsan Haklarına Erişim Kampanyası” projesi kapsamında düzenlediği “Hak Temelli Gazetecilik Yarışması,” hak haberciliğinin önemini vurgulamak ve insan hakları ihlalleri ile ayrımcılık vakalarını haber yapan yerel gazetecileri teşvik etmek için yapıldı. Yarışmaya başvuran haberler, dil kullanımı, kapsayıcılık, kapsamlılık gibi kriterler üzerinden değerlendirildi. Akademisyen Ülkü Doğanay, gazeteci Gökçer Tahincioğlu ve yazar Pakrat Estukya’nın bağımsız jüriyi oluşturduğu yarışmada, biri “Özel Jüri Ödülü” olmak üzere altı haber için ödül verildi. Üç kısa film ise ayrımcılıkla mücadele kapsamında ödüle değer bulundu. Geceye Avrupa Birliği Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger’in yanı sıra, jüri üyeleri, gazeteciler ve çok sayıda sivil toplum üyesi katıldı. Etkinlik, Sosyal Kültürel Yaşamı Geliştirme Derneği’nden Ayşe Görür’ün kampanyaya ilişkin konuşmasıyla başladı. Görür, “İnsan Haklarına Eşit Erişim Kampanyası”nı anlatarak şunları söyledi: “AB Türkiye Delegasyonu tarafından desteklenen Eşit Haklar İçin İnsanlar Derneği, Sosyal Kültürel Yaşamı Geliştime Derneği ve Karadeniz Kadın Dayanışma Derneği tarafından yürütülen “İnsan Haklarına Eşit Erişim Kampanyası” projesi kapsamında, ayrımcılıkla mücadele etmek ve ortak çalışmalar yürütmek üzere hak temelli çalışan 80 sivil toplum örgütü bir araya gelerek Eşitlik Forumu’nu kurdu. 2018 yılında çalışmalarına başlayan forum, şimdiye kadar yedi küçük yerel örgüte fon desteğinde bulundu. Türkiye genelinde uygulanan ayrımcılık algısı, türleri, failleri ve boyutları adlı saha çalışması da bulunmakta. Ödül gecesi, Eşitlik Forumu’nun bir etkinliği… Ayrımcılık temelli habercilik ve kısa film yarışması ödüllerinin haber ve eser sahiplerine takdim edilmesi için düzenlendi. “İnsan Haklarına Erişim İçin Kampanya Projesi”, ‘Haklar eşittir, eşitler haktır’ sözüyle yola çıktı. Kampanya sürecimiz, uluslarası konferans, konser, sergi, kısa film günleri ile festival şeklinde devam edecek.” Şenol, “İki inkar; ‘Ben ayrımcı değilim,’ ‘Bizde ayrımcılık yok’ Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan Eşit Haklar İzleme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zekiye Şenol, Eşitlik Forumu tarafından 2018 yılında yapılan ayrımcılık raporundan bahsederek, katılımcıların sadece 5.7’sinin Türkiye’de hiç ayrımcılık yapılmadığını söylediklerini belirtti. Katılımcıların yüzde 16.4’ünün ise çok fazla ayrımcılık yapıldığını vurguladıklarını belirten Şenol şunları söyledi: “Katılımcıların yüzde 83.1’i ‘her koşulda ayrımcılığı yanlış bulurum’ derken, ‘toplumun geneli ayrımcılığı yanlış bulur’ diyenlerin oranı yüzde 68 olmaktadır. Türkiye İnsan Hakları sözleşmeleri bakımından hiç ayrımcılık olmadığını belirtmektedir. Oysa Eskişehir’de devlet ve özel okulların hiçbirine otizmli bir öğrenci kayıt yaptırmadı. 10 gün önce İstanbul Fatih’te Suriyelilere ait işyerlerine saldırı yapıldı. Geçen hafya Konya’da Yahudi ve Hristiyanlara yönelik afişler asıldı. Bunlar ayrımcılığa ilişkin politikalara engel olmaktadır. Ayrıcılık araştımaları sonucu, yüzde 25.28 etnik, yüzde 26.59 inanç, yüzde 38.28 sığınmacı-göçmenlik, yüzde 34.8 cinsiyet, yüzde 36.28 LGBTİ, yüzde 42.02 siyasi görüş ve yüzde 18.70 engellilik temelinde her zaman ayrımcılık yapıldığını düşünüyor. Ayrımcılık, bireysel sonuç kadar toplumsal sonuç da doğurur. Toplumdal kutuplaşmayı artırır. Bu güvenin yeniden sağlanması etkin mücadaleyle mümkün. Başta hükümet ve medya organları olmak üzere herkese rol düşmektedir. Her alanda yaşanan ayrımcılığa karşı ve iki inkar arasına sıkışan grupların desteklenmesine ihtiyaç vardır. Ayrıcılığın görünür kılınmasına katkı sağlayanlara ödülleri verilecek. Emeklerine sağlık...” Yavuz, “Bu ödül bana ne kadar kıymetli bir iş yaptığımı ve doğru yolda olduğumu gösterdi” Ödülünü Pakrat Estukyan’dan alan Sultan Yavuz, yerel medyada muhabirlik yapmanın zorluklarından bahsederek şöyle konuştu: “Ankaralı bir yerel gazete muhabiri olarak, yaptığımız haberlerin çok kişiye ulaşmadığını düşünürüz ya da çok da değerli bulmayız. Belki de öyle hissettiriliriz. Ama bu ödül bana ne kadar kıymetli bir iş yaptığımı ve doğru yolda olduğumu gösterdi. Gazecilerin temsil etme görevleri olduğunu da düşünüyorum, sesi çıkmayanın ya da az duyulanın sesini duyarabilme gücü. Röportajıma konu olan Nilüfer’in hikâyesi beni çok etkilemiş ve üzmüştü. Yaşadığı şeyler hiç kolay değildi ama ben Nilüfer’le bağımı koparmadım, sosyal medya üzerinden yaşamını takip ettim ve şunu söyleyebilirim; Nilüfer şu anda sevdiği bir şehirde, sevdiği bir işi yapıyor ve hayatından memnun...” Yarışmada ödül alan diğer haberler; Hayri Demir’in hasta tutuklularla ilgili yaptığı “Bafra Kaymakamı’nın Koçer Özdal İçin Ölümünden Sonra Gönderdiği Yazı” başlıklı haberi. Murat Yaşar’ın Suriye’deki iç savaşta yerinden edilen Domlar’ı anlattığı “Domlar: Dün Suriye’nin Bugün Dünyanın Ötekileri” başlıklı haberi. Ceren Karlıdağ’ın “Üniversiteli genç kadınlar eğitim masrafları için konsomatrislik yapıyor,” Müzeyyen Yüce’nin “Sağlıkta ‘Ölüm’ Kriteri” haberleri… “Jüri Özel Ödülü” ise Altan Sancar’ın, “Müslümanlaştırılmış Ermenilerin yakınları anlatıyor: Eğil’in 1915 ile değişen çehresi” haberine verildi. Yarışmada ayrıca, “Terazi” isimli kısa film birinci olurken, “Hu” isimli film ikinci, “Harmony” ise üçüncülük ödülüne değer bulundu.
Editör: TE Bilisim