Okul Sporları Satranç Türkiye Birinciliği Finalleri Karaman’da gerçekleştirildi

[caption id="attachment_158741" align="alignright" width="302"] Türkiye Satranç Federasyonu (TSF) Başkanı Gülkız Tülay[/caption] NAZ AKMAN - Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye Satranç Federasyonu (TSF) ve ana sponsoru Türkiye İş Bankası’nın katkılarıyla düzenlenen Okul Sporları Satranç Türkiye Birinciliği için 81 ilde mahalli yarışmalar düzenlendi. Binlerce satranç sporcusunun ter döktüğü elemelerin ardından Adıyaman, Denizli, Giresun, Kastamonu, Kırıkkale, Mersin, muş ve Yalova’da düzenlenen grup yarışmaları sonucunda finale yükselen okul takımları dört gün boyunca şampiyonluk mücadelesi verdi. Satranç, okullarda en fazla tercih edilen branş Şampiyonada, köy okullarından özel okullara kadar pek çok takım ile engelleri satranç ile aşan sporcu, hakem ve antrenör yer aldı. Okul sporlarında satrancın en çok tercih edilen spor branşı olduğuna dikkat çeken TSF Başkanı Gülkız Tülay, “Bu şampiyona Spor Genel Müdürlüğü’nün bir faaliyeti. Federasyon olarak son yıllarda diğer branşlara oranla daha üst düzey bir turnuva yaratmıştık. Bunun nedeni en önemli alanımız okullardı. Okullar aracılığıyla satrancı Türkiye’nin dört bir yanına yaymayı hedeflemiştik nitekim bunu başardık. TSF ve MEB arasında 2005 yılında imzalanan protokolle satranç okullarda seçmeli ders olarak okutulmaya başladı. Daha sonra İş Bankası ana sponsorumuz olarak 25 binden fazla satranç sınıflarının açılmasına katkı sağladı. Dolayısıyla okullarda en fazla tercih edilen branş haline geldik. Öte yandan yönetime ilk geldiğimizde lisanslı sporcu sayısı 189 bindi, bugün ise 900 bin nerdeyse bir milyon olacak. Bu sayıyı da satrancın yaygınlaşması ile başardık. Satranç, lisanslı sporcu sayısında futbolunda önüne geçiyor” dedi. Spor başarısı derslere yansıyor Satrancın Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), temel esaslarını oluşturan pek çok şeyi kapsadığını ifade eden Tülay, satranç başarısının okul derslerine de olumlu katkı sunduğuna dikkat çekti. Tülay, “Satranç kolay uygulanabilir bir branş olması nedeniyle daha çok tercih edilen bir branş haline geldi. Satrançla ilgilenen çocukların okul başarısı çok yüksek, dolayısıyla velilerde tercih ediyor. Satrançta harcanan zaman kaybedilen bir zaman gibi algılanır. Oysa satrançta zaman kazanılan bir şeydir. Çünkü hem beyin dinlendirme hem de faydaları hakkında çocuklara önemli katkılar sağlayan bir branş. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile MEB’in basına yansıyan bir projesinde herhangi bir spor branşıyla ilgilenen çocukların okul başarı notlarına spor başarısı da ekleneceği bildirilmişti. Dolayısıyla spor, sosyal ve sportif not olarak çocukların eğitim başarısını etkileyebilecek” diye konuştu. Yeni dönem projeleri engellilere yönelik olacak Satrançta engellerin olmadığına işaret eden Tülay, yeni dönem projelerinin engelli sporculara yönelik olacağını söyledi. Tülay, “Satrancı en önemli noktasından biri de engel tanımıyor olması. Çünkü masanın başında Türkiye’nin her yerinden farklı okullardan gelen sporcular eşit koşullarda yarışıyor. Satranç cinsiyet, engel, yaş bakımından herkes için eşit imkanlar sunuyor. Bizim de son zamanlarda engelliler için düşündüğümüz projeler var. Geçtiğimiz yıl görme engellilerin eğitim aldığı okullarda satranç sınıfları açtık. Projenin adı da ‘Gören Eller’di. Önümüzdeki yılarda da engelliler üzerine yoğunlaşarak, projeler yapmak istiyoruz” sözlerine yer verdi. Tülay, “Kadın bakış açısının her spor branşında olması gerekiyor” TSF’nin ilk kadın başkanı olan Tülay, kadın bakış açısının her spor branşında olması gerektiğini söyleyerek, “Satranca çocuklarımın ilgi duyması üzerine başlamıştım. Daha sonra Tarsus’ta satranç kulübü kurdum. 2004 yılında TSF yönetimine girdim, 2012 yılında federasyonun ilk kadın başkanı seçildim. Federasyon başkanı olmak ve kadın olmak çok önemli. Kadınların farklı bir bakış açısı var. Detaylara farklı bakıyor ve çok yönlü düşünüyor. Bununla birlikte anaç duygularla bu sporla ilgilenen çocuklara en iyi imkanı sağlamaya çalışıyor. Kadın bakış açısının her spor branşında olması gerekiyor. Çocukların sağlığından, duruşundan, bakışına kadar her şeyiyle ilgileniyorsunuz. Çocukları satrançla buluştururken aynı zamanda turnuvaları düzenlediğimiz illeri de tanıtmaya çalışıyoruz. Bu tarz organizasyonları Türkiye’nin farklı illerinde gerçekleştirmeye gayret ediyoruz. Turnuvaları ayrıca ülkemizin önemli günlerine denk getirmeye çalışıyoruz ki özellikle uluslararası turnuvalarda yabancı sporculara ülkemizin tarihi hakkında bilgiler verebilelim” sözlerine yer verdi. [caption id="attachment_158743" align="alignleft" width="285"] Rakibe Akdağ[/caption] “Engelli olarak tüm bunları başarabildiysem, herkes başarabilir” Şampiyonanın en dikkat çekici antrenörlerinden biri olan Rakibe Akdağ, yaklaşık bir yıl önce başladığı satrançta önemli bir yol kat ederek, “Okul Sporları Satranç Türkiye Birinciliği Finalleri”nde gönüllü hakemlik yaptı. Tekstil eğitimi aldıktan sonra sektörde yer bulamayıp eve kapanan Akdağ, satranç sayesinde sosyal hayata katıldı. Karaman Gönülgözü Dinlenme Evine gittikten sonra satrançla tanıştığını ifade eden Akdağ, “Bir sene içerisinde hem hakemliğimi aldım hem de antrenörlük belgelerimi tamamladım. Geçen yıl Antalya’ya da düzenlenen kadınlar şampiyonasına giderek, 9’da 2 başarı elde ettim. Ben engelli olarak tüm bunları başarabildiysem, herkes başarabilir” dedi. Kadınların satranç sporuyla tanışması temennisinde bulunan Akdağ, “Kadınlar istedikten sonra her şeyi yapabilir. Bu nedenle bir kenara çekilmesinler. Çünkü kadın olarak biz bu sporda varız. Bir kere denedikten sonra her şeyi yapabileceğimize inanıyorum. Pes etmesinler. ‘Yapamam’ demesinler. Eğer yapılamayacak olsaydım, ben yapamazdım. Ben bu sporu yapabildikten sonra herkes yapabilir” diye konuştu. Bu alanda hedefinin kadınlar şampiyonasında birinciliği elde etmek olduğundan söz eden Akdağ, “Aday hakemlikte uluslararası düzeye yükselmek istiyorum. Bununla birlikte antrenörlük belgesinde ikinci kademe belgesi almak istiyorum. Satrançta gelebileceğim en iyi nokta için mücadele edeceğim” dedi. Karaman’ın gururu Göktepe Yatılı Bölge Okulu Karaman ilinden şampiyonaya katılan tek takım olan Göktepe Yatılı Bölge Okulu öğrencileri de satrancın hem sosyal ilişkilerinde kendilerine geliştirmelerine fırsat sunduğunu hem de okuldaki derslerinde daha fazla başarılı olmalarına imkan tanıdığını belirtti. Öğrenciler, satrancın analitik düşünme, disiplinli olma ve geleceği ön görerek kariyer planlamasında kendilerine farklı bir vizyon sunduğunu ifade etti. İlerde yapacakları mesleklerin yanı sıra satranç branşında gerek sporcu gerekse hakem olarak kariyerlerini ortak bir şekilde devam ettireceklerini söyleyerek, satrançta profesyonelleşerek, uluslararası turnuvalarda Türkiye’yi temsil etmek istediklerini belirtti.