Birsen GÜRDİL /Son yıllarda kadınlara karşı girişilen şiddet olayları ve tecavüzler yüzünden ülke genelinde öldürülme korkusu içinde yaşayan bizler çaresizlik içinde ne yapacağımızı bilmemekteyiz. Aşağı yukarı hemen hergün günlük gazetelerin birinci veya iç sayfalarında erkek geçinen ereklerin ya kurşunlarına veya keskin bıçaklarına hedef olan kadınlarımızın cinayet haberleri ülke genelinde korku ve endişe ile karşımıza çıkmaktadır. İsterseniz şöyle birkaç örnek vererek bu dehşet olaylarının ne noktaya geldiğini görmüş oluruz. İşte İstanbul’da yayımlanan bir gazetenin içi sayfasında yer alan bir aile faciası Antalya Aksu’da yaşayan 60 yaşındaki ziraatçı İngilizce öğretmeni olan eşi Anna’yı göğsüne pompalı tüfekle ateş ederek öldürdü. Hıncını alamayan baba, daha sonra 13 yaşındaki kızı Leyla’yı, yetmedi 15 yaşındaki oğlunu da öldürerek, kendi hayatına son verdi. Canavar ruhlu babanın beslediği 9 köpekte sahipsiz kaldı. 5 Çocuk annesi kadını delik, deşik etti. Sivas’ta beş çocuk annesi bir kadın evinin sokağında bir cani tarafından bıçaklanarak katledildi. Erkek geçinen bozuntu, zavallı kadını delik, deşik gederek kayıplara karıştı. Adana Çukurova’da kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisini evinin önünde, çıkan tartışma sonucu cebinden çıkardığı tabanca ile vurarak öldürdü. İzmir’de, karısını ve sevgilisini öldürdü. İki çocuk annesi 36 yaşındaki bir kadın yasak aşk yaşadığını ileri süren eşi, 38 yaşındaki M. Şirin tarafından tabanca ile vurularak öldürüldü. Tabi yasak aşkın aktörü de tabanca mermilerinden canını kurtaramadı. İnsanları dehşete düşüren bu kadın katliamlarına birkaç örnek daha vermek istiyorum. Sabıkalı koca, cezaevinden çıkıp karısını öldürdü. İki çocuk annesi ikinci kocası olan mahkûm Kadir Alay, İzmir-Aliağa’da hapis yattığı Şakran Cezaevi’nden izinli çıkıp kendisinden ayrılmak isteyen eşi Simge Alay’a pusu kurup evinin önünde pompalı tüfekle dört el ateş ederek öldürdü. Bu kadına şiddet uygulayan kanlı cinayetlerin sadece binde biri. Görülüyor ki ortada acilen halledilmesi gereken bir gerçek var. Daha gündemden düşmeyen Özgecan olayından bu yana sadece, 2016 yılında 238 kadın acımasızca katledilmişlerdir. Dünya genelinde oldukça yüksek olan bu cinayetlere, Türkiye hiçte hoş olmayan bir sırada yer almaktadır. Bilindiği gibi 20 yaşında üniversite öğrencisi bir kız olan Özgecan Arslan, evli bir minibüs şoförü tarafından hunharca öldürülmüştü. Bu olay üzerine ülke genelinde başlatılan protesto kampanyalarıyla, durması ümit edilirken hiçte öyle olmadı. Erkek bozuntusu pislikler daha çok azarak savunmasız talihsiz kadınları katletmeye devam ediyorlar. İzmir Barosu Kadın Hakları Danışma ve Hukuk Araştırmaları Merkezi sorumlusu ve Baro Yönetim Kurulu üyesi Avukat Nuriye Kadan “2015 yılında 303 kadınımız katledilmiştir. 2016’da bu rakam 238 olarak kayıtlara geçmiştir. 2017’de de bu sayının artmasından korkuyoruz” derken İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi Sosyal Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı “Şiddetin bir kişilik bozukluğu ve sonradan öğrenilen bir davranış olup, erkek yetiştiği ailede babasından ya da sokaktaki diğer erkeklerden şiddeti öğrenmiş olabilir. Türkiye’de birçok erkek şiddet kullanmanın erkeklik olduğunu düşünmektedir” demektedir. Geride bıraktığımız 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü, dolayısıyla bu konuda görüşlerini açıklayan pek çok kadın toplum örgütleri, olayları şiddetle protesto ederken cinayetlere sebep olan olayları da ortaya koymuşlardır. Pek çok erkek sevdiği kadının bir başkası ile ilişkisine tahammül edememektedir. Tek taraflı sevginin insanı mutlu edemeyeceğini hesaba katmamaktadır. Kadınnın beraberlikten vazgeçip ayrılması ve boşanmak istemesi, giyim, kuşamda farklı davranışlar sergilemelerine, çalışıp para kazanmalarına, günlerini daha ziyade dışarıda geçirenlere, açık saçık giyinen kadınlara tahammülleri olmayıp son çare olarak silaha sarılmalarıdır. Türkiye’de kadın cinayetlerinin yüzde 55’i reddedilme, ayrılma, kıskançlık ve namus gibi sebeplerden ileri gelmektedir. Yine ülkemizde yapılan bir araştırmaya göre kadın katilleri arasında erkek arabaların oranı yüzde 20, kadın katilleri arasında koca, eski koca, sevgili ve eski sevgili oranı yüzde 75, kadın katilleri arasında yabancı erkekler ise yüzde 5’i bulmaktadır. Kadına şiddet uygulayan erkeklerin pek çoğunun kafasında cinsel isteklerinin ağır bastığı görülmüştür. Sinema filmleri, dizilerdeki ilişkiler, tahrik edici yayınların ötesinde porno Cd’lerin bol miktarda piyasalarda satılması da bir tahrik vasıtasıdır. Bu arada bazı belediyelerin kadın-erkek ilişkilerini dini açıdan ele alıp kadını seks kölesi gibi gösteren kitap ve broşürler yayınlaması ortalığı karıştırmaya yetecek sebeplerdir. Ülkemizde pek çok kuruluş zorda olan kadının yanında olup, bu konuda kuruluş ve devlete güvenmeleri istenmektedir. Bir vatandaşlık görevi olarak yapacağımız iş tecavüze uğramış herhangi bir kız ve kadına yardımcı olup suçluyu ihbar etmektir. Bu konuda polis ve jandarma karakolları ile 155 ve 156 nolu telefonları her an aramak, Mor Çatı:0 212 292 52 31 Alo aile 183, kadın çocuk ve özürlü sosyal hizmet danışma hattı, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu acil yardım hattı: 0 212 656 96 96 nolu telefonların ötesinde, sağlık kuruluşları, Cumhuriyet savcılığı, şiddet önleme ve izleme merkezleri, belediye kadın danışma merkezleri, baroların kadına yönelik şiddet telefon hatları ve acil yardım kurulları şiddete maruz kalmış kadınlarımıza daima yardımcı olacak merkezlerdir. Bu arada güvenlik güçlerimizde bu konuda yardımcı olacaklardır. Çok zor durumda kalan kadınlarımız www.filmmor.org.tr internet adresinden de yardım isteyebilirler. Kadına tecavüz ve şiddet konusunda yapılan araştırmaların ortaya koyduğu acı gerçek ise bugüne kadar gerekli hiçbir tedbirin alınmamış olmasıdır. Oysa Türkiye kadına şiddeti önleyecek uluslararası İstanbul sözleşmesini 2015 yılında ilk imzalayan ülke olmasına rağmen ne yazık ki, bu uygulama gerçekleşmedi. Her ay Brezilya, Hindistan, Latin ülkeleri, orta Amerika ve Afrika ülkelerinin de pek çok kadın tecavüze maruz kaldıktan sonra feci şekilde öldürülmektedir. Yine de tanrım tüm kadınlarımızı erkek geçinen iki ayaklı bu canavarların gazabından kurtarsın.