Şizofreni Dernekleri Federasyonu’na sanatsal destek

NAZ AKMAN (ANKARA) - Başarılı sanatçı Pınar Ülgener, Şizofreni Dernekleri Federasyonu yararına tişört boyama workshopı düzenledi. Şizofreni hastaları ile birlikte yapılan sosyal projenin amacı, ön yargıları kırmak. Geçtiğimiz günlerde “Uzay Hoşluğu” isimli tematik sergisi ile Başkentli sanatseverlerden beğeni toplayan Resim Öğretmeni ve Tasarımcı Pınar Ülgener, şizofreni hastalarını ve alanında uzman sanatçıları bir araya getirerek, tişört boyama atölye çalışması düzenledi. Şizofreni Dernekleri Federasyonu yararına yapılan etkinlikte, şizofreni hastalarının birbirinden başarılı tabloları da sergilendi. Şizofreni hastalarına yönelik algıların değiştirilmesi amacıyla düzenlenen etkinliğe çok sayıda sanatçı, psikolog, tasarımcı ve aileler katıldı. Mithatpaşa’da bulunan Coffee Lab isimli kahvecinin alt katındaki atölyede düzenlenen etkinlikte, katılımcılar beraberinde getirdiği tişörtlere, Pop Art ve Old School şeklinde iki tema etrafında farklı tasarımlar üretti. Atölye çalışmasının ardından şizofrenilere yönelik söylemler hakkında söyleşi düzenlendi. Sosyal proje ile farkındalık yaratmaya çalıştıklarını ifade eden Ülgener, “Etkinlikte çocuklar, aileler, psikologlar, sanatçılar ve Şizofreni Dernekleri Federasyonu’ndan arkadaşlarımızla aynı ortamı paylaşarak sanatsal çalışmalar ürettik. Şizofrenilerin bağış gibi bir şeye ihtiyacı yok. Her şeyden önemlisi kendilerini iyi hissetmek ve dışlanmamak istiyorlar. Bizler de şizofrenlere ilişkin söylemlerin düzelmesini istiyoruz. Ön yargıların, algıların değişmesini talep ediyoruz. Sadece bizlerin değil finansörlerin, kurumsal yerlerin, sanatçıların yani toplumun her kesiminin bu sosyal sorumluluk bilinciyle projeler üretmesi gerekiyor” dedi. Bir kahve markası öncülüğünde çeşitli sosyal sorumluluk projeleri düzenlediklerini söyleyen Medya, Reklam ve Sanat Danışmanı Güneş Küçükbabuccu da ötekileştirilen, desteğe ihtiyacı olan tüm kırılgan grupların yararı için bu tarz projelere destek verdiklerini belirtti. Kahve dükkanının alt katını sanatçılara destek olmak için atölye haline getirdiklerini söyleyen Küçükbabuccu, “Atölyemizde beş sanatçımız var. Bizler bu atölyeden her sanatçının faydalanmasını istiyoruz. Çalışma alanı olmayan tüm sanatçılarımız burayı gönül rahatlığıyla kullanabilir ama en önemli beklentimiz elbette burayı kullanırken sanatçılarımızın sosyal sorumluluk bilinciyle bizlere bir şeyler katabilmesi. Sanat, sosyal projelerle harmanlanınca daha anlamlı hale geliyor” diye konuştu. Şizofreni hasatlarının hikayelerine kulak verdiler Her hafta farklı bir şubede workshop düzenlediklerini bildiren Küçükbabuccu şöyle konuştu: “Amacımız gezici etkinlikler düzenlemek. Sosyal medya aracılığıyla bizlerle temasa geçen arkadaşlarımızdan etkinlik önerisi istiyoruz. Bunun nedeni elbette fikrimizin olmaması değil, farkında olmadığımız, görmediğimiz gruplardan veya durumlardan haberdar olabilmek. Şizofreni Dernekleri Federasyonu yararına yaptığımız bu etkinlikte, sosyal hizmetler alanında görev yapan ve daha önce federasyonda şizofreni arkadaşlarımızla birlikte çalışma fırsatı bulan Handan isimli arkadaşımızın önemli katkıları oldu. Etkinlikte, lisans, yüksek lisans, doktora gibi pek çok akademik başarısı olan şizofreni arkadaşlarımızla ortak bir alanda sanatsal bir çalışma yürüttük. Onların, hemen hemen her alanda imza attığı başarılı çalışmalarına ve hikayelerine kulak verdik. Toplum olarak şizofrenilere tehlike gözüyle bakıyoruz. Fakat hastalığını kabul edip gerekli tedaviyi görmeye çalışan arkadaşlarımızdan söz ediyoruz, bu ne kadar tehlikeli olabilir ki ? Bu ön yargıların değişebilmesi için ufak da olsa bir farkındalık çalışması yaptık. Ön yargısız organizasyonumuz ile hem katılımcılarımdan hem de şizofreni hastalarımızdan büyük bir destek gördük
Editör: TE Bilisim