Merhum Erbakan’ın partisine hiç oy vermedim. Görüşlerini hayalci bulup, zaman zaman alay ettiğimiz olurdu. Meselâ Türk Haberler Ajansı’nın Doğu İlleri Bürosu’nu yönetirken O’nun Doğu gezisini izlemekle görevlendirilmiştim. Bir minibüs dolusu gazeteci ile birlikteydik. Bir yerde yaptığı konuşmada Seyyit Çavuş’un 250 kiloluk top mermesini düşman gemisinin bacasından içeri atıp gemiyi berheva ettirdiğini gülerek dinlemiş, rahmetli Kâzım Pamuk’un taklitleriyle yol boyunca bayağı eğlenmiştik. Seyyit Çavuş’un 217 kiloluk top mermesini “Ya Allah” deyip kaldırdığı doğruydu.ermi Ancak mermi 50 kilo değil, 217 kiloydu. O mermi düşman gemisinin bacasından aşağı atılmamış, ancak topun yuvasına sürülebilmişti. Yine de muhteşem bir güçtü Seyyit Çavuş’un ki. Rahmetle anıyoruz. Hoca, her şeyden önce milli bir insandı. Ülkesinin Batı’dan birkaç adım önde olmasını hayal ediyordu. Bunun için de “sanayileşme” deyip durdu. Koalisyon ortağı iken Sanayi Bakanlığı’nı istemiş, gösterilen her arsaya bir fabrika temeli atmıştı. O temellerden biri, sonradan CHP’li Erzincan Senatörü Niyazi Ünsal tarafından arabanın bagajına konulup Ankara’ya kadar getirilmişti. Hoca’nın bir yönü böyle idi. Ama, Millilik yönü hiç değişmedi. Başbakanlığı döneminde özellikle ekonomide önemli başarılara imza attı. Ortağı ekonomi profesörüydü ama mucizeleri Makina profesörü Erbakan gerçekleştiriyordu. Kamu’nun bütün gelirlerini ortak bir havuzda topladı. Kuruluşların finans ihtiyaçlarını bu havuzdan karşıladı. Böylece, Hazine’nin yıllık borçlanma faizini kısa zamanda yüzde 170’ten yüzde 83’e indirme başarısını sağladı. Ayrıca, bütün çalışanlara ve emeklilere bir çırpıda yüzde 50 zam yaptı. “Hocam, ekonomi batar, enflasyon sıçrar” diyenlere, “hayır, ekonomi toparlanır, faiz ve enflasyon düşer” diye cevap vermişti. Dediği oldu. Ekonomi canlanmış, enflasyon ve borçlanma faizleri aşağı doğru inmeye başlamıştı. 1996 yılı sonunda 170 milyar dolar olması beklenen bütçe açığı 15 milyar dolara, 45 milyar dolar olması beklenen iç borç ise 22 milyar dolara düşürüldü Enflasyonla mücadelede büyük başarılara imza atıldı.Toplumun tüm gelir gruplarına enflasyon üzerinde 40-50 puanlık bir reel gelir sağlandı. 28 Haziran 1996 tarihinde 550 puan olan borsa endeksi, Şubat 1997’de 1700 puana yükseltilerek rekor kırıldı. 54. hükümet 26 Haziran 1996 tarihinde kurulmuştu. Kaynak paketlerden Ocak 1997 itibariyle 11,78 milyar dolar, Nisan 1997 itibariyle 13,33 milyar dolar bir gelir sağlandı. Yani, toplam 25,11 milyar dolar zamsız, vergisiz bir gelirin havuza aktarılması sağlandı. 1995 tarihinde işbaşında bulunan 53. hükümet döneminde bütçeden tarımı desteklemek için ayrılan pay sadece 19 trilyon iken, 1996 yılı içinse önceki hükümet tarafından öngörülen destekleme fonu sadece 38 trilyon TL idi. Refah-Yol, 1996 yılı ikinci yarıda yaptığı hamle ile 1996’daki desteklemeyi, 60 trilyon TL’ye çıkardığı gibi, 1997 yılı içinde de 95 trilyona yükseltti. Aradaki fark 57 trilyona ulaştı. Rahmetli mezarından kalkıp, öğrencilerinin hal-i pür melâlini görse, hepsini kara tahtanın önüne çıkarır; Oturun, hepinize sıfır! derdi. Ülkeyi, hocanın sıfırlık talebeleri yönetiyor.