Dr. (E) Tuğamiral Ergun MENGİ En son tekrar yapılan 23 Haziran 2019 İstanbul Belediye Başkanı seçimleriyle, seçim maratonundan yeni çıkan Türkiye, umarım yeniden seçim atmosferine girmez. Türkiye halkını 1957 seçimlerinden sonra, en fazla meşgul eden 31 Mart-23 Haziran 2019 seçimleri bir tek oyun dahi demokraside ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Bir oyla, 3-5 oyla sonuçlar değişmiştir. Ancak diğer taraftan Milletvekili seçimlerinde bırakın bir oyu, milyonlarla ifade edilen oylar %10’luk seçim barajı nedeniyle heba edilmekte ve Meclise yansıtılamamaktadır. Eylül 1980 darbesinden sonra getirilen bu kuralın, koalisyonları önlemek olduğu ifade edilmiştir. Aslında koalisyon çoğulculuk demek, farklı fikirlerin bir arada olması demektir. Bu kapsamda Avrupa ülkeleri 10 yıllardır koalisyon hükümetleriyle yönetilmektedir. Koalisyon halkın ihtiyaçlarının, farklı parti görüşleriyle, vatandaşın lehine önceliklendirilmesi olması gerekirken; Türkiye’de pastadan alınacak pay kavgasına dönüşmesi demokratik anlayışımızı yansıtmaktadır. Anavatan ve AKP’nin uzun yıllar tek parti hükümetini yaşadık. Siyasi ve demokratik hayatımıza getirdikleri-götürdükleri ortadır. Türkiye’de demokrasinin gelişmesi için öncelikle ele alınması gereken iki kanun Seçim ve Siyasi Partiler kanunudur. Demokrasinin temelini oluşturan bu iki kanun demokratik hale getirilmedikçe, demokrasiye ulaşmak mümkün olmayacaktır. Bu soruna dikkat çekmek isteyen Sn. Aylin Kotil “seçimlerde %10 seçim barajının antidemokratiktir. Türkiye’deki mozaik meclise ne kadar yansırsa ülke o kadar huzurlu olur” sözleriyle, 09-26 Temmuz 2013 tarihleri arasında İstanbul-Ankara arasını 17 gün de yürümüştür. Bu yürüyüş sırasında her türlü toplum sorununa mesajlar veren tişörtleriyle halkın sevgisini kazanan Sn. Kotil, maalesef TBMM’nin ve siyasi partilerin dikkatini çekememiştir. Kendisini yürüyüşünün 6. yılında tekrar kutluyorum.