HABER MERKEZİ-Güneş, deniz, hava kirliliği ve çevresel koşullar, etkisiyle ortaya çıkan ciltte kuruluk, matlaşma ve kırışıklıklar kabusa dönüşmeden önlemini alabilirsiniz. Dr. Yasemin Savaş Kaliteli Yaşam Kliniği Medikal Estetik Doktoru Yasemin Savaş, cildimizin ışıl ışıl olması için tercih edilen etkili yöntemlerle ile merak edilenleri anlattı. Yaşın ilerlemesiyle birlikte deride kolajen ve elastik liflerin özelliğini kaybettiğini ve ciltteki hyaluronik asit miktarının azaldığını söyleyen Dr. Yasemin Savaş, bunun sonucunda yüzde belirli bölgelerde yapısal ve hacimsel kayıplar, bunun sonucunda da kırışıklıklar, ve yaşlanmaya bağlı karakteristik çukurlar oluşur diye açıkladı. Dolgu uygulamalarının, yüzdeki yaşa bağlı çizgileri gidermek, yüze hacim kazandırmak, kaybedilen nemi geri vermek ve gençleştirmek için yapıldığını belirten Dr. Yasemin Savaş “30’lu yaşlardan sonra cildin kendini yenileme süreci yavaşlamaya başlar. Cilt eskisine oranla daha kurudur.Göz çevresinde ilk ince çizgiler belirmeye başlar. Cilt artık eskisi kadar sıkı ve pürüzsüz değildir. Yaşlanma süreci cildi gergin ve eklemleri hareketli tutmak için gerekli olan hyaluronik asit miktarınınzamanla azalması ile başlayan bir süreçtir. Hyaluronik asit bağ dokumuzda üretilen ve derimiz için olmazsa olmaz bir maddedir ve birçok besinden de alınabilir. Ancak tıbbi araştırmalar, gıdalarla alınmasının bağ dokusu içindeki miktarını anlamlı bir oranda değiştiremediğini göstermektedir. Bu durumun düzeltilebilmesi için deri altına enjeksiyonlarla, eksileni yerine koyacak oranda, hyaluronik asit verilmelidir. Hyaluronik asit, insan vücudunda ve daha birçok canlıda doğal olarak bulunan bir polisakkarittir, yani doğal bir şeker. Bu nedenle diğer sentetik dolgu maddelerine göre güvenlik profili çok yüksektir. Yani doku içerisine enjekte edildiğinde, bağ dokusunun diğer yapı taşlarıyla, hızlı bir uyum gösterir. Deride bağ dokusu dışında; kaslarda, kemiklerde ve özellikle eklemlerde bulunan bir maddedir” dedi.