Ergun MENGİ Küreselleşme, ülkelerin sadece ekonomilerini değil, bağımsızlıklarını, sınırlarını ve en önemlisi ana dillerini de etkilemeye başlamıştır. Yıllardır her alanda öz Türkçe kelimeler kullanılması sık sık dile getirilmesine rağmen son yıllarda Türkçemizde gözle görülür bir bozulma vardır. İnsanlarımız, “Teknoloji çağında bunlara alışmamız lazım” diyerek, ya karşı çıkmakta veya tehlikeyi küçümseyerek göz ardı etmektedir. Ama “Bugün atılan adım, geleceği şekillendirir” sözü bu kişilere karşı çıkmaktadır. Konuyla ilgili olarak Konfüçyus’dan bir alıntıyı paylaşmak istiyorum. ''.... bir milleti, ülkeyi bölmek isterseniz, öncelikle dillerini bozun. Dil düzensiz olursa, görevler gerektiği gibi yapılmaz ve adetler-kültürler bozulur. Adet- kültür bozulursa, adalet yanlış yola sapar. Adalet yoldan çıkarsa, halk ne yapacağını bilemez… İşte bunun için, hiçbir şey dil kadar önemli değildir...” (Bkz. http://www.gucluanadolugazetesi.com/guclu-dil-guclu-ulke27408.html) Yabancı kelimelerin çok kullanıldığı alanlardan birisi de spor dallarıdır. Fransızlar futbolda “İngilizce Goal” yerine “But(büüüü)” diye bağırmaktadırlar. “Off Side” yerine “oyun dışı” anlamına gelen “Hors-jeu” ifadesini kullanmaktadır. Ama Türkiye’de spor terimleri, İngilizcesinin Türkçe okunuşu şeklindedir. Bunlardan, Korner yerine Köşe Atışı, Free kick yerine Serbest Vuruş, Santra yerine Başlama Vuruşu gibi Türkçeleştirdiğimiz kelimeler tek kelimeyle muhteşem. Bugünlerde en çok gündemde olan kelime ise “VAR”, İngilizce Video Yardımcı Hakem anlamına gelen “Video Assistance Referee” kelimelerinin baş harflerinden oluşturulmuş yeni bir kelimedir. Voleybol Federasyonu bu sistemi yıllar önce uygulamaya soktu ve bir isim verdi, “Görüntülü Değerlendirme Sistemi” ifadesinin baş harflerinden “GDS” adını verdi (bkz. https://www.voleybolunsesi.com/content.php?cid=08&id=26879&topic=2). Futbol Federasyonu bunu neden kullanmaz da VAR der, anlamakta güçlük çekiyorum. Karar Futbol Federasyonun. (Bkz. https://www.21yyte.org/tr/merkezler/islevsel-arastirmamerkezleri/politik-sosyal-kulturel-arastirmalar-merkezi/guvensizlik-unsuru-6-turkcemizinbozulmasi). Diğer sporlara bakacak olursak: Teniste de aynı şekilde; TV sunucusu, maalesef servis atan oyunu kazanamadıysa, “kırmak” anlamına gelen İngilizce “Break” ifadesini kullanmaktadır. Servis karşılamada ise ritörn (İng.return) kelimesini kullanmaktadırlar. Bazı sunuculardan, çok komik şekilde, yarı Türkçe, yarı İngilizce “iyi ritörnleyemedi” gibi ifadeleri duymak insanı üzmektedir. Basketbolda, “Bench” yerine “kenar”, “fast-break” yerine “hızlı hücum” ifadeleri lisanımıza kazandırılmıştır. Bu kapsamda sporda kullanılan kelimelerin Türkçeleştirilmesinde başta federasyon başkanlıkları olmak üzere, televizyon ve yazılı basına önemli görevler düşmektedir.