Futbolda şiddet olayları her geçen gün artış gösteriyor

HABER VE FOTOĞRAFLAR / NAZ AKMAN (AA) -  Şiddetsiz Toplum Derneği, Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi desteğiyle, “Sporda Şiddet ve Düzensizlik” paneli düzenledi. Spor spikeri Tansu Polatkan’ın yönetimiyle düzenlenen etkinliğe, Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Günay, fakülte öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Pınar Yaprak Kemaloğlu ile Doç. Dr. Mehmet Güçlü, Celal Bayar Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim  Üyesi Yrd. Doç. Dr. Recep Cengiz ve Gençlik ve Spor Bakanlığı Hukuk Müşaviri Cafer Geyik katıldı. SÜMER: “GÖNÜLLÜLÜĞÜ YAŞAMINIZIN BİR PARÇASI HALİNE GETİRİN” Taraftar gruplarının sporda şiddeti önlemede önemli bir rol üstlendiğini belirten Rıza Sümer açılış konuşmasında, “Türkiye ve dünyanın benimsemediği ancak sık sık karşılaştığımız şiddet maalesef her alanda karşımıza çıkıyor. Bugünde burada spor camiasının önemli isimleriyle özellikle taraftarlar, oyuncular ve teknik ekiplerle milyonların yer aldığı spor alanlarında şiddetin azalması hatta yok edilmesi için yapılması gerekenleri tartışacağız. Taraftarların topluma örnek olması gerekiyor. Tribünlerde sergilenen yanlış ve uygunsuz hareketler maalesef spor camiasına yakışmıyor. Spor güzel bir sanattır çünkü hareketten oluşuyor. Bu nedenle şiddetin kesinlikle bu alanda olmaması gerekiyor. Şiddet sevgisizliğin öfkenin karşıtıdır. Özellikle öğrenci arkadaşlarıma sesleniyorum, gönüllülüğü yaşamınızın bir parçası haline getirin. Bir derneğe bir oluşuma mensup olmaya çalışın bu gönüllülükle hayatınızı zenginleştirirsiniz. Türkiye’de şiddetin özellikle sporda çok fazla olduğunu düşünmüyorum taraftar gruplarının bir araya gelerek konfederasyon kurmaları bu şiddet oranını azaltır. Dünyanın en büyük sorunu iyi ve yasal anlamda örgütlenememesidir. Şiddetsiz bir Türkiye ve dünya için birlik olmamız gerekiyor” dedi. [caption id="attachment_84386" align="alignright" width="288"] Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Günay[/caption] GÜNAY: “SPORUN ŞİDDET VEYA SALDIRGANLIKLA ANIMASI KABUL EDİLEMEZ” Türk milletinin sevgi, sabır ve hoşgörü ile bilindiğini ifade eden Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Günay, “Sporun şiddet veya saldırganlıkla anılması kabul edilir bir durum değildir. Çünkü bu sporun doğasına aykırı bir durumdur. Türkiye’de spor ve şiddet çok fazla yan yana gelebilecek kelimeler değil, tarihte istisnai birkaç kötü olay yaşandı ancak övünerek söyleyebilirim ki diğer ülkelere kıyasla bizim memleketimizde sporda vahim olaylar yaşanmadı, umarız hiç yaşanmaz. Anadolu insanının en büyük özelliği sevgi, sabır ve hoşgörüdür, nitekim Türklüğün en önemli özellikleri de bunlardır” diye konuştu. Panelin oturum başkanı, TRT Spor Müdürü ve TRT spikeri Tansu Polatkan da sporun en önemli branşlarından biri olan futbola şiddet ve öfke olaylarının daha fazla yaşandığını dile getirerek, “Sporda şiddet ve düzensizlik paneli, son zamanlarda spor dünyasında yaşananların önüne geçilmesi için neler yapılacağı konusunda sanırım hepimize fikir verecektir. Spor son zamanlarda toplumun en fazla ilgisini çeken alanlardan biri olmuştur. Maalesef zaman zaman üzücü olaylar gelişebiliyor. Bu da bana şu cümleyi hatırlatıyor, insanın olduğu her yerde her şey olabilir diye düşünüyorum. Şiddet spor branşlarından en fazla futbolda karşımıza çıkıyor. Yaralanmalar kavgalar dövüşler yaşanabiliyor” şeklinde konuştu. Yrd. Doç. Dr. Pınar Yaprak Kemaloğlu, sporda şiddete ilişkin sosyolojik analizlere dikkat çekerek, “Sporda şiddetin toplumsal ve kültürel boyutları çok önemlidir. Konu çok geniş ancak zamanımız kısıtlı. Sporda şiddetten önce şiddetin tanımına ilişkin birkaç söz sarf etmek istiyorum. Biliyorsunuz bu alanda yapılmış birçok felsefi, bilimsel çalışmalar var bunlar değişen yaklaşımlar ve tanımlamaları beraberinde getiriyor. Bunlar elbette dilsel farklılıklar ve bakış açısından kaynaklıdır. Literatürde en sık rastlanılan tanımlardan biri, Dünya Sağlık Örgütü’nün fiziksel güç veya kuvvetin amaçlı bir şekilde kullanılması, tehdit edici bir biçimde veya gerçekten kullanılmış olması şeklinde tanımlanır. Yani gerçekleşmemiş olsa dahi tehdit etme söz konusuysa bu da şiddettir. Ancak şiddet kavramının tanımı konusunda belirli bir uzlaşı sağlanmış değil. Spor alanındaki temsillerde sporun tanımlanmasına katkı sağlar” dedi. GÜÇLÜ: “SPORTİF ORTAM SALDIRGAN DAVRANIŞLARIN TAKLİT EDİLMESİ İÇİN UYGUN BİR ORTAM OLARAK GÖRÜLÜYOR” Psikolojik perspektiften spor ve şiddete işaret eden Doç. Dr. Mehmet Güçlü, “Uygarlaşma süreci içinde şiddet, denetim altına alınıp, başka bir mecraya kaydırılmakta ve heyecan arayışının evcilleştirilmiş hali, dövüşün ıslah edilmiş biçimine dönüşmektedir. Takımını desteklemek için stadyuma giden ya da ekran başında maçı izleyen izleyicilerin, şiddete başvurma sebebi olarak, sportif ortamın saldırgan davranışın taklit edilmesi için uygun bir alan olduğu görüşü hâkimdir. Sporda saldırgan davranışlar ve şiddeti sadece taraftarlar değil, sporun içinde bulunan sporcu, yönetici, hakem, amigo, medya vb. faktörler de teşvik etmekte ve sporda saldırgan davranışları ve şiddet eylemlerine açık davetiye çıkartmaktadır” dedi. Doç. Dr. Recep Cengiz de, sporda mobbinge değinerek, “Mobbing kelimesi Türk Dil Kurumunca “Bezdirme” olarak kabul ediliyor. İnsanın, yöneticilerin, amirlerin, üstlerin kişilikleri mobbing-bezdirmeyi üretiyor. Kişinin sosyal ilişkilerine, itibarına, yaşam kalitesine, mesleki durumuna, sağlığına dokunan tüm saldırılar mobbingdir” dedi. [caption id="attachment_84387" align="aligncenter" width="600"] Gençlik ve Spor Bakanlığı Hukuk Müşaviri Cafer Geyik, Celal Bayar Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi                    Öğretim  Üyesi Yrd. Doç. Dr. Recep Cengiz ve Spor spikeri Tansu Polatkan[/caption] GEYİK: “ŞİDDET DAHA ÇOK SAHA SONUÇLARI İLE GÜNCEL OLAYLARLA SINIRLI KALIYOR” Sporda şiddete karşı hukuksal boyutu değerlendiren Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Genel Müdürlüğü Hukuk Müşaviri Cafer Geyik ise “Türkiye futbol dalında yaygın olmak üzere spor müsabakalarında seyirci olaylarının ve düzensizliğin yaşandığı ülkelerden birisidir. Sporda şiddetin bir sebebi kişilerin ve toplumun sporu oyun olarak algılamıyor olmasıdır. Bu algılama çok da haksız değildir. Çünkü, spor artık bir oyun olmaktan çıkmıştır. Günümüzde spor, sadece sonuçtan veya seyir zevkinden ibaret değildir. Sporun, oyunculara ve diğer spor aktörlerine sosyal, psikolojik ve ekonomik birçok etkisi olmaktadır. Spordaki şiddet hukuki mevzuattaki eksikliklerden veya mevzuatın kararlılıkla uygulanmamasından da kaynaklanabilmektedir. Ancak sadece hukuki düzenleme ile sporda şiddetin önüne geçilmesi mümkün görülmemektedir. Toplum içerisinde bu yaptırımların uygulanmama ihtimalinin olduğunun düşünülmesi bile, öngörülen yaptırımları etkisiz hale getirmeye neden olabilmektedir. Türkiye’deki şiddet daha çok saha sonuçları ile veya güncel olaylarla sınırlı kalabilmektedir. Panelin ardından katılımcılara teşekkür belgesi verildi.