Güray SOYSAL SİYASET AĞIR MI BASIYOR? Nedendir bilmiyorum, Ankaralı genç futbolcular, Futbol Federasyonu’nun bünyesindeki teknik adamlar tarafından hep göz ardı ediliyor. Bu konuyu ben yazmaktan bıktım, ama Futbol Federasyonu’ndaki teknik adamlar, oralı bile değil, bildiklerini okuyorlar. Oysa... Ankara futbolunda bir Gençlerbirliği, bir Ankaragücü ve bir Osmanlıspor var. Bu kulüplerin alt yapı çalışmalarına gözlerini kapatanlara gerçekleri hatırlatmak için tüm çabamızı harcayacağımızın bilinmesini isteriz. Bunun son örneğini gördüğümden, konuyu gündeme yeniden getireceğim. Milli takımlara seçilen futbolcuların ahbap-çavuş ilişkileri ile gündemimizdeki yeri hep birinci plandaydı. Ankara’nın hep arka planlara atıldığını Başkent takımlarında ter döken gençlerin dikkate alınmadığını görüyoruz. Ama nedendir bilinmez, Ankara takımları hiç akla gelmiyor. Yalnızlığını her fırsatta dile getirdiğimiz Başkent Ankara’nın bu kimsesizliğine birilerinin parmak basması gerekir. Bu kişi de Futbol Federasyonu’nun Bursa temsilcisi olarak Mustafa Çağlar’dan başkası olmayınca bu kayırma işlemi iyice ayyuka çıktığı karşımızda duruyor.. Hem de Ankaragücü ile “kanka” olan Bursaspor’un temsilcisi görevde bulunduğu dönemde olması işi iyice çetrefilli duruma sokuyor. Öyle değil mi? 2 TEKNİK ADAMA HELAL OLSUN Biri Balıkesirspor’u, diğeri Eskişehirspor’u çalıştırıyor. Fuat Çapa sezon başından bu yana Eskişehirspor’un üzerine gelen her türlü felaketi tek başına göğüsledi ve bu takımı bırakmayı aklının ucundan dahi geçirmedi Takım düşme hattında olsa dahi, elindekilerle yetinip, burunları hep büyük kalan meslektaşlarına çok güzel bir örnek oldular. Balıkesirspor ise, Giray Bulak’ın çabası ile fedakârca çarpışıp duruyor. Bu iki takımın teknik adamları,burunları büyük, ancak yürekleri sinek kadar olanlara Türk futbolunun, teknik adam olarak, nasıl yöneticiliğini sergileyip, duruyorlar. Hem de ısrarla... Onun için bu 2 isim, hep gurur abidesi olarak karşımızda duracak. YAPMA BE BAŞKAN Geçmişte "Kızı için 7 Rolex marka saat karşılığında altın madalya" iddiasıyla gündeme gelen Türkiye Wushu Federasyonu Başkan Vekili Abdurrahman Akyüz'ün ismi şimdi de parti propagandası yaptığı için gündeme geldi. Akyüz, başkan vekilliğini yaptığı federasyonun resmi sitesinde kaleme aldığı yazısında CHP’yi sert sözlerle eleştirdi ve 31 Mart'ta AKP'nin desteklenmesi gerektiğini yazdı. Akyüz "Bu işin şakası yoktur ve maceraya da gerek yoktur. Ya hizmet ya sefalet tercih edilecek" diye yazdı... Başkan’ın bu düşüncelerinin spor arenasında olmadığı görüşündeyim. Şimdi ne yapıyor? AYHAN SÜMER 1930 yılında Nallıhan’da dünyaya gelen Ayhan Sümer, babası Hafız Mustafa Sümer’in 4 çocuğundan 3’ncüsü olarak doğduktan sonra, Başkent’e geldi. Mimar Kemal İlkokulu ve Taş mektepten sonra Gazi Lisesi’nden mezun olan Ayhan Sümer, 1953 yılında Ankara ve İstanbul’da tekstil işine girdi. Ticaret hayatının yanı sıra, Nallıhan Vakfı ve Ankaralılar Vakfı’nda faal görevlerde bulunan Ayhan Sümer birçok okulların yapılmasında da ön ayak oldu. Daha sonra, maddi ve manevi desteğini bonkörce sunup, Gençlerbirliği kulübünde efsane yöneticiliğe başlayan Ayhan Sümer şimdilerde kurduğu ticarethanesinin başında bulunuyor. Birçok yardım kurumlarına elini uzatan Ayhan Sümer, vefâkar insan dediği Serpil Sümer ile evli olup, 1 oğul ve 2 torun sahibi olmakla gururu duyuyor. BRAVO A.GÜCÜ TARAFTARINA Günümüzde kaybolan ‘VEFA’ konusunu, herkese yeniden hatırlatan Ankaragücü taraftarlarına minnet borçluyuz. Sizinle, Sporanki’de yayınlanan bir haberi paylaşmak istedim. İşte, o haber ve fotoğraf... “Ankaragücü'nün Antalya deplasmanından dönerken geçirdikleri kaza nedeniyle vefat eden 2 Ankaragücü taraftarı Eren Açıkgöz ve Mert Turgut Çakır unutulmadı.Sarı-Lacivertli taraftarlar Ankaragücü'nün imkânları el verdiği oranda Eren ve Mert Malatya deplasmanında da hatırlandı. 2 taraftarın üzerinde ismi yazılan tişörtler Malatya deplasmanına götürüldü ve yedek kulübesine konuldu.” Böylece Ankaragüçlüler taraftarların ne olduğu bir kez daha, dosta-düşmana sergiledi.