Mehmet Necati GÜNGÖR Rahmetli Demirel, Merkez Sağ’ın gerçek sahibi idi. Darbelere, muhtıralara karşı hep dik durdu, 6 defa gitmiş olmasına rağmen demokrasi mücadelesi ile 7 defa gelmeyi başardı. Her defasında söylediği siz, sanıyorum hepimizin hafızasındadır: “Tapulu arazime gecekondu diktirmem.” Maalesef o arazi, 17 yıldır işgalcilerin elinde. Güya merkez sağın sonraki temsilcileri ise oturmuşlar, hallerine ağlıyorlar. Tansu ile Ağar AKP sahilinde keyiflerine keyif katıyorlar. Mesut bey büyük acı yaşadı, acısıyla baş başa, sanıyorum biraz da rahatsızlığı var. Şifa diliyorum. DYP cenahından eski Sağlık Bakanı Rıfat Serdaroğlu’nun sağı toparlama çabaları dışında, bu alanda göze gelir bir çalışma görülmüyor. ANAP cenahından ise ses yok. Bu kanadın bilgelerinden eski Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, Ankara’daki bürosunda gelip-giden seçmenlerini ve dostlarını ağırlayarak kapısını her daim açık tutuyor. ANAP denince zaten sayın Sungurlu’dan başkası akla gelmiyor. ANAP’ın birçok eski politikacısı sutre gerisinden siyaseti izlemekle yetiniyorlar, o kadar. Gecekondu işgalinde olanlar, bu defa kendi gecekondularını kaptırmamak için çabalıyor. AKP, parçalanma sürecinde. Bir yandan Gül, diğer yandan onunla birlikte Babacan ve karşıda eski Başbakan Davutoğlu. Onlar, yeni parti kurma hazırlığındalar. Babacan’ın partisi yüzde 10-15 civarında oy alabilir tahminleri var. Tahminler tutarsa AKP, gecekondunun eski sahipleri DYP ve ANAP’ın akıbetlerine uğrayıp mum gibi eriyecek. AKP Genel Başkanı “ümmeti parçalamayın” deyip duruyor. İşlerine geldiğinde “millet”, gelmediğinde “ümmet” Hangisini yerseniz artık. Ama, ne denirse densin, bu parçalanmanın önüne geçmek zor. Genel Başkan tehdit ediyor: Parti kurma teşebbüsünde olanları umduklarına pişman edecek! Tehditler sökmüyor. AKP’de sular daha da bulanacağa benziyor. MHP’nin tabanından ise İYİ Parti’ye kaymalar var. Bahçeli her ne kadar İYİ Partilileri saflarına davet ediyorsa da, buradan olumlu bir tezahür yok. Üstelik Bahçeli’ye çok kızgın bir topluluk var. Hiçbir ülkücü O’nun yolundan gitmek istemiyor. “O’nun yolu yol değil” diyerek eski liderlerini bir nevi aforoz ediyorlar. AKP’de yolun sonu görünüyor. Artık herkes bu şarkıyı söylüyor. İktidarın sonu görününce, herkes kendine bir liman arayışı içinde. AKP’de sağlıklı liman olarak yine içlerinden birisine yöneliş var. Ali Babacan’ın kuracağı partiye doğru meyledenler seziliyor. Davutoğlu ve Gül ikilisine pas atılmadığını söylemekle yetinelim. Ufukta CHP-İyi Parti koalisyonu görünüyor. Bu koalisyona Babacan’ın partisi ile Saadet’in eklenme ihtimali de var. Her şey çok güzel olacak.