HABER VE FOTOĞRAFLAR NAZ AKMAN (ANKARA) - Türk Tabipler Birliği: “Gülmen ve Özakça tahliye edilsin” Uzamış açlık, ağır enfeksiyonlara, kalıcı bozukluklara, organ yetmezliklerine ve ölüme yol açıyor Türk Tabipler Birliği (TTB), cezaevinde açlık grevini sürdüren eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın sağlık durumları ve açlık grevcilere nasıl yaklaşılması gerektiğine ilişkin bilgiler verdi. Kanun Hükmünde Kararname ile işten çıkarılan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın işine dönmek için başlattığı ve yaklaşık 4 aydır sürdürdüğü açlık grevinin sağlık boyutuna ilişkin açıklamada bulunan hekimler, uzamış açlığın ölüme neden olduğunu belirtti. Tutuklu eğitimcilerin sağlık durumlarına dikkat çeken hekimler birliği, özellikle cezaevi koşullarında açlık grevini sürdüren kişilere zorla müdahale edilmemesi gerektiğini vurgulayarak bunun insan haklarına aykırı olduğunu bildirdi. Hekimler, düzenledikleri basın toplantısında Dünya Tabipler Birliği Malta ve Tokyo Bildirgelerini okuyarak mesleki etik hakkında konuştu. Açıklamada, “Daha önce başka açlık grevleri dolayısıyla Adalet Bakanlığı’na, cezaevi yetkililerine ve cezaevi hekimlerine ilettiğimiz gibi, hekimler, ayrımcılık yapmadan, mesleki etik ilkelere bağlı olarak çalışırlar. Türk Tabipleri Birliği’nin de hazırlanmasına katkı sunduğu etik bildirgeler, tüm dünyada hekimlere mesleklerini uygularken de yol göstermektedir. Türk Tabipleri Birliği olarak, insanı en yüce değer olarak görüyor, yaşamının korunması ve sağlıklı sürdürülmesini yenileyerek insanların kendileri ile ilgili kararları kendilerinin almalarını, en önemli mesleki sorumluluklarımız arasında kabul ediyoruz” denildi. TTB: “Açlık grevini hiçbir koşulda önermiyoruz” Hekimlik ilkeleri gereği, açlık grevlerini hiçbir koşulda önermediklerini belirten TTB,  Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın durumuna ilişkin, “Kilo kayıpları, halsizlik ve güçsüzlük artmış, yataktan kalkamamaya başlamışlardır. B1 vitamini kullanmaları, şu ana kadar nörolojik bir hasarın oluşmasını engellemiş görünmektedir. Uzamış açlıkla ilgili tıbbi bilgilerde kişinin yeterli besin, sıvı ve vitamin almamasının ciddi ve ağır klinik tablolara neden olduğu ortaya koyulmaktadır. Erken dönemde organizma açlığı tolere edebilirken, uzamış açlık, tüm sistemleri ve organları etkileyerek ağır enfeksiyonlara, kalıcı bozukluklara, organ yetmezliklerine ve ölüme yol açabilmektedir” dedi. “Bağımsız bir heyet olarak Gülmen ve Özakça’yı muayene etmek istiyoruz” Özellikle cezaevinde sürdürülen açlık grevlerindeki risklere dikkat çeken TTB, havalanma, ısınma, aydınlanma gibi temel ihtiyaçların karşılanamamasının, açlık grevinin beden üzerindeki olumsuz etkilerini arttırdığını açıkladı. Ayrıca cezaevlerinde yaşam alanlarının ve olanakların kısıtlılığı, açlık grevinin ilerleyen aşamalarında, o aşamaya uygun fiziksel koşulların sağlanamaması nedeniyle, tıbbi açıdan yeni sorunların oluşabileceği de kaydedildi. TTB,  Gülmen ve Özakça’nın sağlık durumlarına ilişkin bilgi alınamamasından kaynaklı olarak kamuoyunda endişelerin yaratıldığını ifade ederek, Adalet Bakanlığı’na, bağımsız bir heyet olarak eğitimcileri muayene etmek istediklerini bildirdiklerini ancak bir yanıt alamadıklarını belirtti.  Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’nin, cezaevinde sağlık hakkı açısından uyulması gereken standartlarına da değinen hekimler birliği, “Doktora erişim hakkı, bakımda eşitlik, hastanın rıza ve gizlilik hakkı, koruyucu sağlık hizmeti, insancıl danışmanlık, profesyonel bağımsızlık ve profesyonel yeterlilik’, devletlerin mahpusların sağlık hakkının sağlanması açısından bir yükümlülük alanı oluşturmaktadır” dedi. Son olarak, yetkililerden, sağlık durumları iyice bozulmuş ve kritik bir aşamaya gelmiş olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın tahliye edilmelerini isteyen TTB,  diğer kamu emekçilerinin de görevlerine iadelerini talep etti.