Fotoğraf çekmeyi internetten öğrenip pek çok uluslararası ödülün sahibi olan Kartal, ödül için değil, ülkesini ve kültürünü tanıtmak amacıyla fotoğraf çektiğini söyledi. Dünyanın en iyi fotoğrafçıları arasında yer alan Kartal, Türkiye’de fotoğraf sanatına gereken değer verilmediğinden yakındı. Kartal, fotoğrafa ilgi duyanlara “sabırlı olmayı” önerdi
M. Sait (Civan) Değer- Atatürk’ün “Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir” sözü, yıllardır ne kadar önemli ve gerekli olduğunu ortaya koyuyor. Yalnızca kendisi için çalışanların ömürleri, yaşadıkları yıllarla sınırlıdır. Ama sanatçıların yarattıkları eserler ölümsüzdür. İşte bu ölümsüz eserlerin sahipleri olan sanatçılar, toplumun hayat damarlarını oluşturuyor. Batmanlı fotoğraf sanatçısı Orhan Kartal da, toplumsal sorumlulukla ortaya koyduğu sanat eserleriyle, Türkiye’yi uluslararası camiada tanıtarak bir nevi kültür elçiliği yapıyor. İnsanların zamanlarını boş ve gereksiz işlerle geçirmesinin toplumun sanatsal anlamda çöküşüne neden olacağına değinen Kartal, değerli uğraşlar verilmesi gerektiğine inandığını belirterek kendisinin fotoğraf çekmeyi tercih ettiğini bildirdi. 2015 yılında fotoğraf makinesini eline aldığını aktaran Kartal, fotoğrafçılıkla ilgili tüm konuları internetten araştırarak öğrendiğini belirterek şunları söyledi: “Kompakt bir makineyle fotoğraf çekmeye başladım. Daha sonra Nikon d5100 ile tanıştım. Tüm fotoğraflarımı bununla çektim. Mardin’de yapılan ‘İnsan ve Yaşam’ adlı yarışmadan birincilik almakla hevesim daha çok arttı ve bir üst model olan Nikon D7100 aldım. Kendimi geliştirdikçe yeni lenslere olan ihtiyacım da ortaya çıktı.” Çektiği fotoğraflarla ülkesini dünyaya tanıtan Kartal, ödül almak için fotoğraf çekmediğini, öyle bir amacının olmadığını, vizörden hayata her baktığında mutlu olduğunun altını çizerek sözlerine şöyle devam etti: “Ben, ödül almak için fotoğraf çekmem. Fotoğrafı, hobi ve zevk aldığım için çekiyorum. Çektiğim fotoğrafları değerlendirmek, fotoğraf camiasında nerede olduğumu görmek, Batman’ın tanıtımına katkı sağlamak, Batman’ın ve Doğu halkının yaşam mücadelesini, gelenek ve göreneklerini, turizm, doğa ve en çokta yaşam fotoğraflarıyla ulusal ve uluslararası tüm dünyaya tanıtmak istiyorum. Bu amaçla yarışmalara katılıyorum. Ulusal alanda birçok birincilik ve ödülüm var. Uluslararası alanda 40 ülkede toplam 10 altın madalya, 15 Gümüş madalya, 20 bronz madalya ve 40 onursal mansiyon ödülüm ve 500 sergileme / kabul fotoğrafım var. En son, 37 Avrupa Birliği ülkesi tarafından yapılan yarışmadan birinciliğim oldu. 2020’de Uluslararası Fotoğraf Sanatı Federasyonu (The International Federation of Photographic- FIAP) himayesi altında Dünya Sağlık Örgütü işbirliği ile Covid-19 sürecince evde kalan dünya fotoğrafçılarına yönelik (We Stay Home) yarışmada 3.’lük ödülü ve bronz madalya aldım. Türkiye’de bir ilk yaptım. Aynı yarışmada, 3 sergileme ile en çok kabul gören fotoğrafçı oldum. Ayrıca pandemi süresince fiziksel sergi salonları açılmadığı için sanal ortamda sergi salonları açıldı, Çin ve Japonya’da fotoğraflarım sergilendi. Geçtiğimiz aylarda Singapur’da Asya Fotoğraf Festivali’nde 15 fotoğrafım yer aldı. Daha sonra en çok ziyaret edilen ve beğenilen fotoğraf sanatçıları arasında Dünya 4. Sertifikası’nı aldım.” “Türkiye’de fotoğraf sanatına gereken değer verilmiyor” Öncelikli amacının ülkesi ve kültürünü uluslararası camiada tanıtmak olduğunu, bunun için ömrünün sonuna kadar mücadele edeceğini vurgulayan Kartal, ödül kazanmanın yaşattığı duygularını şöyle aktardı: “Uluslararası Fotoğraf Sanatı Federasyonu, Covid-19 ile mücadele için düzenlediği yarışmaya, 5 kıtada 90 ülkeden, 1881 fotoğrafçı, 5800 fotoğraf ile katıldı. Yarışmada ödül kazanan fotoğrafçılar adına Coronavirüs üzerine çalışan, Dünya Sağlık Örgütü’nde kullanılmak üzere 30 bin Euro bağış yapıldı. Benim adıma da aşı çalışmasına destek vermek üzere Dünya Sağlık Örgütü’ne bağış yapılması, benim için en güzel ödüldü. Diğer yandan ülkemi ve halkımı uluslararası yarışmalarda tanıtmak, kültürümüzü, geleneklerimizi tanıtmak hatta ve hatta Batman’ın ismini bile bilmeyen fotoğraf yarışmalarında altın madalya alarak bir nebze dahi olsa ülkemin ve şehrimin tanıtımına katkıda bulunmak bana gurur verdiği gibi fotoğraf çekmeye daha çok şevk ediyor mutlu oluyorum. Ama Türkiye’de, dünyada olduğu gibi fotoğrafçılıktan söz edilmemesi ve paylaşılmamasına üzüldüm. Oysa fotoğraf, insanlık tarihine tanıklık edecek olan görseldir. Yurtdışındaki fotoğrafçı dostlarımdan aldığım kutlama ve tebrikleri Türkiye’deki çevrem ve beni tanıyanlardan alamıyorum. Bu da beni üzüyor.” Türkiye’de çok değerli fotoğraf sanatçılarının olduğunu, ancak fotoğraf sanatına gösterilen değerinin, Avrupa’nın çok gerisinde seyrettiğinden yakınan Kartal, “Amatör olarak başladığım bu işe hâlâ amatör olarak devam ediyor, beğendiğim tüm fotoğraf sanatçılarını birer roman gibi okuyorum. Fotoğrafın genel gelişimini takip ediyorum. Elbette özellikle yarışmalarda, çok değerli fotoğraf sanatçısını tanıma fırsatını da yakalıyorum” diye konuştu. “Fotoğrafın yüzde 60’ı beyinde biter” Kartal, daha çok insan odaklı fotoğraflar çalıştığına dikkat çekerek bunun nedeni konusunda şu değerlendirmeyi yaptı: “Fotoğraflarımda insan olmazsa olmazımdır. O anı tarihe bırakırken, bir bakışın yettiğini hissetmeliyim. Yıllar sonra baktığımda o anı hatırlamalıyım. Bir merhaba, bir dokunuşla başlar her şey. Göz temasıdır merhaba bazen. Çoğu yere gittiğimde tek bir kare alamadan gelmişimdir. Aslıda fotoğraf yerine birçok şey almışımdır. Bir sonraki için altyapı hazırdır. En güzel fotoğraf ise, hayallerimin peşinde koştuğumdur, daha henüz üretmediğimdir. Tüm bunları sadelikle değil de, hep insan öğesiyle anlatmaya çalışırım. Fotoğraf, o kadar güçlü bir şeydir ki, sayfalarca yazıyla anlatamadığını, saatlerce konuşmayla ifade edemediğini tek bir görselle anlatırsınız. Savaşları durdurmuş, toplumsal sorunlara hep dikkat fotoğrafla çekilmiştir. Yakın zamandaki Kobanili Aylan Bebek fotoğrafı, hepiniz bilirsiniz 1994'te Kevin Carter'ın Afrika’daki akbaba-çocuk fotoğrafını. Günümüzde günde milyarlarca fotoğraf çekilmekte. Diğerlerinden farklı olmalı üretilen. Aynı zamanda bu iş entelektüel bilgi birikimi ile harmanlandı mı, üzerine bir de dünya görüşü eklendi mi işte o zaman fotoğraf amacına ulaşmıştır.” Fotoğrafa yeni başlayan gençlere de tavsiyelerde bulunan Kartal, sözlerini şöyle tamamladı: “Fotoğrafın yüzde altmış beyinde bitiyor bana göre. Çekmek ise saniyeler alıyor. İlgi duyan arkadaşlara ilk önerim, kesinlikle sabırlı olmayı bilmeliler. İstediğiniz kareyi yakalamak için saatlerce, günlerce, aylarca, hatta yıllarca bekleyebilirsiniz. Bazen de aniden çıkıverirsiniz. Diğer önemli nokta insanlarla iletişiminiz mutlaka çok iyi olmalı. Kesinlikle empati yapmayı bilmelisiniz. Fotoğraf çekmeye çıkarken tabii ki bir rastlantılar da olabilir ancak mutlaka ne çekeceğinizi önceden kafanızda oluşturun. Gençlerin fotoğrafla ilgilenmesi çok sevindirici. Hobi olarak başlayanların bile bunu tutkuya dönüştürdükleri bir ülkede yaşıyoruz desem yalan olmaz.”

Orhan Kartal kimdir?

Orhan Kartal, 1968 yılında Batman’ın 19 Mayıs Mahallesi’nde dünyaya geldi. Kartal, 1980 yıllarda Batman’da mahalli bir gazetede çalıştı. O yıllarda gazeteler, fotoğrafsız çıkıyordu. Rotatif baskı olduğu için fotoğrafa ihtiyaç yoktu, çünkü fotoğraf basılamıyordu. Kartal, 1990’lı yıllarda memurluk hayatına atıldı. Şu anda Batman İl Özel İdaresi’nde Şef olarak görev yapan Kartal, Anadolu Üniversitesi İşletme ve Fotoğrafçılık - Kameramanlık Ön lisans mezunu. Kartal, 2015 yılından beri fotoğraf çekiyor. Gazetede çalıştığı yıllarda tanık olduğu hayatlar ve mücadeleler, Kartal’ın hayat felsefesini şekillendi. Ağırlıklı olarak portre, belgesel, sokak ve seyahat fotoğrafları çekmeyi seven Kartal’ın fotoğraf sayesinde hayata bakış açısı değişti. Kartal’ın fotoğraflarına, geçmişte yaşadıkları, doğduğu ortam ve okuduğu kitaplar yön veriyor. Ulusal ve uluslararası yarışmalarda 100’den fazla ödül alan Kartal’ın eserleri; dergi, broşür, afiş, gazete, takvim ve karma fotoğraf sergilerinde yer aldı. 4 kişisel ve birçok karma sergide fotoğrafları sergilendi. Kartal, Uluslararası Fotoğraf Sanatı Federasyonu (FIAP) tarafından verilen AFIAP ile (GPU) Küresel Fotoğrafçılar Birliği tarafından verilen GPU Crown-2 unvanı sahibi.