Birsen GÜRDİL Özelliğinde pek çok meziyetleri üzerinde taşıyabilen bir insan bence üstün yetenekli, örnek insandır. Bir tek şarkı ile bir gecede meşhur olan birine asla “ünlü” denmez. Mevsimlik bitkidir. Oysa yıllarını türk sanat müziğinin çağdaş yükselişine adamış sanatçı olarak tanıdığım Emine Gürsel’i ve hususiyetlerini sizlere bu köşemde iletmek istedim. Emine Gürsel: Türk sanat müziğini notası ile aslına uygun olarak, konserlerinde radyo emisyonlarında, sahne konserlerinde yönetmenliğini yaptığı özel koro çalışmalarında ve de Emine Gürsel: Yıllardan beri Türk Japon Vakfı Kültür Merkezi Türk Sanat Müziği korosunun şefi yönetmeni ve ses sanatçısıdır. Emine Gürsel: Bildiği birkaç yabancı dilin yanında Japonca dilini, şarkılarını söyleyecek kadar iyi konuşmakta ve bilmektedir. Sahne programlarında umumi istek üzerine muhakkak birkaç Japon şarkısı okumaktadır. Emine Gürsel: Kültür ve Turizm Bakanlığı ses sanatçısı olması nedeniyle günlük çalışmaları, özel konserlerde görev almasının yanında fedakar bir anne olup, Burcu Gürsel, Hidayet Gürsel adlı iki yetişkin evladı da vardır. Anneleri gibi birçok özellikleri üzerlerinde taşıyan kardeşler, şöhret merdivenlerini hızla tırmanmaktadırlar. Emine Gürsel: Uyumaya ayıracak vakti bulamazken, mutfakta harika yemekler yapan bir ev hanımıdır. Sevdiği dostlarını yoğun iş temposu yüzünden ağırlayamamaktan şikayetçidir. Emine Gürsel: Yönettiği, şefliğini yaptığı tüm korolarda görevli ses ve saz sanatçılarının her türlü sorunlarına yardımcı olmaktan gurur da duymaktadır. Emine Gürsel: Çağdaş bir Türk kadın sanatçısı olup, Büyük Önder Atatürk’e taparcasına hayrandır. Sahne konserlerinin ve yönettiği koroların finalinde mutlaka “İzmir’in Dağları ve Sarı Saçlı Mavi Gözlü” gibi parçaları, toplumunda söylemekten zevk aldığı bu parçalarla bitirmektedir. Emine Gürsel: İnsan olarak çok hatırşinazdır. Naif, çevresine saygılı, dostlarına ömürlük sevgi le bağlı tatlı dilli, candan yakınlaşan sevecen biridir. Emine Gürsel: 2 Mayıs 2018 Çarşamba günü Türk Japon Vakfı Kültür Merkezi’nin 20. Açılış Yıldönümü nedeniyle düzenlenen program kapsamında, Türk Japon sanatçılarının da sahne aldıkları konser, bilindiği gibi son yılların en etkileyici en başarılı sahne çalışması olarak Emine Gürsel ve seçkin ses ve sanatçıları Zeybekler, Japon solistler, mehter takımı, halk oyunları ekipleri ayakta alkışlanmıştı. Başarılı bu çalışmayı kaçırmış olan müzikseverler ve vEmine Gürsel hayranları Türk Japon Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cafer Tayyar sadıklara baskı yaparak bu konserin tekrarını istemeleri üzerine kendisini kırmayacağını bildiği sanatçı Emine Gürsel’e müzikseverlerin teklifini iletmişti. Başkan alınan olumlu cevap üzerine yoğun iş temposu içinde Gürsel yeni bir ekiple çalışmalara başlamış ve 20 Mayıs gecesi gruba, Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Devlet Klasik Türk Müziği korosundan çalışma arkadaşları olan Mehmet Yaşar, Yalçın Yaman, Belgin Budak ve Habibe Keklikçi’yide yanına alan Gürsel, kısa sürede yapılan çalışmalardan sonra bir ay içinde ikinci sahne konserini yöneterek, Türk müzikseverlerin huzuruna çıkmıştır. Sine vizyon gösterisi sürerken perdenin açılmasıyla “Yiğidim Aslanım ve İzmir Marşı” ile programın icrasına geçildi. Sunucu Burcu Gürsel, “Atatürk, sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuştur demektir” sözlerini müteakiben “Bu anlamlı gecede ulu önder Atatürk’ün yolunda hep birlikteyiz” demesiyle salonu dolduran konukların coşkulu alkışları duyuldu. Program akışı içinde yer alan ses sanatçıları Derya Gül, Emre Bertan Aslan, Yüksel Karaca, Filiz Kardiyen ve Metehan Fidan bizlere sırası ile “NihansınDideden-Bülbülüm Altın Kafeste-Çökertme-Fikrimin İnce Gülü-Eklemedir Koca Konak” adlı eserleri icra ettiler. Koronun Vardar Ovası’nı takiben Okan Karaca, Sevil Tan’dan iki keklik bir ovada ötüyor ve Kırmızı Gülün adı var, mısraları ile devam eden eserleri sundular. Koro bu kez “Pencere Açıldı Bilal Oğlan” adlı melodiyi sundu. Mehmet Avşar, Yalçın Yaman, Belçin Budak, Hasibe Keklikçi ve Burcu Gürsel salonda gelen alkış sesleri arasında “Havada Bulut Yok-Batan Gün Kana Benziyor-Benzemek Kimse Sana-Söyle Sevgili Söyle- Çalın Davulları Çaydan Aşağıya” adlı sevilen şarkıları ile mikrofonda yer aldılar. Gecenin sürprizi ise Küçük Lara Tan “Memleketim” adlı parçayı koronun ve salonu dolduran konuklar eşliğinde söyledi. Lara Tan, Emine Gürsel korosunun saygın solistlerinden Sevil Tan’ın torunudur. 6 yıldan bu yana Gürse tarafından eğitilen genç kızımıza buradan başarılar dilerim. Program “Eğilmez Başım Gibi” coşkulu ve neşeli melodiyi zeybek dansının usta oyuncusu, aynı zamanda dans eğitmeni olan Soner Satı’nın katkısıyla izledik. Soner, Satı’nın ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Halk Dans Topluluğu’nun genç kız ve erkek dansçıları ellerinde Türk bayraklarıyla sahnede yer alan gecenin ayrı bir sürprizi oldu. Koro ve dansçılarımız “Hoşgelişler Ola Mustafa Kemal Paşa” parçasına müteakip Emine Gürsel’in final parçası “Sarı Saçlı Mavi Gözlü” bu Atatürk’e ithaf edilmiş melodi bilindiği gibi AşıkMahzuni Şerif’e aittir. Kahramanmaraşlı Gültekin Çelik tarafından derlenen “Neredesin Dost” Atatürk sevgisiyle dolu gönüllerin her fırsatta icra ettikleri doyumsuz bir milli parçadır. Gecenin coşkusu içinde sona eren programı müteakip Prof. Dr. Cafer Tayyar Sadıklar bizzat sahnenin önüne gelerek, Emine Gürsel’i gösterdiği bu büyük başarı ile tebrik ve teşekkür etmişti. Ben de gerçek sanatçı, samimi, mütevazı kalbi müzik ve insan sevgisi ile dolu bu dostumu yürekten kutluyorum ve başarılarının devamını diliyorum.